KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Garanti Anlaşması dışında başka bir devletin ya da uluslararası örgütün garantör olmasına izin vermelerinin söz konusu olmadığını belirterek, “Anavatan Türkiye’den gelen bu güvence bizim de müzakere masasında güçlü bir biçimde mevcut garanti sistemini savunmamıza yardımcı olmaktadır” dedi.

KKTC'nin 31’inci kuruluş yıl dönümünde Lefkoşa'da Dr. Fazıl Küçük Bulvarı'nda tören düzenlendi. Törene, Cumhurbaşkanı Genel Sekreteri Fahri Kasırga, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, KKTC Meclis Başkanı Sibel Siber, KKTC Başbakanı Özkan Yorgancıoğlu, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Türkiye'nin Lefkoşa Büyükelçisi Halil İbrahim Akça, bakanlar, milletvekilleri, kurum kuruluş dernek yetkilileri ve vatandaşlar katıldı.

Cumhurbaşkanı Genel Sekreteri Kasırga, tören sırasında Eroğlu'na Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın tebrik mektubunu takdim etti.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, burada yaptığı konuşmada, Kıbrıs Türk halkının, en mutlu günlerinden birini 15 Kasım 1983’te yaşadığını söyledi. KKTC’nin ilanına 15 Kasım 1983’teki meclis toplantısında gururla, heyecanla, oy birliğiyle onay verdiklerini belirten Eroğlu, "Devlet kurmak, Kıbrıs Türk halkı için geleceğe yapılmış en büyük yatırım, gelecek nesillere bırakılacak en değerli mirastır. O nedenle devletimizin 31’inci yaşını kutlarken, bugünümüz ve yarınlarımız için görevimizi yapmanın onuru, huzuru, coşkusu içindeyiz” diye konuştu.

Rum liderler federasyon ister gibi görünüyor

Eroğlu, Rum liderlerin halen federasyon ister gibi göründüğünü ama gerçekte istemediklerini ifade ederek egemenliği, ortaklık devletini ve uluslararası alanda temsiliyeti Kıbrıslı Türklerle paylaşmak niyetinde olmadıklarını, hidrokarbon yatakları konusunda yaşananların temel sebebinin de bu olduğunu anlattı.

Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Rum lider Nikos Anastasiadis’in Şubat 2013’te seçilmesinden sonra tüm ısrarlarına rağmen “önce ekonomimizi düzeltmemiz lazım” diyerek masaya gelmediğini, Kıbrıslı Türklerin anlaşma istediğini göstermesi için peşinen Maraş’ı istediğini, kendilerinin de bunu reddettiğini ve Anastasiadis’in masaya oturmak için ortak açıklama ön koşulunu öne sürdüğünü söyledi.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, Garanti Anlaşması dışında başka bir devletin ya da uluslararası örgütün garantör olmasına izin vermelerinin söz konusu olmadığını ifade ederek “Anavatan Türkiye’den gelen bu güvence bizim de müzakere masasında güçlü bir biçimde mevcut garanti sistemini savunmamıza yardımcı olmaktadır” değerlendirmesinde bulundu.

KKTC'de vatandaşlar arasında ayrımcılık içeren önerileri kabul etmeyiz

Vatandaşlık konusundaki Rum önerilerinin de kabul edebilecekleri türden öneriler olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Eroğlu, KKTC vatandaşları arasında ayrımcılık ya da farklı muamele içeren herhangi bir öneriyi kabul etmeyeceklerini yineledi.

Eroğlu, vatandaşlık konusundaki önerisinin, KKTC vatandaşı olan herkesin yeni ortaklık devletinin de vatandaşı olması olduğunu belirterek, "Kimse bunun gerisinde bir yaklaşımı kabul edebileceğimiz beklentisi içinde olmasın" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Eroğlu, önemli sayıda insanın evinden, yerinden olacağı, işini ve gelirini yitireceği, yeni bir travma yaşamasına neden olacak bir durumun ortaya çıkmasına asla izin vermeyeceklerini dile getirerek "Halkımız rahat olsun, Rum tarafı öyle istiyor diye 1974 öncesine dönecek değiliz. Tarihin akışını geri çevirmek mümkün değildir" diye konuştu.

Rum lider masadan kaçtı

Eroğlu, 2011’de olduğu gibi hak ve çıkarlarını korumak adına lisanslandırdıkları Türk şirketi ile sismik araştırma başlattıklarını ifade ederek Rum liderin, başlatılan sismik araştırmayı ve yayınlanan uyarı bildirimini ileri sürerek, Rum siyasi partilerinin tam desteğini sağlayıp masadan kaçtığını söyledi.

“Biz diyalog kapısını açık bıraktığımızı tüm muhataplarımıza ilettik" diyen Eroğlu, "Masada olduğumuzu her fırsatta dile getiriyoruz. Kıbrıs Rum tarafını ön şartsız olarak masaya çağırdığımızı da söyledik ve söylemeye devam edeceğiz" şeklinde konuştu.

Başbakan Yardımcısı Arınç: Türkiye çözümden yana

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da törende yaptığı konuşmada, KKTC’nin 31. yılında Kıbrıslı Türk kardeşleriyle birlikte bulunmaktan son derece mutluluk duyduğunu ifade ederek Anavatan’dan selam ve sevgi getirdiğini, oradakilerin de coşkuyu paylaştığını söyledi.

Arınç, şunları kaydetti:

"Rum tarafının adanın tek sahibiymiş gibi hareket etmesine izin verilmesi tabiatıyla mümkün değildir. Kıbrıs Türkü’nün de doğal kaynaklarda asli hakları bulunmaktadır ve bunlara sahip çıkacaktır. Ülkemiz de garantörlük sorumluluğu içinde Kıbrıs Türkü’nün bu kaynaklar üzerinde asil haklarını korunması için gerekli her türlü desteği sağlayacaktır."

Arınç, ihtiyaç olanın yeni bir gerginlik değil, çözüm ve işbirliği için gerekli ortamın yaratılması olduğuna işaret ederek, sorunun sadece Kıbrıs Türk tarafının ve Türkiye’nin çabalarıyla çözüme kavuşturulamayacağının da aşikar olduğunu söyledi.

“Türkiye çözümden yanadır ve çözüme yönelik her türlü iyi niyetli yaklaşıma destek vermeyi sürdürecektir” diyen Arınç, siyasi çözüm beklenirken KKTC’nin tüm faaliyetlerini çözüme endeksleyip her şeyin ertelenmesini öngören yaklaşımları kabul etmediklerini belirtti.

KKTC’yi güçlendirecek ve yoluna güvenle devam etmesini sağlayacak çalışmalara, büyük projelere devam edeceklerini vurgulayan Arınç, bu anlayışla başlatılan Türkiye’den KKTC’ye getirilecek hayat suyu projesinin çok yakında tamamlanacağını ifade etti.

Bülent Arınç, suyun Kıbrıs sorunu içinde öngörülecek her türlü çözümde Türk tarafının elini güçlendirecek bir unsur olduğunu sözlerine ekledi.

Kaynak : AA