Aşk, tarifi kelimelere dökülemeyen, Gönül yaylamıza yerleşen ve hayatı- mızı mutasyona uğratan üç hücreli bir sözcükten oluşur. İnsani bir du

Aşk, tarifi kelimelere dökülemeyen, Gönül yaylamıza yerleşen ve hayatı-
mızı mutasyona uğratan üç hücreli bir sözcükten oluşur. İnsani bir duygu olarak görülen aşk, aslında insan hayvan, insan bitki ve hayvan bitki ilişkilerinde de karşımıza çıkar günlük hayatta. Örneğin; insan ve onun sadık dostu köpek, insan ve aşkın bir tarifini de ona yüklediğimiz güller ya da bal arısı ve papatyalar arasında ki ilişkiler...
Aşk, kanla yazıldı mı yüreğe, feleğe bile çarkını ters çevirebilecek kadar etkili bir atom bombasına dönüşebiliyor. Tamamıyla mantığın çarkını devre dışı bırakan bu üç hücreli duygu üzerine milyonlarca şiir, deneme, roman yazılmasına rağmen tarifi bir türlü dile getirilemiyor hep bir yanı eksik kalıyor...
Bazen imkânsızlığın siyah beyaz perdesini yırtıp cennetin cennettin mavi çiçekleriyle birleşir, bazen de gül kokusunu gayya kuyusunda idam ettirir...