Sevgili okurlarım, mahallemizin marketi olan Carrefour SA’dan haftalık erzak almaya gittim. Avrupa ülkelerinde Türk isimleriyle Türk marketler sokakları

Sevgili okurlarım, mahallemizin marketi olan Carrefour SA’dan haftalık erzak almaya gittim. Avrupa ülkelerinde Türk isimleriyle Türk marketler sokakları süslüyor. Fransa marketi Carrefour SA’da Antalya’yı süslüyordu. Markette yüksek sesle konuşan bir beyefendi dikkatimi çekti konuşmasına kulak misafiri oldum: “Artık Bu ülkenin çivisi çıktı. Acelemiz var Tek Adam olma yolunda gidiyoruz. Vatandaşları istedikleri şekilde yargılayacaklar lakin suçu işleyen kişi Cumhurbaşkanı olunca her şeyden muaf tutulacak. Evet, oyu kullanırsanız ülkemiz elden gidecek.” Dedi.

Et malullerinde eleman olan kızımız cevap vermeden can kulağıyla dinliyordu. Her zaman geldiğim market çalışanlarının hepsini tanıyorum: “Güzelim neler oluyor. Beyefendi markete Pazarını kurmuş ne satıyor kim bu şahıs?” Dedim.

Bilmiyorum dercesine omuzlarını silkerek gülümsedi. Beyefendiyse: “ Eğer ki, siz Evet derseniz ülkeyi satacaksınız. Padişahlık kuruluyor sizin haberiniz yok. Bu adam suç işlediğinde Savcı Hakim yargılayamayacak. Görüntünüze bakılırsa akıllı bir kadına benziyorsun, ama sözleriniz bunu yansıtmıyor yoksa sizde mi Evet diyenlerdensiniz?” Dedi.

Atatürkçü bir kadınım partici değilim devletçiyim. Vatan Bayrak Devlet Millet önde gelen değerlerim. Değerlerimi herhangi bir Parti adına markette satarak iş işten geçenden sonrada oturup ağlayanlardan değilim. Beyefendiye: “Siz on sekiz maddenin içeriğini hiç kimsenin etkisi tepkisi altında kalmadan özgür iradenizle incelediniz mi? İlgi alanınıza alan yaratmak burası değil dengeleri ülkede her kesim adına sağlamak istiyorsanız birleşerek BMM’de alternatifler sunun ve çıkarlarımız ülkemiz adına herkes için geçerli olsun.” Dedim.

Bu sözler karşısında hazırlıksız yakalanan şahıs ne diyeceğini şaşırdı eleman kızımız gülerek: “Kendisi yazarımızdır. Laf altında kalmaz haksızlıklara da göz yummaz. Kırmadan dökmeden incitmeden çekinmeden özgürce ne söylemesi gerekiyorsa söyler geçer.” Dedi haklıydı söyledim geçtim.

Seçtiğimiz Milletvekillerimizin adlarının arkasında unvanları var buna rağmen BMM’de yumruklaştılar su şişeleri havalarda uçuştu buda yetmedi birbirlerini ısırdılar buda yetmedi saç baş yoldular. Ne acı bir durumdur ki, büyüyünce bizleri Ana-vatanımızı temsil edecek olan çocuklarımız bu dehşeti televizyon ekranlarından seyrettiler. Kendinize gelin Devlet Erkanları er adam vatanı için savaşır BMM politika yapma yeri savaş alanı değildir. Beş dakikalığına şapkalarınızı önünüze alarak düşünün beyninizle yüreğinizle bileğinizle ve de kaleminizle savaşarak ileride bizi temsil edecek nesillere örnek adam, örnek kadın olun değerlerimizi dengesizlere karşı dengelemeye çalışın!..

Çocukluğumdan itibaren Hollanda’da ailemle birlikte yaşadım. Gurbette eşek gibi çalışan Yabancı, Memlekette Gulden Mark Dolar getiren Almancı olarak görülüyorduk. Ölümüz olsa haftalarca bürokrasiden geçmiyor bekletiliyorduk. Konsoloslukta günlerce haftalarca işlemlerimiz tamamlanmıyordu. Herhangi bir etkinliğimize bürokratlarımızı davet ettiğimizde kendileri tarafından Gurbette yalnız bırakıyorduk. Konsolosluklarımızda yağmur altında saatlerce sıralarda bekletiliyorduk. Yiğidi öldürelim, ama hakkını yemeyelim şimdiyse istediğimiz Devlet kurumuna, istediğimiz Devlet Erkanına, istediğimiz Bürokrata Memura ulaşabiliyoruz ve günlerce haftalarca saatlerce kapılarda koridorlarda beklemek zorunda kalmıyoruz!..

Evet, veya Hayır, istediğiniz oyunuzu kullanın, ama kendinizi kullandırmayın. Unvanı ne olursa olsun hiçbir kimsenin etkisi tepkisi altında kalmayın. Düne bakın bugüne bakın yarına bakın ne gerekiyorsa onu yapın. Bir şeylerin düzelmesini istiyorsanız Vatan Bayrak Devlet Millet ve gelecekte bizi temsil edecek yavrularımız adına yapın. Ağacın kökü sağlam olunca sonbaharda yaprak döker fakat baharda yapraklarını tekrar tomurcuklarla salar. Fidanı sağlam dikelim sağlam yetiştirelim ki, bizlere yılın her mevsimde meyvesini gür verebilsin. Verilerimizi doğru analiz edelim ki, içerinin ve dışarının kilitleri anahtarları bizim elimizde olsun!..

Sevgi ve saygılarımla Zekiye Doğan

Not: Yazmış olduğum bu makale Belçika PanoramaGent Gazetesinde Türkçe Flemençe ve Bulgarca olarak yayınlanmıştır!..