buray     O, kendisiyle eş zamanlı çıkan birçok sanatçının single çıkarma akımına uymadı. Albüm ile adım attı bu yola,albüm çıkarmaya devam ederek de bu yolda kalıcı olmaya devam ediyor. Bu zorlu müzik piyasası şartlarında albüm çıkartmak;sandığınızdan,yazdığımızdan,okuduğunuzdan daha güç bir şey. Genç bir isim demek istemiyorum Buray için,yeni ama başarılı bir isim demek daha doğru onu tarif ederken. İlk albümü ‘’1 Şişe Aşk’’ ile geçen yılın en iyi çıkış yapan ödüllerini toplarken,aslında bu piyasada çok daha güzel işler yapacağının sinyallerini veriyordu. 6 ayda aldığı toplam 21 ödül ile ilk kez adım attığı müzik yolculuğunda emsali görünmeyen bir başarıya imza atarak, ikinci albümünü çıkaracak güce ulaştı Buray. Aslında o güç potansiyel olarak hep vardı ama aldığı başarılar bu gücü ve ondaki müzik yapma duygusunu besledi.12 şarkılık albümün çalışmaları Sezen Aksu’nun Kanlıca’daki stüdyosunda filizlenmiş. Ve Sahiden adını verdiği filizlerinin Sezen Aksu’nun müzik tecrübesiyle dolu o stüdyoda atılan bu albümün çıkış şarkısı ise Aşk Mı Lazım olmuş. Sony Müzik etiketi ile müzik marketlerdeki yerini alan albümün tüm şarkıları Buray’ın '' Sihirli Kalem '' olarak nitelendirdiği Gözde Ançel imzası taşımakta. Açılış şarkısı Aşk mı Lazım olan bu albümdeki şarkıların tüm besteleri ise Gözde Ançel ve Buray imzası taşırken,şarkıların  düzenlemeleri ve albümün direktörlüğü Bahadır Tanrıvermiş ile birlikte yapılmış. Albümün açılış şarkısı müzik piyasasını tam 12’den vuruyor;Aşk Mı Lazım diyor Buray. Lazım,tam da havaları.Hüznün en sıcak anlarını duygularımızda canlandıran bu şarkı radyolar ve dinleyici tarafından da tam not aldı. Kenan Doğulu,Yalın gibi isimlerin tarzında olan bu şarkı Buray’ın kendi kitlesini elinde tutmasını sağlayacağı gibi,elinde var olan kitlenin sayısına yeni üyeleri de ekleyecek bir şarkı olmuş. Hasan Kuyucu yönetmenliğinde çekilen klibinde işaret diliyle şarkının ruhunu aktaran Buray'ı buradan takdir ediyorum. Ardından albümün ikinci şarkısı olan Seni Sevmiyorum Artık kulaklarımızda beliriyor. Daha slow,daha arabesk bir şarkıyla ters köşe yapmış Buray. Pop müzik tarzı ile arabesk tarzın sentezine hafif rock nağmeler de yakışmış desek yeridir. Ve albümün üçüncü şarkısı benim favorim diyeceğim,içimi kıpır kıpır yapan Melodi adlı şarkı. Hemen içinize alıp,sindiriyorsunuz bu şarkıyı. Buray bu ‘’Sahiden’’ albümünde bana sahiden de daha sahici geldi. Kendini daha iddialı ve güzel bir şekilde yansıtmış. Artık tam anlamıyla bir Buray tarzı var diyebilirim ben bu albümle. Ayrıca Melodi şarkısındaki vokallere benden tam not. Albümün dördüncü şarkısı Kalbime Dokundu’da Bahadır Tatlıöz piyano başına geçmiş. Keyifli mi keyifli,hafif dizi müziği tadında ama tam bir ilkbahara giriş şarkısı. Uzun zamandır bu kadar dolu dolu albüm dinlememiştim. Özlemişiz böyle albümleri. Ve benim ikinci favori şarkım albümün beşinci şarkısı olan Sahiden.Albümün adını alan bu şarkı neden beşinci sırada yer alır,anlam veremesem de,Buray bu şarkıya kesinlikle klip çekmeli.Bir önceki albümündeki Kimsenin Suçu Yok şarkısını anımsattı bana ama yüreğime fazlasıyla dokundu.Sen Hala Sokağımda adlı şarkı ise biraz daha zor hazmedilecek bir şarkı. Mecnun şarkısı ise bana nostaljik 90'lı ve 45'li yılların karmasını hatırlattı. Sevdalar sevdalar ikilemesi ise çok çabuk dile dolanıp,şarkıyı sevilir kılıyor. Buray’ın şarkıyı yorumlarken tebessümleri şarkıyı dinlerken hayalinizde canlanıyor. Yüreğim yaprak döküyor gibi iddialı betimlemeleri herkes başaramaz. Alkışın en büyüğü bu güzel sözleri yazana. Olmadı diyor Buray,albümün sekizinci şarkısında…Yeri dolmayanların yerini unutturmayacak bir şarkı. Şarkının içerisinde oryantal,darbuka,kıvraklıklar,bizlerden bir şeyler olması sempatiklikte sınır tanımıyor. Ve albümün dokuzuncu şarkısında daha alaturka Buray’ı görüyoruz. Bülent Ersoy’un kulakları çınlasın,ne güzel de icra etmiş Buray şarkıyı. Ay Parçası albüme arşivlik değer katmış ve Buray’ın daha orta yaş ve alaturka dinlemeyi seven kitle tarafından fark edilmesini sağlayacaktır. Orkestranın hakkını vermek lazım. Günlerden Sonbahar adlı şarkıda Buray’ın kendine has yorumuna,Rubato grubundan Özer Arkun çellosuyla,Fatih Ahıskalı ve Göksun Çavdar’da enstrümanlarıyla eşlik ederek güzel bir ekip tarafından mest ediliyoruz. Simge’nin geri vokaliyle albümün on birinci şarkısı Deli Divane ile keyfimiz biraz şenleniyor. Albümün en enerjik ve ritmik şarkısına Simge ile klip çekilmeli. Kıpır kıpır bir kadın Simge. Çok yakışmış bu şarkıya,enerjisiyle ve Buray ile uyumuyla ileride büyük bir düete imza atsınlar,duymak isterim. Ve albümün kapanış şarkısı Buray’ın babasına ait olan Gül Goncalar adlı türkü ile yapılmış. Uzun zamandır böyle dolu dolu,peşi sıra dinlenecek şarkıların olduğu albümlere hasret iken Buray, o kadar yürekten dokunuşlar yaptığı şarkılar ile donattığı ikinci albümüyle kariyerinde zirveye doğru emin adımlarla yürüyor.Bu albüm çok sevilir,arşivlere eklenir.


