İZMİR

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, Avrupa ülkeleri, geçen yıl sayılarının bir milyonu aşması ve göç akınının hız kesmeden devam edeceği öngörüleri üzerine sığınmacılarla ilgili politikalarını sertleştirmeye başladı.

Son olarak Danimarka Meclisinin sığınmacıların ziynet eşyaları ve paralarına el konulması ile aile birleşimi için başvuru süresinin 3 yıla çıkarılmasını öngören yasa tasarısını kabul etmesi, tepkiyle karşılandı.



Türkiye, başından beri Suriyelileri destekliyor

Suriye'de yaşanan savaş sonrası bu ülkeden kaçan mağdurlar için "açık kapı politikası" uygulayan ve hiçbir Suriyeliyi geri göndermeyerek geçici koruma statüsü veren Türkiye'de ise 4,5 yıllık süreçte devlet politikası ya da halkın tepkileri anlamında çok önemli bir olumsuzluk yaşanmaması dikkat çekiyor.

Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) verilerine göre, Türkiye'nin kendisine sığınan 2 milyonu aşkın Suriyeliye insani yardımı, 8 milyar doları buldu. Bunlardan yaklaşık 270 bini, AFAD'ın 10 ilde kurduğu 25 barınma merkezinde misafir ediliyor. Bu süreçte Türkiye'deki Suriyeliler için ise gönderilen uluslararası yardım miktarı ise 455 milyon dolarda kaldı.

Hayırsever vatandaşlar da seferber oldu

Yurt genelinde yardım dernekleri ve hayırseverler de sığınmacıların daha iyi şartlarda yaşayabilmesi için çeşitli yardımlarda bulunuyor. Barınma merkezi dışında yaşayan ve "kentli sığınmacılar" olarak tanımlanan sığınmacılar da yardım kuruluşlarınca destekleniyor.

Ailelerin bir araya gelerek kiraladığı evlerde hayatlarını sürdüren sığınmacılara hayırsever vatandaşlar desteklerini esirgemiyor. Sosyal medya aracılığıyla düzenlenen kampanyalarla toplanan yardımlar, Suriyelilerin yaşama tutunmasına azımsanmayacak katkı sunuyor.

Türkiye'deki hayırseverlerden bir bölümü ise "sıcak yuva" sağlamak amacıyla evlerinin kapılarını açarak dünyaya insanlık dersi veriyor.

"Kısıtlama ve engellemeler, sürdürülebilir değil"

Hacettepe Üniversitesi Göç ve Siyaset Araştırmaları Merkezi Müdürü Doç. Dr. Murat Erdoğan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Avrupa ülkelerine yönelen sığınmacı sayısının gün geçtikçe artmasının ciddi krize dönüştüğünü söyledi.

Türkiye'deki sığınmacı sayısının, kayıt dışıyla 3 milyonu aştığına dikkati çeken Erdoğan, "Bu konuda Avrupalılardan çok farklı pozisyondayız. Türkiye'deki toplumsal kabul düzeyi, son derece yüksek. Hemen hiç sorun çıkmadı. 'İnsanlar inşallah bir gün evlerine dönebilirler' diye bekliyorlar ama saldırı yok. 'Nasıl entegre ederiz' arayışı var. Bu noktada toplum ve devlet olarak tavrımız, Avrupa'dan farklılaşıyor" diye konuştu.