İnsanlar… İnsanlarımız… Tabi hepsi, bütünüyle iyi veya salt kötü değiller… Ama mahzurlu yollardan geçerek de olsa ayrı olmak ve parmakla gö


İnsanlar… İnsanlarımız… Tabi hepsi, bütünüyle iyi veya salt kötü değiller… Ama mahzurlu yollardan geçerek de olsa ayrı olmak ve parmakla gösterilmek için ellerinden geleni yapıyorlar.

Hatta daha da farklı ifadesi, karizmatik denmek için resmen kendilerini yırtanlar bile var içlerinde. Aslan besliyorlar, ölümcül yılanlarla koyun koyuna yaşıyorlar, ciplerinde kaplan veya leopar taşıyorlar… Bunlarla gösteriş yapıyorlar, caka satıyorlar ve fors atıyorlar...

Bunu da geçtim. Belli bir güce eriştiğinde, etrafına büyük zararlar veren ve çenesi de çok kuvvetli olan köpek alıyorlar örneğin… Üstelik egolarını tatmin etmek ve komplekslerini doyurmak için, hayvanları (özellikle) saldırgan hâle getirerek ortalığa çıkıyorlar.

Korktuğunuzda, yolunuzu değiştirdiğinizde bundan da rahatsız oluyorlar… Zoraki gülerek veya tükürür gibi, hafif homurdanarak “Dikkat çekmeyin, çekindiğinizi belli etmeyin, göz teması kurmayın,” diyorlar. Beyefendilerin gezdirdikleri iri yarı köpeklerden korkmak da kabahat… O derece yani...

Tüm canlılara şefkat duyacağız, onları koruyup kollayacağız ve hayvanların haklarına fazlasıyla saygılı olacağız.

Lâkin bu canlının, çocuklara, kendini koruyamayan öteki hayvanlara ve yakınlarımıza zarar verme ihtimali varsa, her an ısırma olasılığı ortadaysa, aciz mi kalmalıyız, karşıdan mı bakmalıyız.

Çocuğunuz, eşiniz ile birlikte bir gezintiye çıkmış, mesela bir parka gitmişsiniz ve ‘Pitbull Terrier, Japanese Tosa’ cinsi köpeklerle karşılaşıyorsunuz. Hayvanın sahibi, çok büyük iş başarmış muzaffer bir komutan gibi bulunduğunuz yere giriş yapıyor.

Az önce de dediğim gibi, haliyle tedirgin oluyorsunuz bu durumdan... Güçlü, kaslı köpeğin sürükleyerek götürdüğü Adam, “Telaşa kapılmayın, endişelenmeyin, bir şey yapmaz!” diyor sırıtarak…

Ama korkulan oluyor, Pitbull size, yanındaki küçük köpeğinize, eşinize veya evladınıza saldırıyor az sonra… Ne yaparsınız… Sizin için değerli olan, hatta hayatiyet arz eden şeyleri nasıl koruyacaksınız o an ya da kim size yardım edecek…

Hem ne yapsanız o dakikadan sonra kıymeti kalır. Yüreğinizi ağzınıza getiren, birilerini yaralayan, diş geçiren, iz bırakan Japanese tosa’ya, Pitbull’a zarar verseniz, öcünüzü misliyle alsanız, sahibini dava etseniz, ona ceza aldırsanız, bu neyi değiştirir, söyler misiniz?

Yapmayacaksın efendim, kodlarıyla oynayıp hayvanı saldırganlaştırmayacaksın her şeyden önce… Farklı görünmek, nevi şahsına münhasır denmek için beslemesi yasak olan azmanı insan içinde gezdirmeyeceksin sonra.

Evinde ne yapıyorsan yaparsın, isterseniz birlikte uyursunuz, beni zerre kadar ilgilendirmez.

Fakat her an hücum etme, parçalama, hatta öldürme durumu olan bir köpeğin tasmasını ve ağızlığını takmadan sokağa hiç çıkarmayacaksın… Zinciri de elinden bir an olsun bırakmayacaksın… Dalga geçer gibi insana “Bir şey olmaz,” demeyeceksin birde. Lakaytlık yapmayacaksın…

Emniyet Güçleri böyle bir ‘tehlike’yi gezdiren birini gördüğünde anında müdahale etmeli… Sahibine, hemen hayvanın tasmasını ve ağızlığını takmasını, onu derhal insan içinden çıkmasını söylemeli... Hâlâ lafı dinlenmezse de gereği neyse onu yapmalı…

Tamam, polislerin başka çok mühim işleri var ama bu da fazlasıyla önemli bir konu… Açın internetten bu tarz köpeklerin insanları boğma, tuttuğu uzvu bırakmama, parçalama görüntülerine bir bakın… Bir kısmını izlemeye benim içim elvermedi…

İzmir’de, İstanbul’da, Bursa’da veya ülkenin muhtelif yerlerinde, bu yasak olan köpekler, hem de sahiplerinin yanında saldırdı insanlara… Çocukların kafa derileri, suratlarının bir kısımları koptu, yüzleri yivli/izli kaldı, hatta içlerinden sakat kalanlar bile oldu.

Tekrar ediyorum, bir şey olduktan sonra yapılacakların, atılacak adımların kıymeti var mı?

Herhangi bir şey yaşanmadan hayata geçireceksin yapacaklarını… Tedbir alacaksın… Bu kelimelerin ihtiva ettiği anlam neyse onu uygulayacaksın… Çok güçlü bir önlem alma kültürün ve mekanizman olacak… MUHTEMEL TEHLİKELERDEN VATANDAŞINI KO-RU-YA-CAK-SIN.

Çocukları; bu beslenmesi yasak olan köpeklerden esirgemek ve egoist sahiplerinden uzak tutmak yetkililerin görevlerinden birisi değil mi?

Hayvanları Koruma Kanunu’nun 14’üncü maddesinin ‘yasaklar’ bölümünde yer alan, “Pitbull Terrier, Japanese Tosa gibi tehlike arz eden hayvanları üretmek; sahiplendirilmesini, ülkemize girişini, satışını ve reklâmını yapmak; takas etmek, sergilemek ve hediye etmek yasaktır,” maddesi layıkıyla neden uygulanmıyor?

Bu hayvanların üretilmesini, sahiplendirilmesini, ülkemize girişini, satışını ve reklâmının yapılmasını görmezden geliyorsun, öbür tarafta kimseye zararı olmayan sokak köpeklerini topluyorsun/zehirliyorsun veya zavallı hayvanlara işkence eden zavallılara karşı doğru dürüst bir şey yapmıyorsun, yapamıyorsun.
Ben bunu kesinlikle anlamıyorum. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu…