WASHINGTON

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Liderliğini burada firari olarak yaşayan Gülen'in yaptığı bu örgütün gerçek yüzü aradan geçen bu 3 yıl içinde milletimiz tarafından net bir şekilde görüldü." dedi.

Erdoğan, Türken Vakfınca, Türk Amerikan Kültür ve Medeniyet Merkezi'nde düzenlenen etkinlikte üniversite öğrencileriyle bir araya geldi.

Sözlerine Mardin'in Nusaybin ilçesinde terörist saldırıda şehit olan güvenlik güçlerine rahmet dileyerek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bu hain saldırılar karşısında hiçbir şekilde geri adım atmayacağımızı, aynı kararlılık ve hassasiyetle terörle mücadelemizi devam ettireceğimizi özellikle ifade ediyorum. Terör örgütü ve örgütün ipini elinde tutanlar ülkemizi kutlu yolculuğundan asla alıkoyamayacaktır. Türkiye aziz milletimizin basireti, feraseti ve dayanışmasıyla terör belasına son verecektir" ifadelerini kullandı.

Paralel Devlet Yapılanması'nın darbe teşebbüsünü milletin desteği ve duasıyla bertaraf ettiklerini belirten Erdoğan şöyle konuştu:

"Türkiye'de 40 yıldır gizli bir şekilde örgütlenen, kendini dini bir cemaat gibi sunan, diyalog, hizmet, eğitim gibi kavramların arkasına saklanarak, bir suç örgütü kuran karanlık yapıyla bizler 3 yıldır mücadele ediyoruz. Paralel Devlet Yapılanması olarak adlandırdığımız bu örgüt, 2013 yılından bu yana yargı ve emniyetin içerisindeki mensupları aracılığıyla meşru hükümete bir darbe girişimde bulunuyor. Hamd olsun bu darbe teşebbüsünü milletimizin desteğiyle ve duasıyla bertaraf ettik. Liderliğini burada firari olarak yaşayan Fetullah Gülen'in yaptığı bu örgütün gerçek yüzü aradan geçen bu 3 yıl içinde milletimiz tarafından çok daha net bir şekilde görüldü."

"Bazı çevreler Türkiye aleyhine kampanyalara meyledebiliyorlar"
Bazı çevrelerin Türk ve İslam karşıtı motivasyonlarla Türkiye aleyhine kampanyalara meyledebildiğine dikkat çeken Erdoğan şunları ifade etti:

"Ne yazık ki bazı çevreler, özellikle akademik unsurları kullanmak suretiyle 1915 Olaylarını bahane ederek Türk ve İslam karşıtı motivasyonlarla Türkiye aleyhine kampanyalara meyledebiliyorlar. Osmanlı İmparatorluğu'nun gayrımüslimleri yok etme anlayışıyla tüm Ermenileri katlettiği yalanını ortaya atan odaklara bakıldığında bu kesimlerin esasen İslam karşıtlığında birleştiğini görürüz. Yoksa Osmanlı'da böyle insanları katletmek, yok etmek asla, böyle bir şey söz konusu değildir. Biz ecdadımız için böyle bir kara lekeyi de kabul edemeyiz."

"Müslümanlar olarak sancılı ve zor bir dönemden geçiyoruz"
Müslümanlar olarak zor ve sancılı bir dönemden geçildiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti:

"Müslümanlar olarak gerçekten sancılı ve zor bir dönemden geçiyoruz. Hemen her gün İslam coğrafyasının bir köşesinden yüreklerimizi dağlayan, gözlerimizi yaşartan bizi karamsarlığa sevk eden haberler alıyoruz. Tarih boyunca ilim, irfan ve hikmet merkezleri olan şehirilerimiz, ya Esed gibi devlet terörü uygulayan rejimler ya da DAİŞ gibi terör örgütleri eliyle yok ediliyor. Yüzyıllardır sakinler için birer güven yurdu olan İslam beldeleri maalesef bugün kan ve gözyaşı ve yıkımla anılıyor."

"Gözleri doldu ve yaşlar gözlerinden akmaya başladı, bu da Azeri gazeteci"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Brookings Enstitüsü'ndeki konuşmasını anımsatarak, şunları söyledi:

"Konuşmaya girerken baktım, caddenin bir tarafında evet, terör örgütleri PKK, PYD, YPG... bunun yanında ASALA ve baktım ki bunun yanında Paralel Devlet Yapısının temsilcileri, onlar da orada. Hep beraber el ele vermişler. Birlikte orada haykırıyorlar. Onlar orada haykırırken, bunlar sözde gazeteci, bugün bu açılış törenini yaparken, burada da bir şey gördüm. Bir Azeri gazetecinin, bugünkü Ermenistan-Azerbaycan arasındaki çatışmalarda, tabii gerçi 100'ü aşkın Ermeni öldü, 12 de Azeri şehit oldu, onlarla ilgili bana bir soru sordu. Kadıncağız, baktım gözleri doldu ve yaşlar gözlerinden akmaya başladı, bu da Azeri gazeteci. Ben bu Azeri bayanı alkışlıyorum, onu tebrik ediyorum."

"Tek bir evladımızın karanlık yapılar elinde heba olmasına gönlümüz razı değil"
Azerbaycanlı gazetecinin kendi ülkesinin şehidi için böyle ağladığını vurgulayan Erdoğan, "Benim ülkemde de şehidimiz için ağlayan değil, tam aksine bunu farklı bir şekilde adeta bakıyorsunuz, onların, yani teröristlerin yanında yer alanları görüyoruz." dedi.

Erdoğan, salonda bulunan gençlere, "Ben, sizlerden hem bu yapıya hem de benzeri oluşumlara karşı daha dikkatli olmanızı istiyorum. Bizim tek bir gencimizin, istikbalimizin umudu olan tek bir evladımızın kaybolmasına, karanlık yapılar elinde heba olmasına gönlümüz razı değil. Ben sizlere güveniyorum." sözleriyle seslendi.

İnançla, kararlılıkla, azimle gece gündüz demeden çalışılması ve çaba gösterilmesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan, bu sancılı günlerin geride kalacağına, çok daha aydınlık günlerin geleceğine işaret etti.

Vatandaşlara simit dağıttı
Erdoğan, etkinliğin ardından vatandaşların yoğun ilgisi arasında salondan ayrıldı. Davet üzerine Türk Amerikan Kültür ve Medeniyet Merkezi'ndeki Simit Sarayı'nı da ziyaret eden Erdoğan, buradan aldığı simitleri vatandaşlara dağıttı.

Kalabalığın sevgi gösterileri arasında makam aracına binen Erdoğan, engelli bir yabancı gencin seslenmesi üzerine aracından inerek yanına gitti. Bir süre gençle sohbet eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşların sevgi gösterileri arasında merkezden ayrıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD Müslüman toplumu temsilcilerini kabul etti
Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılışını yaptığı Türk Amerikan Kültür ve Medeniyet Merkezi'nde incelemelerde bulundu, ABD'deki Müslüman toplumu temsilcilerini kabul etti.

Erdoğan, açılışını gerçekleştirdiği Türk Amerikan Kültür ve Medeniyet Merkezinde incelemelerde bulundu, yetkililerden bilgi aldı.

Camide kıldığı namazın ardından kültür merkezinde çocukların bulunduğu alanı ziyaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, onlarla sohbet etti. Bir çocuğun okuduğu Sezai Karakoç'un "Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine" şiiri, Erdoğan'ı duygulandırdı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez de eşlik etti.

Erdoğan daha sonra ABD'deki Müslüman toplumu temsilcileriyle basına kapalı bir araya geldi.
Editör: TE Bilisim