Öncelikle bilinmeyenleriyle Ceylan Bozkurt kimdir? bizlere kendinizden bahseder misiniz?

Selamlar ben Ceylan Bozkurt. 1999 yılında İstanbul’da doğdum. Ailemin tekstil dükkan’ı vardı ve genel olarak çocukluğum orada geçti. Müziğe karşı ilgim çok küçük yaşlarda başladı. Sesimin güzel olduğunu fark ettikten sonra bağlama kursuna başladım. Yaklaşık üç sene boyunca ASM’ den bağlama ve solfej eğitimi aldım. İlk okuldan lise son sınıfa kadar sürekli özel günlerde sahnelere çıktım ve bazı korolara katıldım. Belki çok kişi bilmez ama lise üçüncü sınıftayken Renault’un liseler arası düzenlediği ‘Sizin Fikriniz Sizin Projeniz’ adlı yarışmasında trafik temalı bir çocuk şarkısı yaparak Türkiye birincisi oldum ve Fransa’ya gittim. Aslında bu benim ilk şarkımdı ve benim için inanılmaz heyecanlı bir süreçti. Lisede yabancı dil bölümü okudum. Daha sonra Namık Kemal Üniversitesinde İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümünü bitirdim. Üniversiteyi okuduğum süreç boyunca hep canlı müzik yaptım. Buna ek olarak, belirli bir dönem kendi kafemi de işlettim. Fakat ilk profesyonel kliplerime ve şarkılarıma pandemi döneminde, dersler uzaktan eğitimdeyken başladım. Sırasıyla Arpej Yapım etiketiyle ‘Bu Alem’, ‘Kalpten Vurma’ ve ‘Huzurum Ol’ adlı teklileri çıkardım. Ayrıca Milyon Tv’de çocuklara masallar anlattığım bir televizyon programı da yaptım. Üniversiteden 2022 yılında mezun oldum. Yarım dönem bir anaokulunda İngilizce öğretmenliği yaptım. Bu süreçte, Eva Records etiketi ile ‘Git Artık İşine’ adlı tekliyi çıkardım ve şu anda yeni şarkılar için bir hazırlık aşamasındayım.

Müziğe ilginiz ne zaman ve nasıl başladı?

Bir önceki soruda da bahsettiğim gibi, müziğe çok küçük yaşta başladım. Aslında çocukken çok arkadaşları olan bir insan değildim ve genel olarak en sevdiğim oyunda radyodan müziği son sese verip, elime kumandayı alıp şarkı söylemekti. Hayal kurmayı hep çok severdim. Gözlerimi kapattığımda karşımda binlerce insan beni sahnede izliyordu sanki. Gerçi hala boş zamanlarımda yapıyorum bunu. Ailemin de bu noktada önemli bir etkisi olduğundan eminim. Aslında annem ve babam profesyonel olarak müzikle ilgilenen insanlar değiller ama annemin sesi çok güzeldir ve babam da bağlama çalar. Aslında içime kapanık bir çocuk olamama rağmen sonrasında kendine güvenen ve sosyal bir insan olmayı başardığıma inanıyorum. Bunu da en çok müziğe borçluyum. Çünkü; müzik, kendimi ve duygularımı en iyi ifade etme biçimim diyebilirim. İşte tam da bu yüzden sahneyi hep evim gibi hissettim.

Bizlere Tekli çalışmalarınızdan bahseder misiniz? Kaç adet şarkı çıkarttınız? Kimlerle çalıştınız?

Bu zamana kadar dört tekli çalışmam oldu. İlk tekli çalışmam sözü ve müziği Sezgi Erciyas’a ait olan ‘Bu Alem’ oldu. Daha sonrasında sözü ve bestesi Gökçe Sumer’e ait olan ‘Kalpten Vurma’ adlı teklimi çıkardım. Ardından sözü ve bestesi Decrat’a ait olan ‘Huzurum Ol’ adlı teklimi çıkardım. Ve bir ay öncesinde ise Sözü ve bestesi bana ve Mert Kaya’ya ait olan ‘Git Artık İşine’ adlı tekliyi çıkardım.

Her müzisyenin hayalidir single çıkartmak klip çekmek siz bu duyguyu ilk yaşadığınızda neler hissettiniz?

Elbette ki her müzisyen gibi benim de en büyük hayalimdi bu ve ilk şarkımı çıkardığımda bu hayalimi gerçekleştirmek adına önemli bir adım atmıştım. Başta çok heyecanlıydım ama neyse ki kamera karşısında veya sahnede olmak beni hep çok mutlu etmiştir ve bununla alakalı herhangi bir özgüvensizlik hiç yaşamadım. O yüzden çekimlerim de aslında genel olarak beklenenden daha hızlı geçer.

Otokontrolü müsünüz yoksa hatalar yapar mısınız?

Otokontrollü bir insan olduğumu düşünüyorum. Kendi etik değerlerim var. Genel olarak o değerlere önem vererek yaşıyorum diyebilirim.  Ama elbette benimde bazı hatalar yaptığım olmuştur ve olacaktır da. Önemli olan o hatalardan bazı dersler çıkarmak diye düşünüyorum. Sonuç olarak, insanız ve hepimiz hatalar yapabiliriz diye düşünüyorum ama kendi adıma konuşmam gerekirse, hayatımı şu ana kadar derinden etkileyecek bir hata yapmadım.

Size yapılan ne gibi yanlışı affetmezsiniz?

Bence dürüstlük çok önemli bir kavram. Özellikle insanlara hayal satan kişilerden hiç hoşlanmıyorum. Maalesef böyle insanlarla çok karşılaştım. Bence bu affedilecek bir durum değil.

Başarılı bulduğunuz yorumcular kimler kimleri severek dinliyorsunuz?

Ben aslında her türlü müziği dinlemeyi seviyorum. Kendimi geliştirmem açısından da bunun iyi bir şey olduğunu düşünüyorum fakat sahnede de şarkılarını söylemekten zevk aldığım ve kendi sesime de yakıştırdığım iki sanatçı Gülşen ve Yıldız Tilbe diyebilirim.

Müzikte hızlı tüketim devrindeyiz. Maalesef artık hit şarkı çıkmıyor. Sadece popüler oluyor şarkılar ve tüketimden sonra dinlenmiyor. Bunun nedenleri sizce nedir?

Aslında cevap sorunun içinde diye düşünüyorum. Şu anda sesi güzel olmayan insanlar bile şarkı çıkarıyor ve her gün birileri bir sürü şarkı çıkarıyor. Doğru şarkıyla iyi bir reklam birleştiğinde ise o şarkı hızlı bir şekilde dinlenebiliyor ama bir o kadar da çabuk bir şekilde şarkı tüketebiliyor. Çünkü;  çok hızlı bir müzik üretiminin içindeyiz.

Zamanda geriye gidip, hayatınızdaki bir şeyi değiştirebilseydiniz bu ne olurdu?

Hayatımda herhangi bir şeyi değiştirmek istemezdim. Çünkü; bugüne kadar yaptığım ve yaşadığım ne varsa bana çok şey öğretti diyebilirim.

Müzikal anlamda hedefleriniz neler?

Yaptığım şarkıların binlerce insana ulaşmasını ve kendi konserlerimi yapmak istiyorum.

Editör: TE Bilisim