2014 yılı ile başlayan dünya ve ortadoğu politikasında ki kırılmalar, Türkiye için politik hatalar ve bölgesel anlamda yan Ortadoğu politikasında k

2014 yılı ile başlayan dünya ve ortadoğu politikasında ki kırılmalar, Türkiye için politik hatalar ve bölgesel anlamda yan Ortadoğu politikasında kendinden beklenilen tavrı geç de olsa uygulamaya koyan iktidar, bir nevi zorlu bir dönemden de geçiyor.
Güneydoğu politikası ile bölgeyi tamamen kontrol altına alsak da Büyük İsrail Krallığı (BİK) için hem o bölgede hemde Ortadoğu bölgesin de bir kanayan yara şart ! Peki neden tüm hakimiyet BOP projesi üzerine kurulu derken esas mesele (İSRAEL )planı idi. Neden Çünkü Ortadoğu'ya problem lazım?
stratejik bir problem her zaman lazım. Mısırda oldu. Libya'da oldu.
Ortadoğu'da Siyonistlerin iktidarda kalması için Bir Kürt problemi şart.! Ortadoğu'da Kaos ve buradan beklenen plan için ŞART! Kürt problemini kaşıyıp kaşıyıp servis eden ülkeler Amerika, Fransa, Almanya, İsrail? Bugün pyd /ypg kim tarafından destekleniyor? açık ve net değil mi? Ortadoğu ve İslam alemi içerisinde bu problem devamlı olacaktır?
Neydi (ISRAEL) Planı?
Birinci aşama bu isimde saklı
I= IRAK
S= SYRIE
R=ROYAUMDE JORDANAI(ÜRDÜN)
A= ARABIE (ARABISTAN)
E= EGYPT (MISIR)
L= LİBAN (LÜBNAN) bu ülkelerde yapılan ve bu ülkeler üzerinden sağlanan oluşum ve planlar ile Küresel elitler bölgeye hakim olmanın şeklini değiştirdi. Batılı güçlerin planı Türkiye’nin Ortadoğu politkasında ve komşuları ile sorunsuz politika izleme durumuna göre yeniden şekilleniyor ve yeni planlar devreye giriyor. İkinci aşama ise Türkiye ! Türkiye üzerinden kaos ve hakimiyet !
Büyük Ortadoğu Projesinde (BOP )yer alan Batılı ülkeler arasında, Ortadoğuda’da görevi olan Katar,Ürdün ve Suudi Arabistan önemli roller aldı. Ayrıca Suriye politikasında sekteye uğratılmak için Küresel elitlerin Lejyonerler planınıda unutmamak gerekir. Işid – El Kaide- El Nursa, ve bunları takip eden irili ufaklı eli kanlı terör örgütleri batılı ülkelerin taşeron olarak kullandıkları birer maşa olduğu için, gücü ve parayı bu örgütlere çok öneren bu örgütleri istediği gibi kullsanıyor. Çünkü bu terör yapıları, teknolojik anlamda bile idare ediliyor. Ülkeleri karıştırma adına kullanılıyor.Batılı emperyal güçlerin ortak güçlerini temsil ediyor.
Özellikle geçtiğimiz dönemlerde Sultanahmet-Paris eksenine baktığımızda, Türkiye Işid tehdidi altında izlenimi verildi. O eylem bir uyarıydı; Çünkü Suriye politikasında Esad ve haritaların değişmesini istemeyen Fransa ve Türkiye idi ve Rusya’da bu konumda destek veriyordu. Fransa ve Türkiye teknolojik anlamda ortak hareket ediyordu. Özellikle Fransa Ortadoğu politikasında tutum değiştirmişti. Bu bağlamda Fransa’nın Filistin politikasını da desteklemesi bunun canlı kanıtıdır. Batılı ülkeler aslında taşeron örgütler olan, bu eli kanlı, vahabi’liği uygulayan örgütleri istediği şekilde kullanıyor. Bugün baktığımız zaman AB ülkeleri terör tehdidi altında Türkiye’yi terör ülkesi olarak lanse etmek isteyenlerin kendi ülkelerinde terör saldırılarına mani olamaması bu eli kanlı örgütlerin ne kadar tehlikeli ve bir o kadar da yok edilmesi gereken bir unsur oldukları açıkça nettir.
Irak ve Suriye politikası Abd ve İngiltere için çok önemli bir kapıdır aslında. O yüzdende Batılı ülkeler bir anlamda Ortadoğu’da gelişen Türkiye eksenli oluşumu pek onaylamadıkları için, tamamen B.O.P politikasında gözdağı vermeleri, kulak çekme uyarısı yaptılar. Önce Sultanahmet, sonra Paris aslında yapılan eylemler adrese teslim eylemlerdi. Ve uyarı mesaj anlamında idi. Bütün bu örgütler sadece Türkiye ve Fransa için değil, aslında bakarsak Afganistan ve Pakistan’da bile bazı taşeron örgütler devrede, burada karışıklık çıkartmak için devredeler. İran’da da bazı örgütlerin devreye sokulması, Ortadoğu da karışıklık çıkartması, bölgesel kuşatma adına bu örgütlerin savaşan bir yapı, ve iç isyan çıkartması Batılı emperyal güçlerin planının işlemesi için devam etmektedir. Baktığımız zaman Irak-Suriye Afganistan- Pakistan, Mısır-Libya, ve İran , ve bölgesel olarak da Hazar havzası, Ortadoğu ve Kafkas petrollerine el koymak için bazı ayakların oturması adına bu planın kusursuz işlemesi için Batılı emperyal güçler bu ülkeleri hedef alınmıştır. Ve Doğu Akdeniz de Kıbrıs en önemli ayaktır. Tam bir bölgesel kuşatma vardır. Avrupa birliği ve Abd Kıbrıs’ı üs olarak kullanmak istiyor. Ve Kıbrıs bu konumda kılçıksız balık gibi yutulmak isteniyor. Doğu Akdeniz de yer altı zenginliği tartışmasız büyük kaynak. Ve proje bağlamında, Suriye’de Ayn- El Arab olayı bu bağlamda çok önemlidir. Işid o bölgeyi ve bir çok yerleşim yerini boşaltmak adına kullanılmıştır. Sebebi de Doğu Akdeniz’deki bu zengin kaynakların buraya aktarılması adınadır.
Batı emperyalizmi, Türkiye ve Ortadoğu’yu Bölgesel Kuşatma altında tutmaya çalışıyor. İktidarın bu bağlamda hata yapmaması gerekiyor. Türkiye Ortadoğu’da belirleyici güç olmalıdır. Taşeron örgütlerini yok eden ve sonuna kadar mücadeleci rolde olmalıdır. Ortadoğu ne zaman nerede patlayacağı belli olmayan bir bomba gibi, çok dikkatli olmak gerek. Bu bağlamda da Türkiye izlemiş olduğu politikada doğru yoldadır ama net ve sağlam önlemlerini almalı, belirleyici olmalıdır.
Son olarak; Dünya büyük bir terör tehdidinin altında. Kaos ve şeytani planlar devrede…