Geniş bir ovada boylu boyunca uzanan düzlükler içerisinde adeta güzellik iksirinin yeryüzüyle buluştuğu topraklar. Hikayesi, antik çağlara kadar uzanan Gazlıgöl, güzellik ve şifa dağıtan termal suyuyla, her yıl onbinlerce konuğunu misafir ediyor. Sizler de bu davete icabet etmek isterseniz bu seyahate eşlik edebilirsiniz.



GAZLIGÖL’ÜN EFSANEVİ HİKAYESİ


Efsaneye göre, Kral Midas'ın güzeller güzeli kızı Suna hastalanır. Suna’nın vücudunda bilinmeyen bir şekilde çıkan çıbanları hiçbir doktor tedavi edememiştir. Buna çok üzülen Suna, kendini dağlara atar, dere bucak dağ tepe yollara düşer. Suna, derdine derman bulabilmek için diyar diyar gezerken şimdiki Gazlıgöl'ün olduğu bölgedeki çamurlu sıcak su kenarına gelir. Bu su ile yıkanan ve bu sudan içen Suna’nın hastalığı iyileşir. Haberi alan Kral Midas’ın adamları müjdeli haberi hemen Gazlıgöl’e yaklaşık 10 km. mesafede bulunan Ayazini’nde (o zamanki adı Metropolis) bulunan krala iletirler. Müjdeli habere çok sevinen Kral Midas; sıcak su çevresinde derhal tesisler yapılmasını emreder. Böylece zamandan zamana, kulaktan kulağa, diyardan diyara şifalı Gazlıgöl kaplıcasının efsanesi söylenegelmiştir.




BİRİNCİ ZAMANDA OLUŞMUŞ


Kaplıca bölgesinde yapılan sismik çalışmalardan ve kazılarda görülen zaman levhalarından Gazlıgöl’ün jeolojik olarak birinci zamanda oluştuğu öngörülmektedir.




GAZLIGÖL VE YEDİ UYURLAR


Afyonkarahisar tarihi kitabı yazarı Süleyman Göncer, kitabın Eshabı kehf vel rakim bölümünde, Yedi Uyurlar mağarasının Afyonkarahisar – Eskişehir sınırında Yazılı kaya’da olduğunu belirtmektedir. Yine Göncer, Yedi Uyurlar anekdotunda geçen hamamın da Gazlıgöl olduğunu iddia etmektedir. Nitekim eski hamamın, Bizans üslubu başlıklı direkleri ve mimari yapı üslubunun, bu iddiayı doğrular nitelikte olduğu savunulmaktadır.






ESKİ HAMAM KALINTILARI


Afyonkarahisar müze müdürlüğünce Kaplıca civarında gerçekleştirilen kazı çalışmalarında elde edilen bulgulardan bu bölgenin eski bir yerleşim merkezi olduğu görülmektedir. Özellikle eski hamamın 1992 yılında gerçekleştirilen restorasyon çalışmalarında tespit edilen eski hamam kalıntılarından ve yapı tarzından bu hamamın Roma imparatorluğunun sonunda Bizanslılar döneminde inşa edildiği ifade edilmektedir.




FATİH’TE GAZLIGÖL’E UĞRAMIŞ


Cihanşumul padişah Fatih Sultan Mehmet’in; Karamanoğulları seferine çıkarken yol üzerinde bulunan Gazlıgöl’e uğradığı belirtilmektedir. Bu ziyaret esnasında Sultan Fatih, kaplıca gelirlerinin İstanbul Okçular Tekkesine vakfedilmesini emretmiştir. Daha sonra ise iltizama gelirler, saray muhafızlarına geçmiştir.



SULTAN IV. MURAT DEVRİNDE GAZLIGÖL


Sultan IV. Murat ise Gazlıgöl’ün iltizamının Hekim Mustafa Efendi’ye verilmesini tensip buyurmuşlardır. Bu husus Afyonkarahisar şeriye sicilinde kayıtlı bulunmaktadır. Osmanlı Devleti’nin son dönemlerinde ise Gazlıgöl muhitine Girit’ten göç eden soydaşlarımız yerleştirilmiştir.








