ANKARA - Bakan Akar, Bakanlık'ta gerçekleştirilen 'Milli Savunma Bakanlığı Madalya, Başarılı Birlik ve Personel Ödül Töreni'ne katıldı. Törende, ilk olarak Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar'a TSK Şeref Madalyası verildi. Dündar'ın madalyası Bakan Akar tarafından takıldı.  Bakan Akar, dünyada ve bölgede önemli gelişmelerin yaşandığını, risk ve tehdit oluşturabilen askeri gelişmelerin meydana geldiğini söyledi. Bakan Akar, TSK'nın gerek yurt içi gerekse sınır ötesindeki tüm faaliyetlerini yasalara, uluslararası hukuka, Birleşmiş Milletler sözleşmesine, ikili anlaşma ve mutabakatlara uygun gerçekleştirdiğini belirterek, "Irak kuzeyi ve Suriye  kuzeyinde bizim tek hedefimiz teröristler, terör örgütleri. Bunlara karşı mücadele yürütüyoruz. Bizim oradaki etnik ve dini gruplara yönelik ayrım yapmamız söz konusu değil. Araplar, Kürtler, Aramiler, Keldaniler, Yahudiler, Hristiyanlara karşı bizim herhangi bir tavrımız, hareketimiz, operasyonumuz kesinlikle söz konusu değildir. Bu konuda çok sayıda fitne, fesat yapılıyor. Bunlara karşı hepimizin uyanık, bilinçli, bilgili olması lazım" dedi.

'ARKADAŞLARIMIZ GECE GÜNDÜZ TAKİP EDİYORLAR'

Bakan Akar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatlarıyla 9 Ekim'de Barış Pınarı Harekatı'nın başlatıldığını hatırlatarak, şöyle konuştu:

"Bu harekatla Pınar Bölgesi teşkil edildi. Teröristlerden temizlendi. Bu temizlenen bölge güvenli hale geldi. Buradaki çalışmaları yaparken bir taraftan ABD'lilerle, diğer taraftan Ruslarla mutabakatlar yaparak faaliyetlerimizi koordine ettik. Bu koordinasyon şu anda devam ediyor, özellikle Ruslarla. Söz konusu bölgenin batısında ve doğusunda kalan kesimlerde hala teröristlerin olduğunu arkadaşlarımız gece gündüz takip ediyorlar. Şu anda bir heyetimiz Moskova'da, onlar bu konuları görüşüyorlar. Diğer taraftan arazide general, albay düzeyinde çeşitli temaslarımız var. Bütün bu konularda hakkımız, hukukumuz ne ise bunları tekrar tekrar gündeme getirmek suretiyle bizim mutabakatlara uyduğumuzu, karşı tarafların da bu mutabakata uymaları gerektiğini kendileriyle görüşüyor, konuşuyoruz. Bu şekilde ilişkilerimizi sürdürüp hakkımızı, hukukumuzu korumaya çalışıyoruz. Bu görüşmeler yoluyla amaçlarımıza ulaşmaya gayret gösteriyoruz."

Bakan Akar, harekat sırasında Türkiye'ye yönelik çok sayıda dezenformasyonun yapıldığını, sosyal medyadan yalan paylaşımların gerçekleştirildiğini kaydederek, "'Kimyasal silah kullanıyorlar' demek gibi büyük bir gaflet, alçaklık içine giriyorlar. TSK bünyesinde kesinlikle kimyasal silah, bunları atma vasıtası yok, bununla ilgili bir yayın, konsept, doktrin yok, hiçbir şey yok" diye konuştu.

'MEHMETÇİK NORMALLEŞME İÇİN ÇALIŞIYOR'

Türkiye'nin mücadelesini hem arazide hem de masada aralıksız sürdürdüğünü vurgulayan Bakan Akar, şunları söyledi:

"Şu anda arazide ne oluyor derseniz, arazideki bütün Mehmetçik normalleşme için çalışıyor. Öncelikle yapmaya çalıştığımız şey özgürlükler. Oradaki Suriyeli kardeşlerimizin olabildiğince özgür bir şekilde kendi iradeleri doğrultusunda yaşamlarını düzenlemelerine gayret gösteriyor, buna çalışıyoruz. Bunun olabilmesi, bölgenin daha da güvenli hale gelmesi için el yapımı patlayıcıların, mayınların temizlenmesi ayrıca orada Barış Pınarı Bölgesi'nde olması muhtemel teröristlerin oradaki halka zarar vermemeleri için çalışmalarımızı sürdürüyoruz."

