Hal böyle olunca borsadaki değeri aşırı pahalı oluyor bu hissin. Dikkatli okur fark etmiştir. Bu borsada tam tersi bir durum söz konusu. Bir his, ne

Hal böyle olunca borsadaki değeri aşırı pahalı oluyor bu hissin. Dikkatli okur fark etmiştir. Bu borsada tam tersi bir durum söz konusu. Bir his, ne kadar istenmiyorsa o kadar pahalı oluyor yani.
Bunun yanında bir lotunun bir kuruş anca ettiği hisler de yok değil. Mesela umut bu borsadaki en ucuz duygudur ve küçükten büyüğe her insanın hissesinin yarısından fazlasına tek başına sahiptir. Üstelik bu hissin hissedarı olmak hiç de zor değildir. Günün her saatinde her mahalde neredeyse bedavaya alabilirsiniz bu hissi. Fakat bu denli ucuz olsa da diğer hislerin çoğu zaman yapamadığı bir şeyi yapıp insanı hayatta tuttuğu için en vazgeçilmez hislerdendir de. Bedava yaşıyoruz bedava…
Ama sahip olunması en güç hissin hisse senedi hangisidir, diye soracak olursanız tabii ki aşk derim hemen. Hisler borsasında en az lotu olan histir aşk ve çok çok pahalıdır. Böyle olunca haliyle de en çok kalp lotlar da bu hisse aittir ve bu hissin aslını taklitlerinden ayırmak o kadar zordur ki, çoğu insan aşk lotu sanıp varını yoğunu yatırır da bir süre sonra her şeyin farkına varır fakat iş işten geçer.
Peki, en az istenen, herkesin köşe bucak kaçtığı ama en sonunda mecburen hissedarı olduğu duygu hangisidir? Evet, doğru bildiniz: Ölüm… Esasen herkesin daha doğar doğmaz hesabında birbirine yakın değerde bu hissin hisseleri vardır. Kiminin payına yalnızlık, kiminin payına aşk, kimininkine hasret düşse de ölüm, mutlak bir kaderdir ve ne vakit elden çıkacağı belli olmayan tek duygudur.
Yalınız şu da bir gerçek ki, hislere verdiğimiz isimlerle hislerin içimizdeki yankısı, şiddeti, yaşamı bir olmuyor. Kimi cehennem ateşinde yalnızlıktan üşürken kimi aşk ateşiyle bağrı açık geziyor zemheride kimi cebine umut doldurmadan adım atamazken kimi doğan güne yüz çeviriyor.
Ne olursa olsun, insan için her mevsim biraz sonbahardır ve her histe bir göçme telaşı vardır illa ki.
Evet, hey okur, fazla mı metacı buldun yazdıklarımı? Doğrudur lakin mananın yerine bunca meta konmuşsa ben ne yapayım? Borsayla hiç işim olmadı. Gördüklerim, bugünkü dünya, insanların duygularını bile alıp satacağı bir yerde olduklarına işaret ediyor. Yazara hak vermek zorunda değilsin, düşünmen yeterli.
Son olarak Hisler Borsası’nda şu günlerde hangi duyguya yatırım yapmalı, en çok hangi his(se) rağbet görüyor, diye sorup bitireyim yazıyı. Hiss-i mukaddemeniz bu hususta ne söyler acep? Bir yatırım uzmanından tüyo alma şansı olan varsa bana da haber versin çünkü hiç olmadığı kadar kararsızım ben de.
Haftanın kitabı: Ahmet Hamdi Tanpınar’dan Saatleri Ayarlama Enstitüsü. Yahu bu kitap edebiyatımızda bir klasiktir. Bitirdiğinizde Hayri İRDAL diye biri gerçekten yaşamış mı diye soracaklara şimdiden söyleyeyim: Evet, yaşadı ve hâlâ yaşıyor. İyi okumalar…