APTAL YAZAR

Evet, yazar olduğunu kabul ediyorum etmesine ama aptalsın. Yetenek ve aptallık aynı kefede yer almış sende. Çünkü üretebildiğin halde yeteneğinin fa

Evet, yazar olduğunu kabul ediyorum etmesine ama aptalsın. Yetenek ve aptallık aynı kefede yer almış sende. Çünkü üretebildiğin halde yeteneğinin farkında olmana rağmen bunu geliştiremiyor daha fazla çalışman gerektiğinin farkında değilsin. Belki de bütün bunların farkında olmana rağmen tembelliğe kaçıyor, yapamıyorsun. Bak dostum. Yazar olmak o kadar kolay bir iş değildir. Attığın adımın hebasını bilmen gerekir. Ağzından çıkan sözlerin hangi rayda ilerleyecek bilmen lazım. İnsanlar senin ağzından çıkacak olan sözcüklerin nereye vardığını çözmeden önce senin bütün tahlilleri yapıp öyle konuşman lazım. Çünkü birçok insan seni kaide alıp senin belirlediğin yöne bakacaklar. Sana inanıp senin tümcelerini yıllar sonra çocuklarına örnek diye gösterecekler. Onun için daima temkinli ve bilgili olmak zorundasın. Bol okuyup, üretmen lazım. Aptallık ve yazarlık aynı paralelde ilerlemez. Birini yapman için birine dur demen gerekir. Yazar insan birçok değişik yazar okumalı onlardan feyz almalı ve kendine yepyeni bir üslup yaratıp insanlara yol gösterici olmalı. Yazar insan aptal olmamalı. Yeteneklerin farkına varmalı hayatı pervasızca boşa savurmamalı. Bunları ayrıt edebildiğini bildiğin halde yapamıyorsun. Çünkü aptalsın ve aptallıkta ısrar duvarını tırmanmaya devam ediyorsun. Madem ben buyum böyle yaşamak hoşuma gidiyor diyorsun O zaman yavaşça yazar kimliğini bırakmanı tavsiye ediyorum. Çünkü sen o kimliği taşımayı hak etmiyorsun. Yazarlık kimliğini taşıman için sözcüklerini gümüş suyuyla yıkaman gerekiyor. Gün gelir tüm sözcükler senden hesap soracaktır. Onları har vurup harman savurursan o kimliği taşıma rozetini hak etmiyorsun demektir.
Sen aptal bir yazarsın. Her şeyin bir değeri olduğu gibi yazarlığın da bir değeri olduğunu unutmuşsun. Okuyup üretmek yerine zevk ve sefa peşinde koşarsan tabi ki de kimliğini yitirirsin öyle herkes kafasına göre yazar olamıyor dostum. Tıpkı her kalemi eline alanın şair olmadığı gibi. Öyle bir devir yaşıyoruz ki biraz aşk acısı çeken, biraz rakı içen, kafası güzel olan kendini şair sanıp kaleme kâğıda sarılıp yazmaya kalkışıyor. Kalemin kalite seviyesi yerlerde. Oysaki şair ve yazar duygusu sonradan kazanılan bir duygu değildir. Kutsal, meşakkatli bir meslektir bu mesleği yapabilmen için ter dökmen lazım çok çalışıp caba göstermen lazım. Öyle Alaaddin’in sihirli lambasından çıkmıyor yazarlık/şairlik unvanı. Sanata tüm yüreğinle yıllarını feda etmen gerekiyor…