Bakan Akar, başta Suriye olmak üzere tüm komşuların toprak bütünlüğüne saygılı olduklarını, terörle mücadelenin en son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar devam edeceğini vurguladı.

'BUNLARIN KURTULUŞU YOK'

Bakan Akar, tarih boyunca mazlum, mağdur ve haklıların yanında olan Mehmetçiğin bu özelliğini sürdürdüğünü ifade ederek, "Pençe harekatlarıyla da Mayıs'tan beri Irak'ın kuzeyinde operasyonlar aralıksız devam ediyor. Orada da teröristlerin inlerine girildi, girilmeye devam ediyor. O hainlerin inleri başlarına yıkıldı, yıkılacak. Hiçbir şekilde bunların kurtuluşu yok" dedi. İdlib'te insanlık dramı yaşanmasının önüne geçmek için Türkiye'nin harcadığı yoğun çabaya dikkati çeken Bakan Akar, "Maalesef verilen sözlerin yerine getirilmesinde bazı sıkıntılar var. Bölgedeki dramın sona erdirilmesi için çalışıyoruz. Bir taraftan rejimin katliamı durdurması için gayret gösterilirken diğer taraftan da oradaki insanların sıkıntılarını hafifletmek için, insani yardım için Türkiye Cumhuriyeti, bu asil millet gayret içinde" ifadelerini kullandı.

'TAVİZ VERMEMİZ SÖZ KONUSU DEĞİL'

Bakan Akar, tüm bu faaliyetlerin yanı sıra Türkiye'nin denizdeki hak, alaka ve menfaatlerine yönelik de faaliyetlerini kararlılıkla sürdürdüklerini vurgulayarak, şöyle konuştu:

"Bu konuda bizim iznimiz olmadan bir karar alınmasına, oradaki hakkımızın, hukukumuzun çiğnenmesine müsaade etmeyeceğimizi başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere ilgili kişiler kurumlar belirtti. Bununla ilgili alınması gereken ne kadar tedbir varsa bunlar da sürekli alınmakta, takip edilmekte. Türkiye bu konuda tehdit dili kullanmıyor. Uluslararası hukuka uygun şekilde, iyi komşuluk, barış, huzur ve saygı içinde çalışmalarımızı sürdürmek istediğimizi her fırsatta dile getirdik. Türkiye Cumhuriyeti garantör bir devlet. Garantörlük anlaşması çerçevesinde garantörlük görev ve sorumluluklarını bugüne kadar eksiksiz, aksaksız yerine getirdik, bundan sonra da aynı esaslar doğrultusunda aynı hassasiyetle yerine getirmeye devam edecek. Kıbrıs bizim milli meselemiz. Bu milli meselemizden vazgeçmemiz, herhangi bir şekilde ödün, taviz vermemiz söz konusu değil. Biz hak alaka ve menfaatlerimiz neyse bunların peşindeyiz hakkımızı hukukumuzu koruyacağımızı söyledik."

'ANLAMALARI LAZIM'

Bakan Akar, Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti ile imzalanan mutabakatın tamamen uluslararası hukuk çerçevesinde yapıldığını vurgulayarak, "Burada hiçbir şekilde farklılık yok. Bunu anlamayanların anlaması lazım. Tarih boyunca kültür, iş birliği olan bir ülke ile bizim bu zor günlerinde onlarla beraber olmamız, iş birliği, yardımlaşma içinde olmamız çok doğaldır. Bizim yaptığımız da budur" diye konuştu.

FETÖ ile mücadeleye de değinen Akar, "FETÖ ile mücadele konusunda da yavaşlama yok. Yeni bilgiler, belgeler, veriler çıktıkça ilgili kurum ve kuruluşlarla koordineli bir şekilde tamamen hukuk çerçevesinde gerekli işlemler yapıldı, yapılmaya devam edecek. FETÖ'den temizlendikçe TSK'nın gücü, kuvveti, etkinliği de arttı" ifadelerini kullandı.
Editör: TE Bilisim