ANKARA  - Türkiye'de yerli ve yenilenebilir kaynaklara yapılan yatırımlarla birlikte bu yıl ocak-eylül arasındaki 9 aylık dönemde, rüzgar enerjisi kurulu gücü geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 20,2, rüzgardan üretilen elektrik miktarı ise yüzde 15,7 artış gösterdi.


Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) verilerinden derlenen bilgilere göre, geçen yıl eylül sonunda 5 bin 223 megavat olan rüzgar enerjisi kurulu gücü bu yılın aynı döneminde yüzde 20,2 artışla 6 bin 278 megavata ulaştı. Ocak-Eylül 2017 döneminde, rüzgardan elde edilen elektrik üretimi ise yüzde 15,7 artarak, 11,4 milyon megavatsaatten 13,2 milyon megavatsaate yükseldi.


2016 eylül sonu itibarıyla yüzde 6,8 düzeyindeki rüzgar enerjisi santrallerinin toplam lisanslı elektrik kurulu güç içindeki payı, bu yılın eylül sonunda yüzde 7,9'a çıktı.


Bu yıl en çok rüzgar enerjisi 2,2 milyon megavatsaatle ağustos ayında üretilirken, en düşük üretim ise 980 bin megavatsaatle haziran ayında gerçekleşti.


Türkiye'de 1 megavata kadar izin verilen lisanssız elektrik üretiminde ise rüzgar enerjisinin kurulu güçteki payı toplam lisanssız elektrik kurulu gücünün yüzde 1'ine karşılık gelen 23 megavat düzeyinde kaldı.



Orta vadede kapasite 10 bin megavatı geçecek


Türkiye Elektrik İletim AŞ (TEİAŞ) tarafından tahsis edilen kapasiteler ve EPDK tarafından yapılan lisanslama çalışmalarına ek olarak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından gerçekleştirilen Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) ihaleleriyle elektrik üretiminde rüzgarın payının artırılması hedefleniyor.


Bu çerçevede, eylül sonu itibarıyla mevcut 6 bin 278 megavatlık kapasiteye ek olarak, rüzgarda geçmişte yapılan 710 megavatlık kapasite yarışması, bin megavatlık YEKA ihalesi ve gelecek ay gerçekleştirilecek 2 bin 130 megavatlık kapasite yarışmasıyla Türkiye'nin rüzgardaki kurulu gücünün orta vadede 10 bin megavatın üzerine çıkarılması planlanıyor.


Elektrik üretiminde doğalgaz, fuel oil gibi ithal hidrokarbon kaynaklar yerine yerli ve yenilenebilir kaynakların kullanımının, cari açık sorununun çözümüne katkı sağlamasının yanı sıra, fiyatların ucuzlamasıyla sanayide enerji maliyetlerini düşürmesi de bekleniyor.