MERT GÜNERİ’DEN İLK SOLO ALBÜM


Mert Güneri içinde rock temalı ikmert-gu%cc%88nerii şarkının bulunduğu ‘’ Hiç Olmazsa İçine Çek’’ adını verdiği single çalışmasını kendi kurduğu Erato müzik etiketi ile müzik severlerin beğenisine sundu. Albümdeki Hiç Olmazsa ve İçine Çek adlı şarkıların söz ve müziklerini Mert Güneri yazarken, şarkıların düzenlemeleri Sinan Güngörer’e ait.  İçsel konuşmalar ve dışsal beklentilerin hakim olduğu,imgelerin yer aldığı bu çalışmadaki şarkılar son derece kaliteli bir rock temasını zihinlerimize sunuyor. Ben bu single çalışmasındaki iki şarkıdan en çok İçine Çek'i sevdim. Şarkının biraz daha pop kitleye hitap etmesi en büyük avantajı. Bu şarkının etki alanı oldukça geniş tutulabilir ve şarkının üzerine gidilirse çok da güzel yerlere gelebilir. Mert Güneri’nin yorumları bana Feridun Düzağaç’ı anımsatırken,söz ve müzik yazma yeteneği de Bülent Ortaçgil’den esintilerin olduğunu göstermekte. Albümün ilk klibini Hiç Olmazsa şarkısına çeken Mert Güneri,sanat tarihine olan düşkünlüğünü Asmalımescit’te çekilen klipte kullanılan tablolar,vazolar,antika eşyalar ve oyuncaklarla gösteriyor.Hem söz yazıyor,hem beste yapıyor,hem klip hakkında fikir verebiliyor,hem de kendi kurduğu müzik şirketi var. E daha ne olsun. Yaratıcı,bilgili,dolu dolu,kültür kokan bir genmert-gu%cc%88neri-albu%cc%88m-kapag%cc%86iç yeteneğin titizlikle ve dikkatle üstünde durduğu ilk göz bebeği olan solo albüm ile hedefine ulaşmaması için hiçbir engel yok. İçine Çek şarkısı benim favorim,şarkı dinlendikçe fark edilecektir.







HİZMETTE SINIR TANIMAYAN BİR SPOR SALONU


Bu hafta sonu uzun zamansporsalonu-kickbox-dersidır kendisinden fitnes eğitimi aldığım Volkan Kargacı tarafından fitnes müdürlüğü yaptığı spor salonuna davet edildim. Kendisi benim 30 kilo vermemde büyük emeği olan başarılı birspor-salonuuu-logo eğitmendir. Florya’da Diamond Life Center adıyla hizmet veren bu spor salonu adeta hem muhafazakar kesimin hem de diğer kesimin tercih edebileceği bir formatta hizmet veriyor. Soyunma odalarının ayrı ayrı dizayn edilmesinden,yüzme havuzlarının kadspor-salonuuın,erkek,aile kategorisi olarak üç bölüme ayrılmasına kadar bir çok detay düşünülmüş. 5500 metrekarede hizmet veren bu salonda milli kickbox sporcumuz Ramazan Kip’te yer alıyor. Kendisiyle hafta sonu kickbox dersi yaptık ve gerçekten aldığı şampiyonlukların,derecelerin hakkını veriyor. Sabırlı ve güler yüzlü bir eğitmen. Sadece hocalar sabırlı ve güler yüzlü değil elbette, ekibin hepsi sporseverlerin mutlu olması için canla başla çalışıyor. Spor salonun satış danışmanı Fatih Çakmak ile konuştum ve spor salonunda Türkiye’de bir ilki gerçekleştirip; su içerisinde Spinning dersi öğretileceğinin müjdesini verdi. Amaçları sadece insanlara seve seve spor yaptırmak olan bu ekip,bunu gerçekleştirirken elit tarz ile butik kaliteyi harmanlayıp, müşterilerine sunuyor. .Spor salonu, hotel konseptini aratmazken Semih Ar’ın masaj tecrübesiyle de stres atabilirsiniz.Sadece kadınlar için özel fitnes alanı dahi var. Özellikle muhafazakar kesimin çok rahat edebildiği bu spor salonunda,nezih ve elit bir şekilde sadece spor yapmak için spor salonuna gelen insanlarla karşılaşınca ben aşırı mutlu oldum. Gidip,spor salonunu görmenizde fayda var. Hepimiz günde en az bir saat spor yaparsak daha uzun ve sağlıklı yaşarız,hastalıklarla daha güçlü bir şekilde mücadele ederiz.


Editör: TE Bilisim