Oyuncu, köşe yazarı, kendi sanat okulunda kamera önü eğitimi veriyor, aynı zamanda sesi de çok güzel. Hasan Denizyaran; en son Afilli Aşk dizisinde izlemiştik. Şimdilerde herkes gibi o da evde ve hayat normale dönmeye başladıktan sonra yine ekranlarda izlemeye devam edeceğiz. Çoğunlukla onu romantik komedi işlerin içinde izledik, ama o da her oyuncu ter köşe rollerde yer almayı sabırsızlıkla bekliyor. Korona günlerinde, okurken içinizi ısıtacak samimi bir sohbet…

Merhaba Hasan, seni en son Afili Aşk dizisinde izledik. Neler yapıyorsun? Bize biraz kendinden bahseder misin?

İş ve özel hayatımı çok güzel bir şekilde idare ediyorum. Günlük sporumu, uykumu ve kendime ayırdığım vakti engellemeden çalışamalarıma devam ediyorum. Gazetede köşe yazarı olarak çalışıyorum. Çoğu branşı içinde barındıran bir sanat okulum var. Hatta derslerden birini ben veriyorum.

Oyunculuk senin için çocukluk hayali miydi?

Hayır. Küçükken bir sürü hayalim olmuştu ama oyunculuk bunların içinde değildi.

Oyuncu olmanın senin için anlamı nedir?

Aslında benim için anlamı çok büyük. Bir idealden de öte, yaşam standartımı yükselten bir iş. Set ortamında bulunmak, o kalabalıkta insanlarla çalışmak, yaptığım işi insanlara sunmak bana haz veriyor.

Bugüne kadar girdiğin projeler arasında senin için en unutulmaz olanı hangisi? 

Hepsinin önemi ve hayatıma, işime katkısı ayrıdır. Şu daha unutulmazdı demek doğru değil sanki.

Hem dizi hem film projelerinin içinde yer aldın. Genç yaşında sektöre hızlı adım atman sana neler kattı?

Genç yaşımda sektöre hızlı adım attığımı düşünmüyorum. 18 yaşımdan yani üniversite eğitimi için İstanbul’a geldiğimden beri koşturduğum bir serüven bu. İlk başrolümü almam 4 senemi aldı. Bu uzun bir zaman bence. Bana katkısı çok büyük oldu tabi, çünkü birey olarak bir şeyler başarmam benim için çok değerliydi.

Sinemaya iş yapmak daha mı keyifliydi?

Sinemaya iş yapmak tabi ki daha değerli. Diziler çok çabuk kendini tüketiyor. Unutulmaz bir dizide yer almak ise çok büyük bir şans. Çektiğiniz filmin yıllar sonra bile izleniyor olması, dünya genelinde bir değer taşıması gurur verici.

Bugüne kadar hep neşeli işlerin içinde izledik seni. Ters köşe yapacak bir karakter hayalin var mı?

Bu bütün oyuncuların hayalidir bence. Ülkemizde romantik komedi ve komedinin ne kadar çok izlenildiğini ve üretildiğini düşününce.  Daha dram bir işte yer almak tabi ki isterim.

Oyunculuk dışında başka neler yapıyorsun?

Bir sanat okulum var çeşitli ideallerle açtığım. Eforumun büyük bir kısmını oraya harcıyorum. Gerek sektörel gerek gündem olarak düşüncelerimi de OGÜN haber okuyucularıyla buluşturuyorum.

Kamera önü eğitimi veriyordun. Hala devam ediyor mu?

Şu an maalesef korona yüzünden okulu da bir süreliğine kapattık. Bu süreci atlattığımızda eğitimler tabi ki devam edecek.

Derse başlarken ki Hasan ile oyuncu Hasan arasında nasıl bir fark var? Nasıl bir eğitmen olursun?

Bir fark yok aslında. Okulun sahibi hasan olarak gidip, ders başladığında oyuncu Hasan ders veriyorum. Verdiğim eğitimden genelde herkes olumlu sonuç alıyor.

Oyunculukla ilgili söyleyecek bir sözün olmalı ki eğitim veriyorsun. Aktarmak istediğin mesaj ne?

Kamera önü eğitimi adı altında verdiğim ders programı, konuyla alakası olmayan veya birkaç deneme çekimine gitmiş oyuncu adaylarına gerek üniversiteden,oyuncu koçlarımdan aldığım gerekse yıllarca setlerde oluşmuş tecrübelerimin birleşimini aktarmamdan oluşuyor. Tekniklerin yanı sıra karşılaşacakları zorluklardan veya kolaylıklardan faydalanacakları yolları nasıl izleyeceklerini göstermem benim farkım.

Bu arada güzel bir sesin olduğunu duydum. Profesyonel olarak bir şey yapmayı düşünüyor musun?

Teşekkür ederim. Aslında oyunculuktan önce düşündüğüm iş müzikle alakalıydı. Fakat hayat beni oyunculuğa itti. Müzikten hiç kopmadım ama belki ilerde bir şeyler yapmayı düşünebilirim.

En başa dönsen yine bugün aynı yerde durmak ister miydin?

Kesinlikle hayır. Büyüdükçe ve insan tanıdıkça, tecrübe edindikçe çok daha farklı bakış açılarına sahip oluyorsunuz. Kesinlikle sanatın içinde yer alırdım. Belki 5 sene sonra yapımcı olacağıma şuan yapımcılık yapıyor olurdum farklı bir yoldan gitseydim. Yine de geldiğim yerden çok memnunum.

Bu dünyanın seni nereye götürmesini istiyorsun? Yolculuktaki hedefin neler?

Çok uçuk kaçık hedeflerim veya ideallerim yok aslında. Bir aile kurmak, çocuk sahibi olmak ve hayatın içindeki rolü oynamak benim için yeterli gibi.

Dünyaca korona virüsü nedeniyle eve kapanmış durumdayız. Senin günlerin nasıl geçiyor?

Düzenim iyice bozuldu aslında. Günün her saatinde uyuyabiliyorum. Yeme alışkanlıklarım da çok değişti şuan sağlıksız bir hayat yaşıyorum.

Normalde çok evcil biri misindir yoksa bu süre seni zorluyor mu?

Fazla evcil bir insanım süreç beni zorlamıyor o yüzden. Zaten yaptığım şeyleri yapıyorum evde. Fakat sürecin uzamasıyla yaptığım şeyler de azaldı. Evde yaptığım sporu yetersiz bulduğum için şevkim kırıldı biraz. Spor yapamadığım için mutsuzum. Onun dışında bir sorun yok.

Bu evde gecen sürenin sana kattığı en büyük şey ne oldu?

Henüz bir şey katmadı. Katmasını beklemiyorum da. Dünya bir krizle boğuşuyor. İnsanlar moralini bozmamaya çalışarak olumlamalar yapıyor fakat ben zaten böyle bir hayat yaşadığım, evden çok çıkmadığım için bana ekstra bir şey katmadı.

Son olarak bu güzel sohbet için teşekkür ederim. Şuan bir dilek hakkın olsa, hayattan ne isterdin?

Ben teşekkür ederim. Bir sürü dilek hakkım daha olmasını isterdim. :)