Dün, sevip saydığım biri aradı. Yengesinin elini kırık cam kesmiş. Alıp devlet hastahanesine götürmüşler. Tabi pansuman falan derken, gereken tıbbi müdahaleyi yapıp göndermişler. Yani önemli bir durum yok. 

Herkes bilir. Biraz derin kesikler, hele de avuç içindeyse sızı olur. Kesiklerde bu gayet normal. 

Derken, yenge hanımın babası, yenge hanım evde sızıdan dem vururken, "madem ağrın var, sızın var, bir de özel hastahaneye gidelim hele" deyip yengeyi özel bir hastahaneye götürür.

Doktora muayene sırası gelince doktor şöyle bir bakar, yanındaki yaşlıca adamın emeklisine göz dikmiş olmalı ki "böyle pansuman mı olur" deyip "acilen ameliyata almam lazım" diye de ekler. (Tabi konuşma daha uzun, yenge hanım ameliyat olmazsa elini kaybedecek imajı veriyor, doktor olacak şahıs!)

Yenge hanımın ameliyat olacağı arkadaşın kulağına gider gitmez, arkadaşım buna engel olmak için hemen hastahanenin yolunu tutar. Hayrola demeye kalmadan meseleyi anlamıştır zaten. Gözlerini para hırsı bürüyen acizlerin insan sağlığını hiçe saydığına defalarca şahit olmuş, cingöz bir arkadaşım. (Eminim çoğu insan benzer hadiselere şahit olmuştur.)

Hastahanede doktor "hemen vezneye 4500 lira yatırın" ameliyat edeyim diye de eklemiştir. Konuşmanın bu kısmını yazmamak olmaz!

Ameliyat dediği "belki üç/beş dikiş için talep ettiği meblağ 4500 tl'cik."

Allah razı olsun yine merhametliymiş!

Demek bizim papağlı, şalvarlı, gariban dayı ve kızını görünce gözüne kestirmiş!

İçinden "aha valla yevmiyeyi düze çıkardım" diye düşünmüş olmalı ki, aç gözlülüğü ona böyle bir yalan söyletmiş.

Hepsi bir cam kesiği, pansuman yapılmış, sızısı var. Baba da garip, tedirgin olup "hele bir de şuraya gidelim" demiş.

Bunu fırsat bilip, "ortalığı velveleye verip, bundan çıkar, menfaat devşirme gayreti tek kelimeyle, acizlik değilse nedir?

İnsan sağlığı kadar ucuzlayan başka birşey var mı?

"Var" hatta "çok" dediğinizi duyar gibiyim!

Bakın bunlar doktor ve güya insan sağlığı için uğraşıyorlar!

Hipokrat yeminli doktorlar!

Bazen okumakta gözü gönlü olmayan öğrencilerime "aha sanayi orada, gidin bir meslek öğrenin" derim.

Ve akabinde de eklerim;

-İyi usta olmanıza gerek yok! Sadece dürüst olun kâfi. Toplumun dürüst kişiliklere ihtiyacı çok!

Sonra da dizimizi dövüyor, birilerine sövüyoruz!

Kendisine mikrofon uzatılan ihtiyar diyor ya " hökümet napsın, önce biz adam olalım biz."

Kalın sağlıcakla...