27 Ekim 1965 Çarşamba günü Türkiye Cumhuriyeti’nin en genç Başbakanı başkentAnkara’nın Bakanlıklar semtindeki Başbakanlık makamında göreve başladı. 24 saat sonra, haftalık olağan görüşmede bulunmak üzere Çankaya Köşkü’ne çıkıp 4. Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel’le görüşecekti. Gürsel, genç Başbakan’ı makamında kabule hazırlanmıştı. Başyaver, Başbakan’ı karşılayıp Cumhurbaşkanı’na takdim etti. Gürsel, yürümekte zorlanıyordu. Makam koltuğundan kalktı, bastonuna dayandı ve Başbakan’a, “Hoş geldiniz” dedi. O genç Başbakan’ın adı, “Süleyman Demirel’di!”

26 Mart 1966 yılı yani bundan 56 yıl önce Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel görevden alınmıştı. Türkiye’nin 12. Başbakanı Süleyman Demirel 4. Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel’in hastalığı ve doktor raporu ile görevden alındığı olayını Gazeteci Hulusi Turgut’a (Hürriyet 18.06.2016)şöyle anlatıyor:

Demirel, daha önce AP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı sıfatıyla Çankaya Köşkü’ne çıkıp Cumhurbaşkanı Gürsel’le kısa süreli görüşmeler yapmıştı. Ama bu defa, ‘devletin başı’ ile ‘hükümetin başı’ karşılıklı oturup ülke sorunlarını müzakere edecekti. Demirel, bu ilk görüşmesinde Cumhurbaşkanı Gürsel’le ülkenin önemli meselelerini müzakere etmenin mümkün olamayacağını fark etti. Çünkü Gürsel hastaydı. Demirel, bu tespitini 15 Kasım 1986’da anılarını anlatırken gündeme getiriyor ve şunları söylüyordu: “Başbakanlık görevine başlayınca, Çankaya’da, karşımda daima ağlayan bir Cumhurbaşkanı buldum...”Gürsel’in o günlerde bastonla dolaşması üzerine, kamuoyunda spekülatif haberler üretiliyor, Cumhurbaşkanı’nı eski Milli Birlik Komitesi üyesi Alparslan Türkeş’in omzundan vurduğu iddia ediliyordu. Oysa Türkeş, Gürsel’in hastalandığı sırada Türkiye’de yoktu. Çünkü 13 Kasım 1960’ta, Milli Birlik Komitesi’ndeki bir iç darbeyle birlikte Hindistan’a sürgüne gönderilmişti.”

Sonra kendisi de Türkiye Cumhuriyeti’nin 9. Cumhurbaşkanı olan Demirel hatırlarına devam ederek:

“1964 yılının Aralık ayında Çankaya Köşkü’nde ‘Huzur Toplantıları’ vardı. Bu toplantılara, Başbakan İsmet İnönü ve siyasi parti liderleri katılıyordu. Toplantının amacı, birtakım ülke meselelerine çözüm arayışıydı. Bu toplantılara başkanlık eden Cumhurbaşkanı Gürsel ise felçli idi. Aslında Gürsel, merhum Adnan Bey’i (Menderes) astıkları zaman, yani 17 Eylül 1961’de de hastaydı. Haftalık olağan görüşmeler sırasında Cumhurbaşkanı’yla ülke sorunlarını müzakere etmenin mümkün olamayacağını ilk ziyaretimde fark ettim!

...Evet, Cumhurbaşkanı Gürsel’i tedavi ettirmek gerekiyordu. …Türkiye’de çok deneyimli tabipler vardı ama yeterli tıbbi cihazlar mevcut değildi. Araştırdık, soruşturduk. ABD’nin başkenti Washington’da Walter Reed Askeri Hastanesi’ne gönderme teşebbüsünde bulunduk. Amerikan yönetimiyle görüştük. Anlayış gösterdiler. Başkan Johnson özel uçağını gönderdi. Cumhurbaşkanı Gürsel’i, maiyetiyle birlikte Washington’a yolcu ettik. Ama şifa bulmadı.”

Cumhurbaşkanı Gürsel, 2 Şubat 1966 Çarşamba günü ABD Başkanı Johnson’ın gönderdiği özel bir uçakla Washington’a yolcu edildi. Gürsel, hareketinden önce yaptığı yazılı açıklamada, “Mutlak itimat ettiğim doktorlarımızın tavsiyesiyle, Amerika’ya gitmeyi kabul ettim” diyordu. Gürsel Amerika’ya gittikten kısa bir süre sonra hastane, günlük sağlık raporları yayınlamaya başladı. Cumhurbaşkanı’nın tedavisindeki güçlükler o raporlarda görülüyordu.

Bunun üzerine Ankara, yeni bir Cumhurbaşkanı arayışına girişti. Cumhurbaşkanlığı Kontenjan Senatörü Prof. Dr. Ragıp Üner görevinden istifa etti. Cumhuriyet Senatosu Başkanı ve Cumhurbaşkanı Vekili İbrahim Şevki Atasagun, Üner’den boşalan Kontenjan Senatörlüğü ’ne, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Cevdet Sunay’ı atadı. Sunay, Cumhurbaşkanlığı’na aday gösteriliyordu. Gürsel, 26 Mart 1966 Cumartesi günü Ankara’ya getirildi. Aynı tarihte, 37 tabipten oluşan Sağlık Kurulu, Cumhurbaşkanı için, “Görev yapamaz” raporu verdi. Söz konusu rapor, Gülhane Askeri Tıp Akademisi tarafından resmi bir yazı ile Başbakanlığa gönderildi. Başbakanlık da Cemal Gürsel’in sağlık sorunları nedeniyle Cumhurbaşkanlığı görevini yürütemeyeceğine dair raporu TBMM’nin bilgisine sundu.

Kaderin cilvesine bakar mısınız, Orgeneral Cemal Gürsel 38 subayın gerçekleştirdiği 27 Mayıs 1960 darbesiyle birlikte, önce Devlet Başkanı, ardından da Cumhurbaşkanı seçilmişti. 6 yıl sürdürdüğü bu görevden uzaklaştırılırken de yine Türk Silahlı Kuvvetleri devreye giriyor, GATA’nın organize ettiği sağlık kurulu Cemal Gürsel için “Cumhurbaşkanlığı görevini yürütemez” raporu veriyordu.

Raporla görevde alma olayı Türk Tarihinde 2. olaydı. Birinci olay; Osmanlı Padişahı V. Murat raporla görev yapamaz diye Padişahlık ve Halifelikten alınmıştı. Fakat bu durum Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşanan ilk olay oldu!