ANTALYA

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Milli darbe yoktur. Milletin seçtiklerine bir darbe yapılıyorsa, bu gayri milli bir harekettir. Kullandıkları kelimeler ne olursa olsun, darbeciler gayri millidir." dedi.

Yılmaz, Antalya'nın Alanya ilçesinde AK Parti Siyaset Akademisi'nde yaptığı konuşmada, 15 yıl önce kurulan AK Parti'nin 14 yıldır Türkiye'yi yönettiğini hatırlattı.

AK Parti'nin Türkiye'nin her coğrafyasına hitap ettiğini belirten Yılmaz, partilerinin Türkiye'nin birliğinin, beraberliğinin de teminatı haline geldiğini söyledi.

AK Parti ile Türkiye'nin kaderinin örtüştüğünü dile getiren Yılmaz, şöyle devam etti:

"AK Parti'den önce siyasetin itibari yerlerdeydi. Yönetemeyen bir siyaset, ekonomiyi idare edemeyen, Türkiye'nin meselelerini başka yere devreden vesayetçi yapılar karşısında dik durmayan ve dolayısıyla milletin gözünden düşmüş bir siyasetçi vardı. AK Parti bunu yıktı. AK Parti değerlerle siyaset yapılabileceğini gösterdi. Ben değil, biz felsefesi AK Parti'nin şiarı oldu. AK Parti milletin bağrında çıkmış bir parti ve millet için siyaset güttü. Bu yüzden 14 yıl iktidarda kalmayı başardı. AK Parti doğruları söyleyen ve arkasında duran bir parti. AK Parti devlet ile milleti bütünleştirdi. Uzun yıllar devlet ile millet ayrıydı. AK Parti insan odaklı bir siyasetle bunu başardı. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın. Bu bizim değerimiz. Bütün odak noktaya insanı koyduk. 'Devlet millete, insana hizmet için vardır.' dedik. Kurucumuz hep şunu söyledi: 'Biz size efendilik yapmak için değil, hizmetkar olmak için geldik.' Bunun da hakkını verdi."
"Muhalefetten daha iyi performans bekliyoruz"

AK Parti'nin siyasi parti olmasının ötesinde bir hareket ve bir marka olduğunu ifade eden Yılmaz, AK Parti'nin, siyaseti eski imajından kurtardığını belirtti. AK Parti'nin kurulduğundan bu yana neden iktidarda kaldığının iyi bilinmesi gerektiğini söyleyen Yılmaz, partilerinin neyi başardığını ve niçin halkın destek verdiğini muhalefetin anlaması gerektiğini vurguladı.

Muhalefet partilerinin kendilerine, "Cumhurbaşkanı da dahil 5 genel, 3 yerel, 2 referandumun hepsinde birinci oldu veya desteklediği fikir kabul edildi. Halkımız, milletimiz beklentilerini bulamasaydı, desteklemeye devam eder miydi?" sorusunu sorması gerektiğini dile getiren Yılmaz, "Demek ki AK Parti halkımızın istediğini, beklentilerini yapmış ve giderek artan destekle büyümüş. Aslında iktidar yıpratır, ama AK Parti iktidarda iken büyümeye devam etmişken bazı muhalefet partililer de muhalefette iken küçülmüş. Küçülmek kolay iş değil. Demek ki halkın beklentilerine cevap verememişler. Siyasi çevreler kendi içlerine kapandıklarında halktan koparlar ve siyaset kirlenmeye başlar. Halkla iç içe olan siyaset, halkın fikirlerini dinleyen siyaset temiz kalır, güçlenir ve halkla bütünleşir. Biz AK Parti olarak muhalefetten memnunuz, ama ben Türkiye siyaseti adına söylüyorum muhalefetten daha iyi performans bekliyoruz." dedi.
AK Parti dönemindeki ekonomik büyüme

14 yılda kaydedilen ekonomik gelişmelere değinen Yılmaz, AK Parti iktidara geldiğinde milli gelirin 230 milyar dolar düzeyinde bulunduğunu, nüfusun 66 milyon ve kişi başına gelirin de 3 bin-3 bin 500 dolar seviyesinde olduğunu hatırlattı. Yılmaz, şöyle devam etti:

