AK Parti Kadın Kolları Başkan Yardımcısı Meryem Göka, TBMM'de halen yüzde 14,1 olan kadınların temsil oranının, 7 Haziran seçimlerinde yüzde 20'ye ulaşmasını beklediğini söyledi.

AK Parti Brüksel Temsilciliği'nin, Avrupa Parlamentosu'nda düzenlediği "İslam dünyası ve Avrupa'da kadınların siyasete katılımı" panelinde konuşan Göka, Türkiye'de kadınlara seçme ve seçilme hakkının birçok Avrupa ülkesinden önce 1943 yılında verilmesine rağmen, 2000'li yıllara kadar ulaşılan en yüksek temsil oranının yüzde 4,6'da kaldığını belirtti.

Kadınların parlamentoda temsilinin 2007 seçimlerinde yüzde 9,1 ve 2011 seçimlerinde ise yüzde 14,3'e yükselmesinin yeterli olmasa da önemli bir iyileşmeye işaret ettiğini belirten Meryem Göka, "7 Haziran seçimlerinde TBMM'de kadınların temsilinin yüzde 20'ye ulaşacağını umuyorum" dedi.

Göka, AK Parti'nin seçim başarılarında kadın kollarının büyük katkısının bulunduğunu ve 7 Haziran seçimleri için partinin aday gösterdiği 99 kadından önemli bir kısmının teşkilatlarında görev yaptığının altını çizdi.

7 Haziran seçimlerinin ardından kurulacak muhtemel bir AK Parti hükümetinde birden fazla kadın bakan olmasını "istediklerini ve desteklediklerini" söyleyen Meryem Göka, "Türkiye'de kadınların istihdama ve siyasete katılım oranları belki çok düşük ama yıllarca vakit kaybettiğimiz unutulmamalı. Başörtülüler, 30 yılı aşan bu kayıp sürede yüksek eğitim alabilseydi ve çalışabilseydi, bugün kadınların iş gücüne katılım oranı yüzde 30 yerine, yüzde 50 olabilirdi" değerlendirmesinde bulundu.

Kendi hayatından da örnek veren Göka, "ODTÜ Biyoloji bölümünden mezun olduktan sonra 24 yaşındayken başörtüsü takmaya başladım. Bu kararımla birlikte bütün kapılar yüzüme kapandı ve çalışamadım" diye konuştu.

İstihdam piyasasına giremeyince siyasete girme kararı aldığını dile getiren Meryem Göka, AK Parti'nin "devrimci" bir parti olduğunu, son 12 yılda köklü ve karmaşık sorunlara el attığını, ekonomi, eğitim, sağlık ve kadın ile aile konuları dahil birçok alanda "sessiz devrim" yaptığını anlattı.

Eski Avrupa Parlamentosu üyesi ve Parlamentolarda Kadın Küresel Forumu Başkanı Silvana Koch-Mehrin ise parlamentolarda kadın oranı dünya ortalamasının yüzde 20'ler düzeyinde olduğunu dile getirdi.

Bu oranın Ruanda'da yüzde 64'le zirve yapmasına karşın bazı ülkelerde neredeyse hiç kadın parlamenter bulunmadığını da anlatan Koch-Mehrin, bu dengesizlikte bazı dini yorumlar ve kültürel nedenlerin etkili olduğunu ve bu kapsamda Türkiye'nin "tarihi, konumu ve Avrupa ile İslam dünyası arasında köprü rolü oynaması" nedeniyle çok önemli bir rol üstlenebileceğini ifade etti.

Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Akademik Komisyon Başkanı Meryem Atlas da başörtülülerin bu seçimlere dek milletvekili olamamalarının Türkiye'deki önemli bir temsiliyet sorununa işaret ettiğini vurguladı.

Atlas, kadınların siyasi katılımda tek başına "niceliğin" etkin olmak anlamına gelmediğini ve kadın milletvekili sayısı kadar “niteliğinin“ de önemli olduğunu belirtti.