Esenler ilçesi Bizans zamanlarından bugüne kadar gelen o dönemlerde 2 köyden oluşan bir yerleşim alanıydı. Bahsettiğim köylerin isimleri Litros ve Av

Esenler ilçesi Bizans zamanlarından bugüne kadar gelen o dönemlerde 2 köyden oluşan bir yerleşim alanıydı. Bahsettiğim köylerin isimleri Litros ve Avas’dır. Litros köyü bugün Esenler diye adlandırdığımız Avas ise Atışalanı diye tarif ettiğimiz semtleri oluşturmuştur. Geçimlerini genel tüm köylerin yaptığı gibi tarımla elde ediyorlardı. Cumhuriyet döneminde Rum kökenli halk Yunanistan’a göç etmeye başlamıştı .Rum kökenli vatandaşlardan boşalan köylere de Makedonya’dan gelen Türkler yerleştirildi. Litros ve Avas köyleri de bu sürece ev sahipliği yapan köyler durumundaydılar. Tabi ki bu etnik yapı değişikliği bazı şeyleri köylerin isimlerini de etkilemişti.1930 yıllara kadar köy isimleri korunsa da 1937-1940 yıllarında litros köyünün ismi Esenler, Avas köyünün ismi ise Atışalanı olmuştur. Bu kadar uzun geçmişi olan bir bölgede geçmişimize ait eserler bulmak mümkün fakat çok iyi korunamamış olmakla beraber bugüne kadar ulaşmış eserlere de Esenler Belediyesi ve duyarlı insanlar tarafından sahip çıkılıyor. Eğer onlara da sahip çıkılmazsa kimse bu eserleri tanımadan yıkılıp gideceklerdi. Esenler’de günümüze ulaşan bir çok eser mevcut durumda fakat ben size bugün çeşmelerinden bahsetmek istiyorum.

NENE HATUN ÇEŞMESİ
Nene Hatun çeşmesi isminden de anlaşıldı gibi Esenler ilçesinin Nene Hatun mahallesinde bulunuyor.1999 yılında hazırlanan bir rölöve raporuna göre çeşmenin yüksekliği 267 cm, boyu 413 cm eni ise 124 cm’dir. Dikdörtgen şeklinde olup tek yüzü olan çeşmenin üzerinde herhangi bir kitabe yoktur. Eser 07.07.1999 yılında 10928 sayılı karar ile İstanbul I. numaralı Kültür ve tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından tarihi eser olarak tescillenmiştir.

MENDERES ÇEŞMESİ
Menderes çeşmesi de esenler ilçesinin menderes mahallesi sınırları içerisinde bulunuyor. Zamanında Aya Yorgi kilisesi olarak kullanılan bugün ise esenler belediyesi tarafından değerini kaybetmeden kurulan kütüphanesin yanında bulunuyor. Çeşme hakkında tarihi eser olup olmadığına dair ve ya yıkılması konusunda tam bir bilgi bulunamamıştır. Fakat konuyla ilgili yerlerle görüşmeler sonucu korunması gereken bir kültür varlığı olarak tescillenmiştir. Çeşme yıllar içerisinde bakımsız kalmış ve maalesef hizmet veremeyecek duruma düşmüştür. Esenler Belediyesi 2007 yılında koruma kuruluna restorasyon yapmak için başvurmuştur. Bu doğrultuda kuzey cephesinin asıl kotuna çekilerek restorasyonun yapılmasına karar verilmiştir. Çeşme kesme taştan ve Nene Hatun çeşmesi gibi tek yüzlü yapılmıştır. Şu anda çeşme hizmet veriyor durumdadır. Çeşmenin bulunduğu konum da ağaçların gölgelediği bir alanda insanlar çeşme ve kütüphane arasında gün boyu çay içtikleri ve sohbet ettikleri bir sosyal alana dönüşmüş durumdadır.

YAVUZ SELİM ÇEŞMESİ
Yavuz Selim çeşmesi, Esenlerin mahallelerinden olan Yavuz Selim mahallesinin yakınındadır. Fakat çeşme yine Esenler’in mahallerinden olan Namık Kemal sınırları içerisindedir. Bu çeşme de işlevini yitirmiş hizmet veremeyecek durumdaydı fakat yapılan çalışmalar neticesinde şu anda işlevini kazanmış durumdadır. Eser 08.03.1995 yılı ve 6442 sayı ile kültür varlığı olarak tescillenmiştir. Çeşme 1.5*3.15*3.60 metre boyutlarında, dikdörtgen formlu, kesme taştan ve iki tane maşrapalığı olan bir yapıdır.

ATIŞALANI ÇEŞMESİ
Çeşme, Atışalanı bölgesinde Esenlerin mahallelerinden olan Havaalanı mahallesindedir. Çeşme diğer adıyla Köyün eski ismiyle anılan Avas Ayazmasıdır.Eser,08.03.1995 yılı 6442 sayı ile kültür varlığı olarak tescillenmiştir. Çeşmenin boyutları 3.70*2.80 metre olup, boyu ise 2.30m ‘dir. Bugün çeşmenin musluğu bulunmamakta ve hizmet verememektedir.




Kaynak : Esenlerin Tarihi kitabı