Merhaba. Öncelikle bu fırsatı verdiğiniz için sizler ve yayın ailenize teşekkürler. 1989 Bulgaristan göçmeniyim. Bir kız annesiyim ve yazarlığın yanı sıra yirmi yıldır bir şirkette aktif görev almaktayım.
Yazmaya nasıl başladınız? Kitap çıkarmak hep hayalinizde var mıydı?
İlk kitabım ve ardından çıkan ikinci kitabım anonim derlemelerden oluşmaktadır. Hazırda yayımlanmamış yazmış olduğum bir masalım mevcut. Zaman içerisinde onu da yayımlatmayı düşünüyorum. Yazarlık değil lakin çocukluğumdan bu yana şiir, kısa sözler yazmayı seviyordum. Çok değerli yazar ADEM ÖZBAY'ın teşviki ile iki kitap yayımladık. Sanırım Adem Özbay bana cesaret verdi bu konuda. Şimdilerde çok iyi yaptık diyorum kendi adıma. Biliyorsunuz ki benim kitaplarım çocuklar için lakin görüyorum ki çocuklardan daha çok büyüklerin ilgisini çekmeye başladı. Artık acaba büyükler için gülmece mi yapsak diye düşünür oldum.
İlk kitabınız "Gülmek Bedava" değil mi? Bahseder misiniz biraz? Nasıl oluştu nasıl çıktı.
“Gülmek Bedava” bir mizah kitabı . bunu çıkartma amacım aslında okumaya teşvik etmek için diyebiliriz. Ki bunu başardığımı düşünüyorum. Biliyorsunuz ki eğitim sistemimiz oldukça karmaşık ve çocuklarımız teknoloji çağı gereği bilgisayar, tablet, akıllı telefonlar ile bir bütünler. Amacım; onlara eğlenceli bir kitap sunarak hem gülmelerini hem eğlenmelerini sağlamak, hem de bir nebze de olsa teknolojiden uzak tutmak. Kitabın oluşum aşamasında bizler inanılmaz eğlendik yayın evinde başladığımız çalışmada saattin bile nasıl geçtiğinin farkına varmadık. Ve dedik ki "Eğer biz bu kadar eğlendiysek ve bu kadar güldüysek bu kitabın adı Gülmek Bedava olsun." Kitabın isim babası da Adem Özbay'dır. Kendisine buradan bir kez daha teşekkür ederim.
Bir de "Dikkat Güldürür" çıktı arkasından. Devamı niteliğinde, aynı tarzda değil mi?
Evet, "DİKKAT GÜLDÜRÜR!" var bir de. Gülmek Bedava'dam biraz farklı aslında. Gülmek Bedava mizah kitabı, Dikkat Güldürür ise fıkralardan oluşuyor. Tarzlar aynı sayılır. Gülmek ve güldürmek var ikisinde de. Biliyorsunuz, hayat zor, hepimiz için zor. Hayata tutuna bilmek adına kahkahalarımızı eksik etmemeliyiz. Acaba bundan sonra bilmece kitabı mı çıkarsam diyorum. Sanırım buna tek başıma karar veremeyeceğim. Okurlarımla birlikte karar vereceğiz buna.
Her yaş grubuna hitap ediyor mu? Daha çok çocuklar mı okuyor kitabınızı? Okur kitlenizi nasıl buluyorsunuz?
Güzel bir soru... Yaş sınırı ile çıktık aslında fakat baktık ki okur oldukça ilgili. Demek ki sınır koymak yanlış diye düşündük. "Kaldırın sınırları, 7'den 70'e dedik." (gülüyor ) Kitap çıktığında ben çok heyecanlıydım. İlgi nasıl olur? Alan olur mu? Satılır mı? derken “Gülmek Bedava” 25 günlük bir süreçte ilk baskısı olan 2000 adeti tüketerek 2. baskıya geçti. Ve şu an 4000 adet tükenen kitabın 3. baskısı için matbaa da sıra bekliyor. Ben okurumdan oldukça memnunum. Onlar sayesinde bu baskılar yapıldı. Hem ilgileri hem de okuyup geri dönüş yapmaları beni oldukça mutlu etti. Buradan da sizlerin aracılığıyla kitabımı alıp okuyan herkese sonsuz teşekkürler...
