Suskun dudaklarında başlıyor yeni bir hayat Bir ben doğuyor sevgilim anlatamadığım senden Neden dokunmuyor hiç ellerime ellerin Ve sessizliğin neden

Suskun dudaklarında başlıyor yeni bir hayat
Bir ben doğuyor sevgilim anlatamadığım senden
Neden dokunmuyor hiç ellerime ellerin
Ve sessizliğin neden bu denli acı veriyor
Islak gözlerinde vakitsiz bir yağmur hüznü
Dudağına düşen her damlada dudaklarım kanıyor
Kan damlarken zamana yaralı düşlerimden
Bir ben doğuyor sevgilim anlayamadığım senden

Sen henüz çok küçüksün
Masum gözbebeklerin böyle çocuksu ağladıkça
Sana dokunmaya korkuyor bu ellerim
Siyah saçlarından esince bir sonbahar rüzgârı
İçimde kayıp mutluluklar hazan oluyor
Ölü yapraklar düşüyor anılarımdan
Susmuş artık bütün zamanlar
Bir mühür vurulmuş bendeki duygulara
Gözyaşlarım süzülüyor öyle yitik öyle derinden
Bu sonu gelmeyen karanlığımda
Bir ben doğuyor sevgilim anlamsız senden

Değişir mi bu son mevsim
Henüz büyümedi bende duygular
Gözlerin baktıkça gözlerime arzuyla
Bahar sabahları güllere düşen çiy damlası oluyorum
Umut oluyorum, hayal oluyorum senli sabahlarda
Bir buse oluyorum üşümüş dudaklarında
Öyle tutuşan arzuların özlemiyle
Sana doğru her adım attığımda
İçimde ıssız sokakların üşümüşlüğü
İçimde durur hâlâ bir sokak çocuğunun kimsesizliği

Sebepsiz mi üşüyor ellerim
Sana bu susamışlığım çok eskilerden
Bütün sözler anlamını yitirmiş artık
Ölü doğsam da gözlerinde bu gece
Ağlamasın hiç mahzun gözbebeklerin derinden
Bir ben doğdu sevgilim bendeki senden

01 / 01 / 2003
Saat: 23.58

Bu hafta da epey eski bir şiirimi paylaşmak istedim. Şiir, nesre göre daha zor yazılıyor ki, bir defa hissetmek mecburiyeti var. Şiirin tadı başka gerçekten.
Haftanın kitabı: Orhan Pamuk’tan ‘’Yeni Hayat...’’ Bence Pamuk’un yazarlık serüveninde üslup bazında bir kırılma noktasıdır bu kitap. Yazar, bu romanla sesini bulmuştur. Gerçek yazar adaylarının okuması elzem değil, şart. Ama ben okumadan da yazarım kardeşim, diyen cevval yazar adayları var ise onlar yazar değil ancak ‘’yazıcı’’ olabilirler ki, bugün edebiyatımızın en temel sorunu da budur zaten. Gerçek edebiyatı ‘’yazıcılar’’ takımından temizlemeye bir yerden başlamak da lazım artık. Bu hususta bir bildiri, bir tebliğ yazsam ilk maddesi şöyle olurdu: Madde 1: İyi bir okur olmadan iyi bir yazar olunamaz.
Haftaya görüşmek dileğiyle kıymetli iyi okurlarım…