Ancak aşağıda arz edeceğim faktörleri de göz ardı etmemiz mümkün değildir. Şöyle ki, yaşamın olmazsa olmazlarından

Ancak aşağıda arz edeceğim faktörleri de göz ardı etmemiz mümkün değildir. Şöyle ki, yaşamın olmazsa olmazlarından olan soluduğumuz temiz havanın içerisinde %78 azot, %21 oksijen ve %1 oranında da diğer gaz, toz, su buharı gibi maddeler yer almaktadır. Bu oranlara havanın doğal bileşenleri denilmektedir. İşte bu oranların bozulması, yani doğal hava bileşenlerinin oranlarının değişmesi sonucu havada yabancı maddelerin insan sağlığına, canlı yaşamına ve çeşitli kirleticilerin atmosferdeki değerlerinin belli bir sınırın üstüne ekolojik dengeye zararlı olabilecek yoğunlukta bulunması ise büyük ölçüde havanın kirlenmesine neden olmaktadır. Bir başka ifade ile hava kirliliği; havada katı, sıvı ve gaz şeklindeki yabancı maddelerin insan sağlığına, canlı hayatına ve ekolojik dengeye zarar verecek miktar, yoğunluk ve sürede atmosferde bulunması olarak özetlenebilmektedir. İnsanların çeşitli faaliyetleri sonucu meydana gelen üretim ve tüketim aktiviteleri sırasında ortaya çıkan atıklarla hava tabakası kirlenmekte ve yeryüzündeki canlı hayatı büyük ölçüde olumsuz yönde etkilenmektedir.
Evimizde sefasını sürdüğümüz buzdolabı-çamaşır makinesi-televizyon gibi ürünler ve giydiğimiz giysiler yediğimiz besinler, okuduğumuz kitaplar da fabrikalarda yapılmakta ve bizlere ulaşmaktadır. Fabrikalarda bu saydığımız ürünlerin yapılarak kullanmasının ceremesi olarak fabrikaların bacalarından çıkan kimyasal gazlar, tozlar ve dumanlar havanın büyük ölçüde kirlenmesine yol açmaktadır. Ayrıca; fabrikalarda enerji ihtiyacı için yakılan yakıtlar ve fabrikada yapılan işlemden oluşan kirleticiler baca ile havaya atılarak büyük bir kirliliğe neden olmaktadır. Günlük ihtiyaçlarımızın karşılanması, yurdumuzun kalkınması, yeni iş sahalarının açılarak işsizliğin önlenmesi için bu fabrikaların mutlaka çalışması ve üretimlerini yapması gerekir. Ancak burada düşünülmesi gereken en önemli husus bir yandan kalkınmamızı sağlayacak teknolojik atılımlardan kaçınmamak hem de çevremizi korumada önlemler almaktır.
Şöyle ki; bu üniteler temiz yakıt kullanmalı, gerekli filtre sistemleri kurulmalı, geri dönüşümü mümkün olan hammaddeler kullanılmalı, personel çevre konusunda eğitilmeli, oksijen kaynağı yeşillendirme çalışmaları ihmal edilmemeli, teknolojik yenilikler mutlak surette takip edilmelidir.
Günlük yaşantımızın vaz geçilmezlerinden olan ulaşım araçları ve diğer motorlu araçlar günlük yaşantımızın önemli bir parçasını oluşturmaktadır. Her gün iş yerlerimize ve herhangi bir yere giderken zorunlu olarak taksi, dolmuş, minibüs veya otobüslere binmekteyiz. Günümüzde, yapılan araştırmalar hava kirliliğinin büyük bir bölümünün motorlu taşıtlar tarafından oluşturulduğu yönündedir.
Saygıdeğer okurlarım, biz bunları tek başımıza nasıl halledebiliriz ki diye düşünmeyelim. En basitinden Ozon tabakasını delmekten sabıkalı parfümümüzü sıkarken, naylon poşetimizi çöpe atarken bir kez daha düşünmek durumundayız. Yani kısaca kendi kapımızın önünü süpürmeliyiz. İşler daha da sarpa sarmadan, kısaca, iş işten geçmeden bu vahim gidişe, dünya ülkeleri hep birlikte bir dur demek zorundadır.
Sağlıklı, mutlu nice güzel günler diliyor, saygılar sunuyorum.