"Küresel krize rağmen geçen yıl milli gelirimiz 720 milyar dolar oldu. 3 kattan fazla artırdık ve dünyanın en büyük ekonomileri arasındaki yerimizi sağlamlaştırdık. Kişi başına gelirde ise 3 bin 500 dolardan 9 bin dolarlara ulaştık. Eskiden 'enflasyon canavarı' diye resimler çizilirdi. Yıllar yılı enflasyonla yaşadık. AK Parti iktidara geldiğinde enflasyon yüzde 30 civarlarındaydı. Şimdi yüzde 7'lerde ama biz bunu da yüksek biliyoruz. Hedefimiz ise yüzde 5 ve altını yakalamak. Onun için uğraşıyoruz. Yine bakıyoruz, faiz ödemeleri... 2002 yılında topladığımız vergilerin yüzde 86'sını faize ödüyorduk. Borçlanmayla birlikte bütçemiz faizlerde yüzde 50'lerdeydi. Siyasi istikrar ve güven yoktu. AK Parti'nin sağladığı istikrar ve güvenle yüzde 30'lardaki enflasyonla yüzde 60'larda faizle borçlanabiliyorduk. Biz bunu istikrarla düzelttik. Eskiden faize giden paralar hizmete döndü."

AK Parti'nin sadece demokrasiyi ve ekonomiyi büyütmediğini, sosyal açıdan da çok şey yaptığını dile getiren Yılmaz, teknoloji, sağlık ve eğitim sisteminde devrim gerçekleştirdiklerini söyledi.

İktidarları döneminde sosyal destek politikalarının çok daha güçlü hale geldiğini ifade eden Yılmaz, Türkiye'nin AK Parti iktidarında itibarlı bir ülke olduğunu belirtti. Yılmaz, "Arkanızda güçlü ekonomi, toplum yoksa itibarınız olmaz. Çok şükür Türkiye'nin, vatandaşımızın itibarı arttı. Türkiye alan el olmaktan çıktı, veren el oldu. AK Parti iktidarından önce 80-85 milyon dolarlık yardım, AK Parti döneminde 3 milyar doları aştı." diye konuştu.
"Asker kıyafeti giymiş teröristler, vatana ihanet ettiler"

Yılmaz, Türkiye'nin ilerleyişi ve büyümesinin engellenmeye çalışıldığını söyledi. Bunun sadece 15 Temmuz darbe girişiminden ibaret olmadığını vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti:

"Gezi olayları, AK Parti'nin kapatılması, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 367 yorumları gibi hareketlerle Türkiye istikrarsızlaştırılmaya çalışıldı, ama halkımızı yanına alarak Cumhurbaşkanımız bunları püskürttü. Başka ülkelerde bunların nasıl olduğunu çok iyi biliyoruz. Bunlar geçti. Bu kez Kobani ortaya çıktı, sonra da 17-15 Aralık ile hükümeti bu sefer yargı darbesiyle yıkmaya çalıştılar. Başka ülkede olsa birkaç hükümet giderdi. Tüm bunlar olmayınca doğrudan asker kıyafeti giymiş teröristler, vatana ihanet ettiler. Dış güçlerle ülkenin istikrarını bozmaya çalıştılar. Yönetmeye de gelmediler, kaos çıkarmaya geldiler. En açık örneği de TBMM'nin bombalanmasıdır. TBMM'ye saldırıyorsan millete saldırıyorsundur. Millete değer vermiyorsun, bu milleti güçlü görmek istemiyorsun demektir. Bütün darbeler bu anlamda hepsi millete karşıdır. Milli darbe yoktur. Milletin seçtiklerine bir darbe yapılıyorsa, bu gayri milli bir harekettir. Kullandıkları kelimeler ne olursa olsun, darbeciler gayri millidir."

Türkiye'nin bu darbeyi atlattığını bunun için de en başta Cumhurbaşkanına teşekkür etmek gerektiğini dile getiren Yılmaz, "O şapkasını alıp gitmedi. Halkına liderlik yaptı, ama milletimiz de büyüklüğünü gösterdi. Demokrasiye sahip çıktı. Böyle bir milletin evladı olmaktan iftihar ediyorum. 15 Temmuz darbe girişiminde batı iyi bir sınav vermedi. Biz ülkemizdeki kardeşliğimizi artıracağız. Doğusuyla batısıyla kuzeyi ve güneyi ile lüzumsuz çekişmelerden arınacağız. Elbette farklılıklarımız olacak, ama ortak noktalarımız olacak. Siyasi kutuplaşma azaldı. İnşallah bunu elimizden geldiğince daha da azaltacağız." dedi.