Peki yeni bir kitapla okurlarınızı şaşırtmayı düşünüyor musunuz? Mesela bir aşk romanıyla...
Bu soruya evet demeyi çok isterdim. Lakin aşk romanları yazan değerli yazarlarımızdan okumayı tercih ediyorum. Belki ilerleyen dönemlerde kısa hikayelerden oluşan bir hikaye kitabı olabilir.
Kitap yazmak dışında neler yapıyorsunuz?
En başında da bahsettiğim gibi asıl mesleğim Beyform Tekstil San ve Tic Ltd Şti. Şirketi'nde 21 yıl süre ile Genel Müdür Yardımcısı olarak çalışıyorum. Bunun yanı sıra AZ KİTAP YAYINCILIK SAN TİC LTD.ŞTİ Sosyal Medya ve Halkla İlişkiler görevini sürdürüyorum.
Yeni kitap çıkaracak olan adaylara neler önerirsiniz?
Bence kitap artık dosyalar halinde raflarda beklememeli. Tutar mı, çıkar mı, okunur mu demeden eli kalem tutanın satırlara dökülenleri paylaşmalı. Şiir , hikaye , deneme vs kitaplaştırsınlar. Okura sunsunlar. Bizler de ne yazık ki hala bu konuda kendimize güven sorunu yaşıyoruz ve ön yargımızı yenemiyoruz. Ben biliyorum ki çok güzel dosyalar var. Yazan arkadaşlar cesaret edip çıkartamıyor. Biraz cesaret ve okur sizi destekler. Lütfen önyargılarınızdan kurtulun. Ve kendinizi eleştirmeden öz güvenininiz kazanarak yazılarınızı kitaplaştırın. Okunmaz demeyin. Emin olun ki okunur. Her kitabı okuyacak ve sevecek bir kitle mutlaka her zaman vardır.
Şiir yazıyor musunuz hiç?
Sorular zorlaşıyor mu ne? (gülüyor) Evet, yazıyorum. Her ne kadar şuan kitaplaştırmak için yeterli değilse de belki ilerleyen zamanlarda bir de şiir kitabım olabilir. Aslında ben yazıklarıma "karalama" adını veriyorum. Şiir mi değil mi, onu okura bırakacağım.
Kitabınızdaki espirileri nasıl oluşturuyorsunuz?
Şöyle sevgili Yağmur Hanım; elinize aynanızı alın gülümseyin, yooo olmadı daha çok hayır öyle değil dişler görünecek, eh yani tamam ağzınızı kocaman açın da demedim ki... Ha tamam işte tam da bu şekilde yok yok bozdunuz "bisküvi" diyin bakayım. Şimdi oldu. Bakın gülüyorsunuz :)
Kendi hayatınızda da espirili misinizdir? Arkadaşlarınız ve çevreniz size güler mi
Elbette, aksi taktirde kimseyi güldüremem. Ben gülmeyi seviyorum kahkaha atmaya bayılıyorum. Neden sizler de bana eşlik etmeyesiniz ki? Hayat paylaştıkça güzel ise kahkaha atıldıkça eksilecek değil ya, p da paylaştıkça çoğalanlardan. Gülmek bedava diye boşuna demedik, gerçekten bedava, sizler de gülün.
Sizce en büyük Türk kimdir?
"GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK"
Bu sorunuza verebileceğim tek cevap budur. Ardından da yüreğinde ay yıldızı taşıyanlar.
Son olarak neler söylemek istersiniz?
Hayatımızda para ile satın alamayacağımız tek şey kahkaha. Bu yüzden gülümsemelerinizi aksatmayın. Unutmayın, gülmek bedavadır. Siz güldükçe hayat da size daima gülecek, güzellikler sunacaktır. Hayatınızdan gülümsemeler eksik olmasın. Herkese sevgilerimle...
Röportaj: Yağmur Tanyıldız
Editör: TE Bilisim