(iki sene önce kaleme almıştık yine okuyup düşünmekte fayda var ki bir gurup aptal bu duruma tevessül etti.) Biri size Kur-an’ı değiştirin derse n

(iki sene önce kaleme almıştık yine okuyup düşünmekte fayda var ki bir gurup aptal bu duruma tevessül etti.)
Biri size Kur-an’ı değiştirin derse ne yaparsınız?
1. Ne diyor bu aptal dersiniz!
2. İmkan  varsa kafasını gözünü patlatırsınız!
3. Dediğini yaparsınız ki bu müslüman için imkânsız.
Ama bunu denediler!
Kur-an değiştirilmesi imkansız kitap, lakin içeriği ile oynamayı her zaman denediler.
En iyi ihtimalle dünya gayri safi milli hasılasının %70ini elinde bulunduran adamlar “sahtekar hocalar” ile mescidi dırar yaptılar ve islam dünyası param parca oldu.
BOP tıkır tıkır işliyor.
Fakat yazmak istediğim konu bu değil!
Sevgili Müslüman kardeşlerim:
Yukarıda dediğim gibi senin kitabin Kur-an’ın değişmesi mümkün değilse, İsrail’in Tevrat’ı,Yahudi için en az senin kitabın kadar kutsaldır!
İsrail’li bakan bakın bu akşam ne dedi!
İsrail’li bakan Naftali Bennett: “Bu topraklar bize,(Arz-ı Mev’ud) Kutsal kitapta (Tevrat) vaat ediliyor.
Barış istiyorsanız Kutsal kitabı değiştirin”
Adam açık açık üst perdeden arzı mevut istiyor.
Sen kitabını değiştiremezsin o adam nasıl değiştirir.
Adam senden toprak istiyor.
Bunu bana kitabım emretti diyor.
Irak’tan Kuzey Suriye’yi aldı.
Suriye’nin kuzeyinde savaş var.
Orayı da alma hevesinde!
Yüzlerce yıldan beri hayalinin peşine gidiyor.
Adım adım yaklaşıyor.
Bunu nerden anlıyoruz?
Bakan nezdinde yüksek perdeden ilk seslendirmesinden!
Belki bu gün, belki yarın, belki elli yıl sonra, savaşa hazır olun!
En az senin kıldığın namaz kadar kutsal adamın sözde davası.
Söz konusu toprakları alıp Mescid-i Aksa’yı yıkıp yerine Süleyman Tapınağı’nı yapmadan adamlara huzur yok.
*Çalışıyorlar.
*Çok dindarlar.
Davasına inanmayan Yahudi’de olsa tereddüt etmeden katlediyorlar.
Siz, Hitler denen adamı kim oluşturdu sanıyorsunuz!
Sevgili Köylü kardeşlerim:
Şayet elinizde kaldıysa tohumlarınıza sahip çıkın!
Kalmadıysa da, eş dost arayın bulun olanları çoğaltın.
Toprak tohumsuz olunca açsın!
Savaşsız açlıktan ölür, birbirinizi yersiniz!
Zira tüm tohumlar tane ile satılıyor ve o arz_ı mev’ut denen saçmalığın peşinden giden Yahudilerden geliyor.
Allah korusun savaş şartları oluşursa tohumsuz kalmamız an meselesi.
Sevgili Müslüman kardeşlerim:
Ehli sünnet, şia, tarikat, cemaat gibi  işler ile birbirinizden kopmayın.
Birbirimizi sevelim.
Her zamankinden çok sevelim.
Tehlike yakında ve kapıda!
Sevgili Kürt Kardeşlerim:
Size Özerk Kürt Devleti vaadi ile gelenlere itibar etmeyin.
O’nların amacı bizi bize düşman edip, sizi ve bizi kolay lokma haline getirmek!
Gecesini gündüzünü bu işlere (Kur-an) harcayan bir kardeşiniz olarak görüyorum ki tehlike kapıda!
Mescid-i Dırar’ı anlayın.
Kur-an’da ki Firavun’u günümüze güncelleyin.
Ya Firavun, ya da Musa olun!
Asla “Ya Musa sen doğru söyleyenlerdensin ama bizim akşamlığımızı Firavun veriyor” demeyin.
Sevgili Erbakan’ın mücadelesine gönül veren Kardeşlerim:
Erbakan’ın doğumunu ölümünü magazinleştirip kutlamadan, verdiği mücadeleyi kime karşı verdiğini görün.
Fadime Şahin denen kenar dilberinde, Ali Kalkancı denen pavyon müptelâsında kutsal mücadeleyi gölgelemesin!
Sevgili Atatürk’çü kardeşlerim;
Atatürk’ün mason localarını neden kapattığını bu dinci takımına anlatın.
Dindar olan zaten biliyor!
Kısaca bizler hep birlikte Türk milletiyiz.
Hemde Müslüman Türk milleti!
Üç beş çapulcuya vatan teslim edemeyiz.
İsrail’li bir yavşak toprak istedi diye korkmayız ama savaşın son perdesindeyiz.
Tohum elin!
Silah elin!
Tedbiri alalım!
Gerisi Allah’ın takdiri!
Doğru yolda olana selam olsun.
Not: Üçyüz aptal Fransız’ın fransızlığına takılmayınız.
Her zaman denediler.
Biz anladığımız dil ile kitabımızı okumaya devam edelim!