Üyeleri ve destekçilerinin çoğu Türk olan Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ), Türkiye'ye ve Avrupa'daki Türk toplumuna yabancılaşması son aylarda arttı.

Destek görmek bir yana her yerde tepkiyle karşılanan örgüt, kendisi ile özdeşleşen en önemli yayın organı olan Zaman ismini tamamen sildi. FETÖ son olarak mayıs ayı başında Hollanda'daki Zaman Vandaag'ı kapatıp, Kanttekening adında yeni bir gazete kurdu. Yeni gazetenin duyurusunda "yeni bir rota, görünüm ve isimle daha ziyade Hollanda toplumuna yönelik" bir yayın yapacakları belirtildi.

Yeni gazetenin ilk sayısında ise, Türk asıllı Hollanda milletvekilleri Tunahan Kuzu ve Selçuk Öztürk'ü hedefe alan bir yazı yayımlandı. Gazetenin yöneticiliğini ise, geçen sene Hollanda medyasına verdiği bir röportajında "Müslümanlar güçlenmemeli, Müslümanlar güçlenirse gücü idare edemezler ve kötüye kullanırlar; Müslümanların parası var ama beyni yok. Güçlendikçe, tehlikelileşirler." diyen Mehmet Cerit yapıyor.

Rotterdam'daki Merkez Enstitüsü (Instituut Het Centrum) dershanesi de Türklerin öğrencileri dershaneden alması sonucunda kapandı. Dershane, Hollanda basınında yapıya ait olduğu belirtilen Cosmicus Okulunun binasına taşınmak zorunda kaldı.

Belçika'daki bina satılığa çıkarıldı

Hollanda'daki bu adımı, Belçika'daki bir binanın elden çıkarılması girişimi takip etti. Flamanca yayın yapan Het Belang Van Limburg gazetesine göre, yapı ile bağlantılı Vuslat Derneğinin Beringen kentinde faaliyet gösterdiği bina satışa çıkarıldı. Kentteki Türklerin yoğunlukla yaşadığı Koolmijnlaan Caddesi üzerinde bulunan ve beyaz bina olarak bilinen yapıdan taşınılması, örgütün Türklerden uzaklaşmasının başka bir örneğini oluşturuyor. Gazetenin haberinde, darbe girişimi gecesi camları kırılan ve duvarlarına FETÖ karşıtı ifadeler yazılan binada, 15 Temmuz sonrası hiçbir etkinlik düzenlenmediği belirtildi.

Brüksel'deki binaya gizli giriliyor

De Morgen gazetesinin yapının çatı kuruluşu olarak gösterdiği FEDACTIO'nun başkent Brüksel'deki Türk mahallesine yakın binası da eskiye oranla daha sakin olduğu belirtiliyor. Civarda yaşayan Türkler, tepkiden çekinildiği için FEDACTIO binasına artık ön kapıdan girilmediğini, burada yapılan toplantıların ve katılımcıların sayısının oldukça azaldığını gözlemlediklerini söyledi.
Artık Türk okulu demiyorlar

Örgüt Bosna Hersek'te de benzer uygulamalar içinde. Daha önce kendilerini "Türk kolejleri" veya "Türk okulları" olarak pazarlayan örgüte bağlı eğitim kurumu, özellikle darbe girişiminin ardından Türkiye ile bağını keserek, kendilerini "Bosna Hersek yasalarına göre kurulmuş yerel okullar" olarak gösterme çabasına girişti.

Okulun yine örgütle bağlantılı olduğu değerlendirilen sözde bir Amerikan şirketine satışının ardından, başkent Saraybosna'daki kampüslerinde ABD bayrağının dalgalanmaya başladığı görüldü.

FETÖ'nün Bosna Hersek'teki uzantılarında da kan kaybı sürüyor. Örgütün uzantısı olduğu bilinen Fidan Tur'un başkent Saraybosna'da uzun yıllar kiralık olarak kullandığı ofis bir süre önce boşaltıldı. Öte yandan, yine Saraybosna'nın Vraca semtindeki kiralık okul binası da terk edildi. Buraya, Türkiye'nin de desteklediği Saraybosna Eğitim ve Öğretimi Geliştirme Vakfı'na (SEDEF) ait ilköğretim okulu taşındı.

İsviçre'de FETÖ'nün Türklerin yoğun olarak yaşadığı Basel kentindeki dershanesi olan Elite Egitim Merkezi (Elite Bildungszentrum) de, kapanan diğer bir kuruluş oldu.

"Batı Avrupalı kimliğini seçerim"

Örgütün Tüklerden hatta Müslümanlardan uzaklaşmasının yeni bir unsur olmadığı ifade ediliyor. Konu, örgüt ile bağlantılı Diyalog Platformunun şubat ayında düzenlediği "Gülen Hareketinin Avrupa'daki geleceği" konulu söyleşide de gündeme geldi. Söyleşide Türk toplumunun Avrupa'daki FETÖ'cülere tepki göstermesi karşısında ne yapılabileceği yönündeki bir soru üzerine katılımcılardan Prof. Johan Leman, "Eğer Erdoğan yanlısı ve karşıtı diye iki grup varsa ve ortası yoksa -siz karşısınız- o halde ben Batı Avrupalı kimliğini seçerim." şeklinde görüş bildirdi.

Prof. Thijil Sunier ise, "Türkiye'nin Avrupa'daki Türk toplumu üzerindeki etkisinin çaresi, ilacı hep beraber Avrupalı olmak. Kökeninizi ve tarihinizi unutun demiyorum. Ama oradan (Türkiye) ziyade burada (Avrupa) bir şeyler inşa edin." diye konuştu.

Avrupa, diyalog söylemine inanmıyor

Ancak örgütün Avrupalılara yakınlaşma ve Türklere yabancılaşma çabalarına rağmen Avrupa istihbaratı, FETÖ'yü dinler ve kültürler arası diyalog söyleminde samimi bulmuyor. AB'nin istihbarat biriminin (INTCEN) sene başında İngiliz basınına sızan raporunda, FETÖ'nün, kullandığı "görünürdeki diyalog diline" karşın aslında "aşırı derecede Musevi ve Hristiyan karşıtı" olduğu belirtiliyor.