Herkese selamlar, nur topu gibi bir acil durum virüsümüz oldu. 

Dünya sağlık örgütü başkanı olacak beyefendi, bir kurul toplantısı düzenlemiş, bu toplantıya katılan üyelerin büyük bir bölümü ne acil durumu kardeşim buna gerek yok d emesine rağmen beyefendi kalkıp yine de acil durum ilan etti. 

Ekranlarda söylemediler ama kalkıp twittır adreslerinde paylaştılar. Sadece eşcinsellerde görülen bir hastalık dediler maymun çiçeğine! 

Yahu bütün dünya mı eşcinsel, sadece eşcinseller arasında bulaş riski varsa niye diğer insanlar için acil durum ilan ediliyor?

Yani tüm dünya olarak bir adamın lafına bakıyoruz! 

Bu ilk defa başımıza gelmiyor ki, kalkıp Bill Gates inekler karbon salınımı için zararlı diyor inekleri katletmeye çalışıyoruz. 

Çiftçilere yasaklar getiriyoruz siz çiftçilik yapamıyorsunuz bırakın bunu büyük firmalar yapsın diyoruz. 

Adam kalkıyor tebeşir tozu ile gökyüzünü kapatalım güneş patlamaları çok oluyor küresel iklim ile mücadele edelim diyor ciddi ciddi devletler bunu düşünüyor! 

İnsanları salgınlara, açlığa, savaşlara tutsak eden bir döngünün içine soktular, elinize bir dışkıyı tutarsanız, pisliğe bulaşmış olursunuz dışkı negatiftir negatife bulaşmış olursunuz. 

Elinizle bal tutarsanız, bal nimettir bal pozitiftir pozitife bulaşmış olursunuz. 

Dünya insanlarını sürekli savaşla, açlıkla, salgınla sürekli ama sürekli negatiflik yüklenen varillere çevirdiler. 

Ve bizim varillerimiz bu kadar negatiflik yüklüyken iyi düşünemiyor, iyi konuşamıyor, sabredemiyor, tahammül edemiyor bir hale büründük. 

Bizleri, kıtlıklarla, savaşlarla, salgınlarla tutsak etmek için saldırıyorlar ve bu saldıranların ağzından bilerek ya da bilmeyerek onların jargonu ile konuşanları da görüp maalesef ki üzülüyoruz! 

Cavid 19 ile bir süreç başlatıp, bu süreçte küresel gıda zincirini kıranlar, şimdi gıda zinciri kırıldı diye kürüsel kıtlık gelecek binlerce insan ölecek diyor! 

Tavşana kaç diyende aynı kişiler, tazıya tut diyenlerde aynı kişiler! 

Kurulunda büyük bir çoğunluğun acil durum ilan edilmemeli demesine rağmen, acil durum ilan eden bir adamın derdi nedir?

Bu adam kimin, kimlerin emrindedir?

Türkiye artık Dünya Sağlık Örgütü boyunduruğundan acilen kurtulmalıdır! 

Ve Türkiye, öncülük ederek Türk ve İslam Dünyası ile sadece insan sağlığını temel alan, şeytani güruh ve düşüncelerin olmadığı insanı yaşat ki devlet yaşasın düsturu ile çalışmalar yapan Dünya Sağlık Örgütüne alternatif bir sağlık örgütü kurmalıdır. 

Mayıs 2020 tarihinde ne olduğunu hatırlıyor musunuz?

O dönem ABD başkanı olan Donald Trump’ın sağlık konusunda ki ekibi çok iyiydi ve Dünya Sağlık örgütü ile ilişkileri sonlandırma kararı aldı. 

Uygulanmadı çünkü başkanlıkta ki süresi yetmedi! 

Sonra ne oldu? Biden başkan oldu ve eskisinden çok daha fazla hatta deyim yerindeyse çılgın yetkiler vererek Dünya Sağlık Örgütü’ne bağımlı oldukları yasaları güncelledi. 

Dünya Sağlık örgütü yeni bir salgın için genişletilmiş yetki istiyordu. Ona üye olan ülkelerde yaptırım gücü istiyordu ama 25 Mayıs’da tam 47 Afrika ülkesi tarafından ret edildi. 

Bu anlaşmaya imza atan ülkeler üzerinde tam yetkiye sahip olacaktı. Halkın ne istediğine bakılmaksızın, sorunlu aşılar, dijital sağlık kimlikleri, insanları takip etmek için özel kodlar ya da insanların salgın sebebiyle sokağa çıkmasını engelleme gibi yetkilerdi istedikleri ve üye devletler bunları yapmak, yerine getirmek zorundaydı. 

Ülkeler sağlık konusunda kendi kaderini tayin etme hakkına sahip değildi. Sağlık bakanlıkları birer Dünya Sağlık Örgütü şubesi, sağlık bakanları ise Dünya Sağlık örgütünün sözcüsü olarak çalışacaktı. 

Dünya Sağlık örgütü uluslararası sağlık tüzüğünün 55 maddesine göre herhangi bir değişiklik en az dört ay önceden taraf ülkelere iletilmesi gerekiyordu ama pek çok ülkeye iletilmeden sağlık uygulamaları başlatıp tüzük değişiklikleri yaptılar ve sonradan değiştirilen maddelerin sorumlusu yaptılar devletleri. 

İşte Trump bunları bildiği için Dünya Sağlık Örgütü ile anlaşmayı bitirmek istedi. Brezilya Devlet Başkanı Bolsonaro, salgın anlaşmasını imzalamayacağını söyledi ve imzalamadı. Dünya Sağlık Örgütünden çekileceğini söyledi. 

Neden sizce?

Brunei, Namibya, Hindistan, Bangladeş, Malezya, Çin, Güney Afrika ve daha bir çok ülke Dünya Sağlık Örgütü’nün hile yaptığını ve yaptıklarının sağlık ile ilgili olmadığını söyleyip tepki gösterdiler. 

İğne pazarını canlı tutup, ilaç şirketlerine para akışının devam ettirilmek istendiği, ulus devletlerin ekonomik olarak, halkların ise sağlık anlamında canına okuyacak krizlerin sadece bir adamın ağzına bakılarak mı yönetilmesi gerekiyor?

Milli devletlerin ve insanlığın uyanışı ne zaman olacak? Bizim ülkemizde uyanış ne zaman olacak? 

ABD’li senatör Ron Johnsan Senato onayı olmadan Dünya Sağlık Örgütü anlaşmaları kabul edilemez, ABD’nin egemenliği pazarlık konusu olamaz diye kendini yırttı ve yasa tasarısını geçirdi. 

Bizim ülkemizde de böyle bürokratlar, böyle siyasi profiller, böyle bakanlar, böyle milletvekilleri yok mu?

Eminiz ki vardır! 

Eminiz ki bu ülkeyi yönetenlerde artık Dünya Sağlık Örgütü boyunduruğundan kurtulmamız gerektiğinin farkına varmışlardır. 

Bu ülke, şuan nasıl milli savunma politikası yürütüyorsa, ihalar, sihalar, insansız kızıl elma araçları yapıyorsa, milli sağlık politikasında da bağımsızlığımız için topyekün mücadele etmelidir. 

Şunu unutmayalım, bir yerde bir sorun varsa, siz bu sorun için tedbir alıyorsanız, ancak aldığınız tedbir sorundan daha çok sorun çıkartıyorsa, aldığınız tedbirde sorun vardır! 

Buradan bu ülkeyi yönetenlere sesleniyoruz, eğer hem kendi, hem bizim halkımızın sağlığını, iyiliğini düşünüyorsanız acilen milli sağlık politikası ilan edin!