TBMM Başkanı Cemil Çiçek, DHKP-C ve PKK'nın terör örgütü olduğunu belirterek, Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz'dan, Avrupa'nın birçok ülkesinde üyesi bulunan bu örgütlere karşı daha yakın işbirliği istedi.

Çiçek, Ankara'da resmi temaslarda bulunan Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz ile Meclis'te bir araya geldi.

Türkiye'nin AB'ye tam üye olmak istediğini dile getiren Çiçek, "Bu, stratejik tercihimiz ama 52 yıldır bu hedef için koşuşturuyoruz. Kısa süre önce AB üyesi bir ülkenin cumhurbaşkanı buradaydı. 'Türk yemekleri çok zengin ama masadaki kimsenin kilosu yok. Neden?' dedi. Ben de '52 yıldır AB peşinde koşmaktan kilo tutamadık' dedim. Daha ne kadar koşacağız bunu bilmek istiyoruz" diye konuştu.

"KKTC'ye izolasyonların kalkmasını bekliyoruz"

Kıbrıs sorununun da 50 yılı aşkın geçmişi olmasına rağmen çözülemediğini belirten Çiçek, bu durumun Türkiye-AB ilişkilerini de olumsuz etkilediğini söyledi.

Sorunun çözülememesinin sorumlusunun ne Türkiye ne KKTC olduğunu vurgulayan Çiçek, "Türkiye ve KKTC 2004 referandumunu destekledi, Rum tarafı desteklemedi. Buna rağmen AB'ye alınınca sorun çözülemez hale geldi. Ümit ederiz tekrar müzakere masasına dönecekler" diye konuştu.

Doğu Akdeniz'de kaynakların tek yanlı kullanımı için atılan adımların yeni bir güvenlik problemi ortaya çıkardığına işaret eden Çiçek, "Sizlerden beklentimiz öncelikle izolasyonların kalkması, Rumlar'ı müzakereye teşvik edici gayretin içinde olunmasıdır. Daha adil ve objektif bir yaklaşım bekliyoruz" dedi.

"Terörle mücadelede daha çok işbirliği"

Türkiye'nin terörle mücadelede işbirliğini önemsediğini kaydeden Çiçek, şunları söyledi:

"Özellikle Suriye ve Irak'ta yaşananları dikkate aldığımızda bölge eskisinden çok daha fazla teröre ve terör örgütlerine açık hale geldi. Bir ülkenin tek başına terörle mücadelede her şeyi çözmesi mümkün gözükmüyor. DAEŞ başta olmak üzere 93 ülkenin burada savaşçıları var. Bu konuda çok daha yakın işbirliğine ihtiyaç var. Tüm ülkeler artık bu tür örgütlerin eylem yapacağı ülkeler durumuna geldi.

Avrupa'da nefret söylemleri, ırkçılık, göç karşıtlığı ve İslamofobi yaygınlaşıyor, siyasi güç haline geliyor. Bu konuda Türkiye'nin ciddi rahatsızlığı var çünkü bizim 5 milyondan fazla insanımız Avrupa'da yaşıyor. Bu konuda Avrupa Parlamentosu'nun tavrı bizim için son derece önemlidir.

Şehit edilen Cumhuriyet Savcısı Mehmet Selim Kiraz'ın katillerinin üyesi olduğu DHKP-C örgütünün birçok Avrupa ülkesinde üyeleri var. DHKP-C ve PKK terör örgütüdür. Bunlara karşı daha yakın işbirliğine ihtiyaç var."

Ermeni iddiaları

Türkiye'nin en önemli gündem konusunun 1915 olaylarına ilişkin Ermeni iddiaları olduğunu vurgulayan Çiçek, Türkiye'nin olayların tüm yönleriyle ortaya çıkarılmasını istediğini kaydetti.

Birinci Dünya Savaşı'nın dünyanın en kanlı savaşlarından olduğunu, 20 milyon insanın hayatını kaybettiğini ve savaşın büyük bölümünün Türkiye'nin coğrafyasında yaşandığını anlatan Çiçek, "Savaş varsa acı vardır. Acıyı herkes yaşamıştır. 20 milyon insanın içinde her toplumdan insanlar var" dedi.

Schulz'un konuşması

Avrupa Parlamentosu Başkanı Schulz da AB ve Türkiye'nin karşılıklı olarak birbirine ihtiyacı olduğunu ve hedeflerin ortak olduğunu bildirdi.

Türkiye ve AB'nin sadece ekonomik açıdan değil güvenlik politikaları açısından da birbirine ihtiyaç duyduğunun altını çizen Schulz, şöyle konuştu:

"Türkiye'nin bölgesindeki güvenlik konusu sadece Türkiye'yi değil, Avrupa'yı ilgilendiren sorundur. IŞİD gibi kendi inancı dışındaki herkesi öldürmeyi hak gören yapıya karşı mutlaka savaşmak gerekiyor. Aksi halde böyle köktenci oluşum, bütün medeniyet için tehdit olacak. Batı değerlerine sahip, çoğulcu demokrasiyi benimseyen, nüfusunun yüzde 98'i Müslüman olan Türkiye desteklenirse, bu köktendinci oluşumun tezlerinin yanlışlığı ortaya çıkacaktır. Türkiye'nin yanımızda olmasının bizim çıkarımıza olduğunu görmemiz gerekiyor. Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan ile görüşmemde, Müslüman kökenden gelen bir partinin büyük çoğunlukla hükümeti oluşturması, ülkeyi belirleyici ölçüde değiştirmesi ve seçilmiş Cumhurbaşkanı olması nedeniyle özel sorumluluk taşıdığını ifade ettim."

Schulz Ermeni iddiaları konusunda herhangi bir görüş belirtmeyeceğini, ancak Çiçek'in endişeleri ve görüşlerini ciddiye aldığını söyledi.

Çiçek, görüşmenin ardından Schulz ve beraberindekiler onuruna akşam yemeği verdi.

Bu arada Başbakan Davutoğlu'nun Schulz ile yapacağı görüşmenin iptal edildiği öğrenildi.
Editör: TE Bilisim