CUMHURİYET DÖNEMİNDE YENİ TESİSLER


Gazlıgöl bölgesine, cumhuriyet döneminde traventen hamamı, cilt hamamı, çift hamam ve banyolu odalar gibi ilave yeni tesisler kazandırılmıştır. Günümüz Gazlıgöl’ünde çok sayıda modern oteller, yeni tesisler bulunmakla beraber altyapının güçlendirilmesi, kamuya ait mevcut tesislerin onarılarak daha modern ve daha hijyenik niteliğe kavuşturulması ve hatta komple yenilenmesi gibi yeni çalışmaların ve projelerin acilen uygulanması gerekmektedir.


















TERMAL SUYUN FAYDALARI


Gazlıgöl’de yeryüzüyle buluşan termal suyun içeriğinde klorür, iyodür, bromür, florür, sülfat, nitrat, hidrofosfat, karbonat, bikarbonat, hidroarsenat gibi mineral, iyon ve gazlar bulunmaktadır. Gazlıgöl termal suyunun, her çeşit romatizma, bağırsak spazmları, kireçlenme, kemik rahatsızlıkları, hemoroid, idrar yolları iltihabı, kadın hastalıkları, cilt hastalıkları gibi birçok rahatsızlığa iyi geldiği belirtilmektedir. Termal sudan maksimum fayda elde edebilmek için bir takım kurallara uyulması gerektiği belirtilmektedir. Bu kapsamda, bir kaplıca kürünün en az 15 en çok 20 banyodan oluştuğu, günde 1 kür için 1 banyo alınması gerektiğinden kürlerin daha hızlı tamamlanması için bir gün içinde birden fazla kürün alınmaması, banyo süresinin 15 dk.yı geçmemesi, her banyodan sonra ortalama 45 -60 dk. süre ile yatarak dinlenilmesi gerektiği, tok karna banyoya girilmemesi, en uygun banyo zamanının sabah olduğu, kaplıca süresince ağır hamur tatlılar, yağlı yemekler ve etlerin tüketiminden kaçınılarak bol meyve, taze sebze, az yağlı yemekler, ızgara ve haşlama türlerinin tercih edilmesi gerektiği, banyo ısısının 40 – 45 C’yi geçmemesi gerektiği tavsiye edilmektedir.


















KIZILAY MADEN SUYU GAZLIGÖLDEN


Hazımsızlık gibi sindirim rahatsızlıklarına iyi geldiği belirtilen ülkemizin en eski şişelenmiş suyu efsane Kızılay sodası da Gazlıgöl’den çıkmaktadır. Suyun kaynaktan çıkış sıcaklığı 64 derece olup çeşitli tıp fakülteleri tarafından yapılan araştırmalarda yaklaşık 515 çeşit hastalık üzerinde şifalı etkisinin olduğu ortaya konulmuştur. Gazlıgöl termal suyunun tarihi, antik çağlara kadar uzanmaktadır ve böylece en eski şifa kaynaklarından biri olduğu belirtilmektedir. Hekim tavsiyeleri doğrultusunda, Gazlıgöl’ün termal suyundan içilerek, solunarak, yıkanarak ve su içinde beklenerek tedavi olunabilmektedir.



GAZLIGÖL AYNI ZAMANDA TARIM MERKEZİ


Bereketli ve verimli topraklarıyla Gazlıgöl, aynı zamanda bölgenin tarım merkezi. Bölgede; buğday, arpa, çavdar gibi hububat ürünleri başta olmak üzere patates, soğan, şeker pancarı, ayçiçeği gibi çok sayıda tarımsal ürünün üretimi yapılmaktadır. Bölgede özellikle küçükbaş hayvancılık yetiştiriciliği de oldukça yaygındır.





GÜZELLİK İKSİRİ GAZLIGÖL’E YELKEN AÇIN


Haftaya inşallah başka bir güzellik rotasında buluşmak dileğiyle, özgürlüğünüz alın ve güzellik ve şifa dağıtan termal sularıyla, verimli topraklarıyla, tertemiz Anadolu havasıyla, meşhur balı, pekmezi, patatesi, ekmeği, saç kavurması ile sizleri bekleyen Gazlıgöl’e yelken açın, hep seyahatte kalın…


Facebook ve Instagram: MURAT AK SEYAHAT YAZARI