JOHANNESBURG/NAİROBİ

Doğu Afrika ülkesi Kenya’da erkek şiddetinden kaçan kadınlar kurdukları köyde güven içinde yaşıyor.

Ülkenin kuzeyindeki Samburu bölgesinde bulunan Umoja Uaso adlı köye erkeklerin ayak basması yasak. Umoja, 1990 yılında Rebecca Lolosoli ve on dört arkadaşı tarafından kuruldu. AA muhabirine konuşan köyün kurucusu ve reisi Lolosoli, durumdan memnun olmayan öfkeli erkeklerden sürekli ölüm tehditleri aldığını söyledi.

"Dünya değişti" diyen köyün reisi Lolosoli, "Kızların haklarına sahip çıktığını, kadınların Umoja köyüne erkekler giremediği için buraya kaçtığını” ifade etti.

Güvenliğin yanı sıra okul ve sağlık hizmetlerine de ihtiyaç duyduklarını ifade eden Lolosoli, "Köyde yaşayan kadınların tek isteği bir gün çocuklarını gönderebilecekleri bir okula kavuşmak" diye konuştu.

Erken evlilik, zorla kürtaj, taciz, tecavüz, dayak gibi nedenlerle kaçan kadınların sığındığı, Svahili dilinde "birlik" anlamına gelen "Umoja" köyü sakinlerinden Rose Leshornai (18), köye geliş hikayesini şöyle anlattı:

"Yaşça çok büyük birisiyle evlendirildim. Her gün dayak yiyordum. Burada yaşamayı seviyorum çünkü bu şekilde zorla evlendirildiğim adamdan kaçabiliyorum. Geleneklere karşı durmamız imkansız. Burada kendimi güvende hissediyorum"

Leshornai, "Erkeğin egemen olduğu bir kültüre sahibiz. Ölene kadar onların istediğini yapmakla mükellefiz. Doğurduğumuz çocuklar bile onlara aittir" ifadelerini kullandı.

-"Samburu Kadınları"

Genellikle gümüş takılar, bilezikler ve kolyelerle süslenen köy kadınları, değerli boncuklardan yapılmış takıları satarak geçimlerini sağlıyor. Boncuklar ve kolyeler dünyanın pek çok yerinden gelen turistlerin ilgisini çekiyor.

Ancak Samburu geleneğindeki kolyelerin, evlilik çağına gelmemiş kızlar için başka bir anlamı var. Süslü kolyeler moda gereği takılırken, kültürel olarak "bağlılık" çağrışımı da yapıyor.

"Hayat deneyimi olarak savaş sanatı"

Samburu geleneklerine göre erkekler yaşamları boyunca üç evreden geçiyor: 16 ile 21 yaş arası gençler, cesaret, saygı, koruma ve liderlik gibi testlere tabi, tutuluyor. Zorlu denemelerden geçenler Moran (savaşçı) unvanına layık görülüyor. 19 yaşında ise "tam savaşçı" olmaya aday oluyorlar. Beş yıl içerisinde de "deneyimli savaşçı” ünvanını alıyorlar.

Mızraklarıyla dolaşan savaşçı gençler, toplumu vahşi hayvanlardan, hırsızlardan ve tehlikelerden korumakla görevli. Savaşçı Moranlar aynı zamanda çobanlık yapıyor. Sekiz yıl boyunca tecrübelerle olgunlaşan savaşçılar, artık toplumda saygınlık gören "yaşlılık statüsü"ne ulaşıyor.

Yaşlı statüsüne erişmiş her erkek yaşı 8 ile 14 arasındaki kızlarla evlenmek için sözlenebiliyor. Genç kızlar kendi rızaları dışında kolye takımı sunan kişiyle hayat boyu birlikte olmak zorunda kalıyor.

Bir diğer köy sakini Josephine Loyar da genelde genç kızların istemediği biriyle birlikte olmaya zorlandığını belirterek, "İşte bunun için köyümü terkettim" dedi.

"Kızlar erken yaşta hamile kalırsa, çoçuğun düşmesi sağlanır" diyen Loyar, "Bazı durumlarda çocuğun doğmasına izin verilir. Eğer erkek çocuk olursa, ölmesi için bebek tütün ve suyla beslenir. Kız çocuğu ise başlık parası sebebiyle yaşamasına izin verilir. Samburu geleneğinde kadınların evleneceği kişiyi belirleme hakkı bulunmuyor. Kızlar ergenlik çağına ulaştığında toplumda "yaşlı", saygın olan erkeklerle evlendirilir" diye konuştu.

Turistlere sattıkları kolyelerden elde edilen gelirle kreş yaptılar

Umoja köyünde kadınlar, turistlere sattıkları kolyelerden elde ettikleri parayla kreş yaptırmışlar.

Köyde şimdilik 84 kişinin yaşadığını ancak bu nüfusun artmasını beklediklerini söyleyen Lolosoli, kadınların korumasız yaşadığını, bir tehlike anında toplu halde kendilerini savunduklarını sözlerine ekledi.

Kadınlar, çoğunluğu 11 yaşından küçük çocuklarla birlikte yaşıyor. Samburu geleneğinde kadınlar, ergenlik yaşına gelen erkek çocuklarıyla bir arada yaşayamıyor.

Editör: TE Bilisim