İran Türkleri dil ve coğrafya bakımından dört gruba ayrılırlar. Kuzeybatı Türkleri, Kuzeydoğu Türkleri, Merkez Türkleri, Güney ve Merkez Türkleri. Üzerinde duracağımız Kaşkay Türkleri Güney ve Merkez Türkleri grubundadır.

Kaşkay Türkleri genel olarak; Şiraz, Firuzabad, Geçsaran, Burucen, Cungan ve Saman kentlerinde yaşamakta olan bir Oğuz boyudur. Kaşkaylar’ın 3-3,5 milyona yakın bir nüfusunun büyük çoğunluğunun bilinenin aksine şehirlerde, yüzde 10’unun ise göçebe bir şekilde hayatlarını sürdürmektedir. 35 milyonu aşan Güney Azerbaycan Türkleri ve diğer Türk topluluklarıyla İran’ın yarısı Türk nüfustan oluşuyor diyebiliriz… Türk kültürünü muhafaza eden KaşkayTürkleri, Oğuz Türkçesi’nin en saf hâlini konuşuyor.

Töreye sıkı bir şekilde bağlı olan Kaşkaylar’ın birçokseyyahın verdikleri bilgilere göre törenin en önemsiz sayılan maddesine bile aykırı davranmazdı. Bu durum, günümüzde onların İran’ın en güçlü topluluğu sayılmasında birinci derecede etkili olmuştur. Kaşkaylar’ın elli yıl öncesine kadar büyük çokluğu göçebe hayatı yaşamakta ve bunun bir gereği olarak da koyun, at, deve ve sığır beslemekteydi. Ayrıca önemli bir kısmının yaylalarda tarlaları vardı ve civardaki köylüler bu tarlalarda ziraat yapmaktaydılar. “Raiyyet-i Kaşkāî” denilen ve hizmetleri karşılığında her yıl iki koyunla mahsulden pay alan bu köylüler Kaşkaylar’ın yardım ve himayesinde hükümet memurlarının kötü muamelelerinden kurtulmuşlardı. Bundan dolayı Kaşkay raiyyetine diğer köylüler tarafından mutlu insanlar gözüyle bakılmıştır. Kaşkaylar arasında diğer Türk topluluklarında olduğu gibi kadın sosyal hayatta önemli bir yer kazanmıştır.

Kaşkay Türkçesi Oğuz Türkçesi’nin bir şivesi olup Türkiye Türkçesi’ne çok yakındır; gelenekleri de Türkiye Türkleri’ninkinin hemen aynıdır. Âşık denilen saz şairleri aşk ve kahramanlık türküleri söyler, Köroğlu destanı herkes tarafından bilinir ve sevilir. Hatta Kaşkay halkının derin sevgisi dolayısıyla Köroğlu destanı Fars eyaletindeki Türk asıllı olmayan oymaklar ve köylüler arasında da yayılmıştır.Kaşkaylar’ın yoğun yaşadıkları bölgelerin yer altı zenginliklerinin farkına varan İran, hem bir türlü asimile edemediği bu Oğuz boyunu bölgeden uzaklaştırmak, hem de stratejik nedenlerden dolayı bölgeyi Farslaştırmak istiyor. Özellikle Geçsaran ve Halaygan bölgelerinden KaşkayTürkleri’ni çıkarmak istiyor.

Kaşkay Türkleri’nin Geçsaran şehrine mollaların yasağına rağmen hâlâ “Koç Köroğlu” deme ısrarı belli ki mollaları kızdırmışa benziyor! Pehlevi döneminde yapılan nüfus sayımında yüzde 85’i Kaşkay Türkü olan bu şehirde uzun yıllar sürdürülen bu baskı ve yıldırma politikası nihayet sonuç vermiş ve Kaşkaylar’ın nüfusu yüzde 50’nin altına düşmüştür!

‘Koç Köroğlu” yani Geçsaran şehrinde İran’ın kesintisiz sürdürdüğü “TÜRKSÜZLEŞTİRME” politikası maalesef bu kez şiddete dönüşmüştür. Bu şehir İran’ın zengin petrol yataklarının yer aldığı Basra körfezindeki Bender-i Deylem ve Bender-i Günaye ile sınırdır. Bu bölgede yoğunluklu olarak Arap asıllılarının varlığının olması ve bu topluluğun da İran ile sorunlar yaşaması nedeniyle bölgede ırkçılığa dayalı bir temizlik harekâtının başladığını göstermektedir. Yani İran bölgede Araplar ve Farslar arasında bir tampon nüfus gibi duran Kaşkayları bölgeden çıkarıp yerlerine Arya ırkına mensup Lor ırkını ikame etmeye çalışmaktadır.

Tam seksen yıldır bu politikayı derinden yürüten İran, âdeta bir demografik mühendislik yaparak millî güvenliğini sağlamak bahanesiyle güneybatı coğrafyasının demografik yapısını Lorları Arap ve Kaşkaylar’a karşı kullanarak kendi lehine dönüştürmeyi hedeflemektedir.

Kaşkay Türkleri’nin özellikle göçebe toplulukları için bu bölge yaylak ve kışlaklar bakımından çok verimli ve hayati bir nitelik taşımaktadır… İran, tam bin yıldır bu coğrafyada yaşayan Kaşkay Türkleri’nden şimdi bu yaylak ve kışlakların terk edilmesini istemektedir. Kaşkay Türkleri’nin İran meclisinde birçok milletvekili tarafından temsil edilmektedir.

Kaşkayları tam bin yıldır yaşadıkları coğrafyalarından sürmeye çalışan İran; hem kendi halkına ve hem de kendine zarar vermektedir! Göçebe Kaşkaylar’ın çadırlarını yakıp, insanlara ateş açıp, hayvanlarını telef eden İran güvenlik güçlerinin bu haksız şiddetine karşı özellikle hem Güney hem de Kuzey Azerbaycan Türkleri büyük tepki göstermişlerdir. Görsel ve yazılı basının haberlerine göre; İran güvenlik güçleri her zaman ve her yerde onlara rahat vermemekte ve ne yazık ki; baskı kokan sloganı bağırmakta geri durmamaktadır: “Bu bölgede Türk istemiyoruz, çıkın gidin bu bölgeden!”

Kısacası İran, korkuyor ve korktukça saldırganlaşıyor! Öcünü en savunmasız Kaşkay Türkleri’nden çıkarmaya çalışıyor! (Kaynak: Meryem Aybike Sinan, İran KaşkayTürklerinden ne istiyor?” Türkiye Gazetesi 05.01.2022)İnancım şu dur ki; Türk Milleti, her zaman Kaşkay Türkleri’nin yanındadır! İran yönetimi inşallah Kaşkaylar’akarşı yaptığı baskının yanlışlığını anlar ve de bu baskı da bir an önce vazgeçer... Bugünler de Kaşkaylar’la ilgili aldığımız en iyi haberlerden birsi ise Kaşkay Türkleri’nin İran’ın Şiraz kentini başkent ve bayraklarını ise ay yıldızlı (sekiz köşeli) al bayrak olarak kabul etmiş olmalarıdır. Kaşkay kardeşlerimizi hür ve huzurlu yaşam sürmeleri en büyük insanı isteğimizdir!

Not: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin, 15 Kasım 1983'te bağımsızlığını ilan etmesinin 39. Yılı kutlu olsun! İnşallah çok yakın günlerde KKTC’nin bağımsızlığını tanıyan -tek ülke olan - Türkiye Cumhuriyeti’nin yanı sıra birçok ülke ve Birleşmiş Milletler’de tanımış olur.