Ankara
DMEDD tarafından Ankara'da açılışı yapılan sergiye Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Burak Akçapar, Dışişleri Bakanlığı mensupları, eşleri ve birçok davetli katıldı.
Sergiye ilişkin konuşan DMEDD Başkanı Prof. Dr. Şebnem Köşer Akçapar, 14 sanatçının eserlerinden oluşan karma serginin, Galeri Soyut’ta gezilebileceğini ifade etti.
Derneğin en baştaki amacının Dışişleri Bakanlığı mensubu olup görevi başında şehit edilen ya da görev başında vefat eden mensupların eşlerine ve ailelerine yardım eli uzatmak olduğunu anlatan Akçapar, onların çocuklarını okutmayı, burs sağlamayı, daha dezavantajlı ve başarılı çocukların okul hayatlarına destekte bulunmayı hedeflediklerini söyledi.
Akçapar, bu bağlamda da çok farklı sosyal yardım projelerine imza attıklarını kaydederek, okullara gittiklerini ve ihtiyacı olan depremzede çocuklar için Bilkent Şehir Hastaneleriyle pek çok projeye imza attıklarını ifade etti.
Bugünkü serginin de daha farklı bir kültürel etkinlik olduğunu aktaran Akçapar, "Malumunuz dışişleri mensupları ya da eşleri olarak hepimiz farklı ülkelere tayin oluyoruz. Orada farklı diller öğreniyoruz, kültürlerle tanışıyoruz. Aynı zamanda da kendi kültürümüzü orada tanıtıyoruz. O yüzden bugünkü karma sergimizin adını da 'Kökler ve Yollar' olarak belirledik. Çünkü kökümüz burada, Türkiye'de, kalbimiz burada. Tabii aynı zamanda bir gurbette olma sorunsalını da ele alıyoruz. Aynı zamanda oradaki kültürle kaynaşıyoruz, kendi kültürümüzü anlatırken onların kültürlerini de öğreniyoruz." diye konuştu.
Akçapar, sergide New York'tan Japonya'ya, Orta Asya'dan çok farklı yerlere uzanan geniş bir seçkinin yer aldığına işaret ederek, 14 sanatçının hepsinin ya Dışişleri Bakanlığı mensupları eşleri ya da Dışişleri Bakanlığı mensubu olduğunu söyledi.
"Hayatın yalnızlığı ve karmaşası"
Sergide 6 eseri bulunan Sanem Altaylı da sergi kapsamında 14 eser sergilendiğini belirterek, serginin isminde de paylaşıldığı gibi "kısa kökleri ve çok uzun yolları" olduğunu dile getirdi.
Her şeyin sürekli değiştiğini kaydeden Altaylı, o nedenle herkesin bir şekilde kenarından da olsa sanata tutunduğunu ve bunu biriktirip insanlarla paylaşmak istediklerini söyledi.
Altaylı, bir mühendis olduğunu ancak evlendikten sonra sanata yöneldiğini anlatarak, "Burada da 6 tane eserimi paylaştım. Altısı da son görev yerimiz olan New York’ta yaptığım eserler. Genellikle günlük hayatın yalnızlığını, biraz telaşını, karmaşasını, renklerini ve tesadüflerini paylaşmayı seviyorum eserlerimde." ifadelerini kullandı.
Ayşegül Poroy da 1992'de DMEED'nin tanıtılması ve finansal desteği için kültür ve sanat alanlarında etkinlik yaparak derneğe destek olmaya karar verdiklerini belirterek, "Kökler"in onu gösterdiğini dile getirdi.
Poroy, derneğin kültür ve sanat alanında etkinlikler yaparak öğrencileri burslu okutma imkanı yakaladıklarını ve bu bakımdan etkinliğin ayrıca çok değerli olduğunu söyledi.
Eserlerinin mekan ve zamanla çok ilintili olduğunu ve taşınmayla ilgili psikolojik bağlantılar içerdiğini anlatan Poroy, "(Sergideki) Bu eserlerde pandemi döneminde çok kayıplar olduğu için şifacı çiçekleri kullandım. O bakımdan benim için ayrı değeri var. O dönemde kaybettiğimiz, özellikle sağlık sektöründeki birçok insanın çocuklarının okutulması için benim çiçekli tablolarım satıldı ve onların eğitimi için dayanışma yapıldı." diye konuştu.
Pınar Koç da Dışişleri Bakanlığı Protokol ve Diplomatik İşlemler Genel Müdürlüğünde çalıştığını belirterek, DMEDD'ye bu sergiye ev sahipliği yaptığı ve bu imkanı sağladığı için teşekkür etti.
Koç, DMEDD'nin son derece etkin, her alanda çok büyük faaliyetlere ve yardımlara imza atan gurur duydukları bir dernek olduğunu kaydederek, derneğin yıllar içerisinde şehit ailelerine yardım, bursla zor durumda olan öğrencilerin okutulması için kermes gibi büyük organizasyonlar yaptığını anlattı.
Serginin, kültürel anlamda yine derneğin gurur verici bir etkinliği olduğunu aktaran Koç, epeydir bu karma serginin yapılmasını beklediğini ve heyecanlı, mutlu ve gururlu hissettiğini dile getirdi.
Koç, merkezdeki görevleri sırasında resme çok fırsat bulamadığını anlatarak, resim çalışmalarına İspanya'da başladığını ve Bosna Hersek tayini sırasında bu çalışmalarının hız kazanıp yoğunlaştığını söyledi.
Sergide 3 tanesi Bosna Hersek'ten olmak üzere 6 eseri bulunduğuna değinen Koç, "Bence sanat her zaman hepimizin hayatının bir parçası olmalı. Hepimiz bu işi yaparken gerçekten büyük bir huzur duyuyoruz çünkü sanatla uğraşırken tamamen sorunlarımızdan uzaklaşıyoruz, başka bir dünyaya gidiyorsun. Resim, heykel, müzik ve diğer sanat dallarının her türlüsünün hayatımızın bir köşesinde olması hepimiz açısından çok anlamlı olacak." dedi.
"Kökler ve Yollar" sergisi 19 Mayıs'a kadar Galeri Soyut'ta ziyaretçilere açık olacak.