Şu an bölgede 3 bin 800 madencinin gönüllü olarak arama ve kurtarma çalışmalarına katıldığını aktaran Yeşil, "Maden Tetkik Arama Kurumuna bağlı 51 arkadaşımız da Gaziantep'e yönlendirildi, orada arama kurtarma çalışmalarına devam ediyorlar." dedi.
Yeşil, madencilerin depremlerde enkaz altında kalanları kurtarma çalışmalarında görev aldığını dile getirerek, "Madencilerimiz günlük yaşamlarında, çalışma koşullarında yaptıkları tahkimatlarla (domuz damı) enkazlara girmesi çok da zor olmuyor çünkü bunlar madenci kardeşlerimizin her gün maden ocaklarında yaptığı işler. Kendilerine güvenlik koridorları açarak yaptıkları tahkimatlarla hem kendi güvenliklerini sağladıkları hem de enkaz altında kalan vatandaşlarımıza sağlıklı bir şekilde ulaşıp dışarı çıkarmak için uyguladıkları sistemle çok başarılı oldular." diye konuştu.
Türkiye'nin zor bir dönemden geçtiğine değinen Yeşil, şöyle devam etti:
"Burada madencilerimizin tecrübesi bir kez daha ortaya çıktı. Bu gibi yaşadığımız büyük afetlerde madencilerin tecrübesinden faydalanılması anlamında çalışmalar yapılması lazım. Sadece kömür üretmek için bizler mücadele ediyoruz ama bu gibi büyük olaylarla karşılaştığımızda madencilerin yaptığı işten kaynaklı ne kadar tecrübeli olduklarını, arama kurtarma çalışmalarında ne kadar deneyimli olduklarını gördük. En kısa zamanda enkazın içine girip enkaz altından vatandaşlarımızı dışarı çıkardıklarını herkes gördü. Bu bizim için sevindirici."
Yeşil, bunun daha da geliştirilmesi, Türkiye Taşkömürü Kurumunda böyle bir birimin kurulması ve diğer kurumlarla koordineli şekilde arama kurtarma çalışmalarının en hızlı şekilde yapılabilmesi için daha tecrübeli, teçhizat olarak da tam donanımlı birimlerin oluşturulması gerektiğini vurgulayarak, "Türkiye deprem bölgesi ve yaşadığımız bu büyük depremin yarın da olabileceğini bilmemiz gerekiyor. Bu konuyla ilgili bir çalışma başlatacağız." ifadesini kullandı.

Editör: TE Bilisim