Maliye Bakanlığı tarafından hazırlanan "Bazı Vergi Kanunları ile Kanun ve KHK'larda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı" yürürlük ve yür

Maliye Bakanlığı tarafından hazırlanan "Bazı Vergi Kanunları ile Kanun ve KHK'larda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı" yürürlük ve yürütme dahil 130 maddeden oluşuyor.
Arada bir madde var ki akıllara durgunluk verecek tarzda.
O madde Engellilere sağlanan ÖTV'siz binek aracı alma imkânı vergisiz fiyatı 70 bin TL'nin altına olan araçlarla sınırlandırılıyor. Yani o madde ile belli rakamın üzerinde araç alamıyorsun. Engelli olmak, engellilerin bir tercihi değil. O nedenle yapılan bu sınırlama ile iş maksadını aşıyor. Devlete göre engelli bir insanın fazla parası olamaz. Ortalamanın üstü bir arabaya indirimli binemezmiş. 
ENGELLİLİK BİR TERCİH DEĞİL BİR ZORUNLULUKTUR.
Dün sapasağlam olan bir kişinin yarın engelli olmayacağının garantisi yoktur. Bu nedenle engellilere ve yakınlarına verilen bu hak geri alınmamalıdır. Engellilerin bir nevi cezanlandırılması anlamına gelen bu yasa tasarısı KHK içinden ivedilikle çıkarılmalıdır. Zaten bir sebeple evlerine hapsolmuş, organ yetersizliği olan bu kardeşlerimize destek olmak dururken köstek olmanın sebebi nedir.
ENGELİMİ ALMAK İSTER MİSİN?
Uzun zamandır kerameti kendinden menkul bazı gazetecilerin dillerine pelesenk ettikleri ve “engellilere sağlanan ÖTV indirimin suiistimallere neden olduğu” görüşü hükümet tarafından kabul görmüş olmalı ki Maliye Bakanlığı tarafından TBMM’ye Sevk Edilen Bazı Vergi Kanunları İle Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısında engellilere sağlanan ÖTV indirimiyle ilgili bir madde eklenerek bu konuda kısıtlamaya gidileceği bildirilmiş. Tam olarak eklenen madde de geçen ifadeler şu şekilde ÖTV'siz binek aracı alma imkânı vergisiz fiyatı 70 bin TL'nin altına olan araçlarla sınırlandırılıyor.
Bu durum sıkıntılara gebedir.
Engelli dernekleri ne işe yarıyor bilmiyorum. Göz göre göre engellilerin hakları elinden alınıyor ama hiçbirinden tek bir ses yükselmiyor.
Engellilerin ihtiyacını karşılayacak araçlar B sınıfı ya da C sınıfı araçlar değil… Geniş araçlardır. Bu uygulama yasalaşırsa gerçekten engelli olanlar ÖTV muafiyetinden yararlanamaz hale gelirken, ananesinin dedesinin üstüne araç alıp binenler hiç etkilenmeyecek. Bu yasa ile sadece engelliler mağdur edilecek. Devlet iyiler ile kötü niyetlilerin arasında ayrım yapmamakta. Bazı sıkıntılı örnekler için toptan engellileri zora atmaktadır.
MAĞDURİYET YARATARAK SUİSTİMALLER ÖNLENMEZ!
Bazı gazetecilerin bu konuya ilişkin öne sürdükleri tez mealen şu şekilde; “Kardeşim engellilere bu hak tanınıyor ama bu hak sahte sağlık raporu alınarak suiistimal ediliyor.” 
Bir an için öne sürülen bu tezin doğruluğunu kabul edelim. O zaman adama sorarlar. Eğer birileri sahte rapor alarak ÖTV indirimli araç alıyorsa şimdide bunu yapmayacaklar mı? 
Eğer bu mantıkla yola çıkarsak o zaman engelli raporuyla yararlanılan tüm hakları yeniden gözden geçirmemiz gerekir? 
Bu mantık eski bir Milli eğitim bakanının “şu okullar olmasa bakanlığın hiçbir sorunu kalmaz” sözünü hatırlatıyor bize. 
Eğer ÖTV indirimli araç alımında bir takım usulsüzlükler oluyorsa devletin görevi o usulsüzlüğün önüne geçmektir. 
Sosyal devlet anlayışı çerçevesinde bir gruba tanınan haklar, sokak dedikodusuyla geri alınmaz. Biz haykırsak bile kimse sesimize ses vermiyor ama bir iki gazeteci twitterde hiçte üstlerine vazife olmayan, üstlerine vazife olmadığı gibi konu hakkında bilgileri olmadığı halde attıkları bir iki twitle bakanlık kanun değiştirme gereği duyabiliyor. 
İşin daha da acı tarafı 10 milyona yakın bir kitlenin ve bu kitlenin haklarını savunduğu iddia edilen onlarca engelli derneğinin iki gazetecinin iki kıytırık twiti kadar ses getirecek güçlerinin olmaması. 
İğneyi önce kendimize batırmamız gerekir. Ne sosyal medyada nede engellilerle ilgili derneklerden bu konuya dair ciddi bir tepki yok. Engellilerin kendileri sosyal medya hesaplarında börtü böcek paylaşımları yaparken, engellilerle ilgili STK’larda tabanın bu vurdumduymazlığının verdiği rahatlıkla üç maymunu oynama modunda. 
Sizler sessiz kalmaya devam ettikçe içinde bulunduğumuz zorlukları bir nebzede olsa rahatlatacak tüm haklarımız birer birer elimizden alınmaya devam edecek. İsterseniz sabah şafak sökene kadar karanlığa küfredebilirsiniz. Ama küfretmek yerine bir mum yakmayı akıl edemiyorsanız size kalan küfürbaz olmaktan başka bir şey olamayacak!