TRABZON

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu, "Her halde hainlik açık artırmaya çıksa, Selahattin Demirtaş kimseye bu hainliği bırakmaz diye düşünüyorum." dedi.

Soylu, Yomra ilçesine bağlı Kaşüstü Mahallesi'nde iş adamı Aydın Gündoğdu'nun mobilya mağazasının açılışında konuşma yaptı.

Cenevre'de gerçekleştirilen Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) toplantılarına katıldığını anlatan Bakan Soylu, şöyle devam etti:

"Cenevre'de iken yine aynı kantonda Türkiye'nin bir misafiri daha vardı. Ne zaman Türkiye'nin bir ülke ile başı sıkışsa, başı derde girse ki ülkeler arasında bunlar çıkar çatışmaları sebebiyle, çok doğaldır. Sadece bugün bunları yaşıyor değiliz. Tarihin her döneminde bunlar muhakkak ki yaşanacaktır. O ülkeye giden, o ülkeyi destekleyen ve ülkemizin canını acıtabilmek, insanımızın gönlünü üzebilmek için her şeyi yapan bir anlayışla kendini orada temsil etmeye çalışıyor. Bunu anlamışsınızdır zannediyorum. Kim hendekleri kazmışsa, kim Türkiye'de 6-7 Ekim olaylarında insanları sokağa dökmüşse, kim bu ülkede, bu ülkenin birliğini, varlığını, beraberliğini her an tehlikeye atabilmek için elindeki argümanı her gün acımasızca kullanmışsa ta kendisi. Bir taraftan Alman Parlamentosu'nun aldığı kararın ne güzel bir karar olduğunu ifade ediyor, diğer taraftan da Türkiye'yi hem Avrupa'da dünyalı parlamenterlere şikayet etmek konusundaki maharetini sergiliyor."

"Hainlik açık artırmaya çıksa Demirtaş kimseye bırakmaz"
"Her halde hainlik açık artırmaya çıksa, Selahattin Demirtaş kimseye bu hainliği bırakmaz diye düşünüyorum." ifadesini kullanan Soylu, "Bu konuda bir ülkenin ekmeğini yiyip, o ülkenin vatandaşı olduğunu iddia eden bir kişinin, dünyanın her tarafında ülkemizin imajını zedelemeye, ülkemizin içerisinde bulunduğu durumu tersine gibi göstermeye, Türkiye'de temel hak ve hürriyetler konusunda ihlaller olduğunu bağıra bağıra anlatmaya herhalde ancak bir hainin edebi, ahlakı ve yetişmişliği yeter." diye konuştu.

Bakan Soylu, elbetteki bunlarla mücadele edeceklerini belirterek, şunları kaydetti:

"Bunlarla mücadele, sadece siyasi, diplomatik platformlarda olmayacak. Bunlarla mücadele bir taraftan istihdamı bir taraftan ticareti bir taraftan da ekonomik hayatı geliştirdiğimiz bu alanlarda olacak. Güçlü, zengin ve özgür olmayız. Ayaklarımızın üzerinde tam anlamıyla durmalıyız ki tüm değerlerimizle beraber, o değerlerimizi kucaklayarak dünyanın anlam ve mana boşluğu bulunan her noktasına bu değerleri intikal ettirme sürecini başarıyla sürdürmeliyiz."
Editör: TE Bilisim