ANKARA - Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, Ankara'da Ceza İşleri Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen 'Uzlaştırma Ödül Töreni ve Basit Yargılama, Kamu Davasının Açılmasının Ertelenmesi, Ceza Kararnamesi Çalıştayı'na katıldı. Çalıştay'da, Cumhurbaşkanlığı İdari İşler Başkanı Metin Kıratlı, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu ile çok sayıda davetli de yer aldı. Çalıştay'da konuşan Bakan Gül, sözlerine 14 Mart Tıp Bayramı'nı kutlayarak başladı.

AP'NİN KARARINA TEPKİ

Bakan Gül, Avrupa Parlamentosu'nda kabul edilen 2018 Türkiye raporuna ilişkin tepkisini dile getirdi. Raporun Türkiye'ye karşı önyargılarla dolu olduğunu kaydeden Bakan Gül, şunları söyledi:

"Bu raporun Türkiye Cumhuriyeti ve Türk milleti adına hiç anlamı hiç değeri bulunmamaktır, bizim açımızdan kabul edilebilir, hükmü olan bir belge değildir. Bir taraftan demokrasiye insan haklarına namütenahi serenatlar yaparken diğer taraftan demokrasiye kast edenlere, hak ve özgürlükleri yaşatan toplumsal düzene savaş açanlara arka çıkmak tarihi bir çelişkidir. Terörle mücadelede bu politik seçicilik Avrupa Birliği başta olmak üzere dünyanın ve demokrasinin hayrına değildir. Türkiye'nin varlık ve bekasına yönelik tehditlere karşı yapmış olduğu mücadele meşru mücadeledir ve yerindedir. Bekası için üstüne titrediğimiz şey, adil devlet, özgür millet, güçlü Türkiye'dir. Bunlardan hiçbiri dostluk iddiasında olanları rahatsız etmemelidir. Ne özgürlükleri güvenliğe ne güvenliğimize özgürlüğü feda edemeyiz. Bunları hep beraber bir arada yaşatacağız. Bu mücadelede yanımızda duranları da, Türkiye'yi yalnız bırakanları da elbette tarih ve bu millet unutmayacaktır."

'56 BİN 679 KİŞİ HAKKINDA SORUŞTURMAYA GEREK OLMADIĞI KARARI VERİLDİ'

Bakan Gül, bir tek suçun bile cezasız kalmasına razı olmadıklarını, bir tek masumun bile haksız suçlamalara, gereksiz işlemlere muhatap olmasına tahammül edemeyeceklerini belirtti. Bakan Gül, "Bunun için ceza adalet sistemini kendi amacına has etmek zorundayız. En başta vatandaşlarımızın onur ve saygınlıkların korunması, gereksiz bir biçimde sistem içine alınmalarını önlemek elbette zorunludur. CMK 158'de yapılan değişiklikle, vatandaşlarımıza lekelenmeme hakkı getiren düzenleme bunlardan biridir. Düzenlenmenin yürürlüğe girdiği 25 Ağustos 2017 tarihinden bugüne 56 bin 679 kişi hakkında soruşturma yapılmasına gerek olmadığına karar verilmiştir. Bu sistem olmasaydı, kişi kolluk güçlerine ifade verecek, evine iş yerine polis gelecek ve itibarı zedelenecekti. Bu sistemle birlikte bu hususlar titizlikle takip edilmektedir" dedi.
Editör: TE Bilisim