RÖPOTAJ: GİZEM YILDIZ



Neredeyse dünyaya gözlerini açtığın günden beri kendini ekran karşısında buldun. Biz seni 3 yaşından beri izliyoruz. Peki sen kendini oyuncu olarak ekran karşısında bulduğunda, hangi dizinin kadrosundaydın?

- Umutsuz Ev Kadınları dizisinde ‘Çetin’ karakterindeydim.


Ailenin seni bebekliğinden itibaren kamer karşısına geçirmesinin özel bir nedeni var mı?


- Özel bir nedeni yok. Sadece geleceğimi düşündükleri için böyle bir karar vermişler. İçimdeki yeteneği keşfetmişler.


Çocukken neler yaptığını hatırlıyor musun?


- Hayır, neler yaptığımı hatırlamıyorum belki, ama mutlu bir çocukluk geçirdiğimi hatırlıyorum.


Annen veya baban ya da akrabaların arasında sanatla veya oyunculukla ilgilenen birileri var mı?


- Benim dışımda yok. Bir istisnayım galiba (gülerek).


- Kardeşin?


- Hayır.


Sen doğdun ve kendini bildin bileli, sürekli başka bir karakterin içine giren bir Alp var. Bunu oyunculuk olarak anlattılar sana ve sende bunu benimsedin. Oyuncu olarak doğmayı değil de oyunculuğu kendin seçmeyi ister miydin?


- Oyuncu olarak doğmak beni şu yönden etkiledi; eğer sonradan oyuncu olsaydım, sokaktaki arkadaşlarımla oynayıp, bu işe daha az zaman harcardım. Ama oyuncu olarak doğduğum zaman, oyunculuğu daha çok istedim ve sokaktaki oyunlardan daha öncelik oldu benim için.


- O zaman senin için ilk sırada oyunculuk ve setler var?


- Evet.


Başka bir meslek hayalin var mı?


- Yönetmen olmayı çok istiyorum.


Şimdi Bizim Hikaye dizisinde izliyoruz seni. Fikret’i, yani ‘Fiko’ gibi haylaz, yaramaz, belaya karışmadan durmaz bir karaktere nasıl hazırlanıyorsun?


- Senaryo geldiğinde üzerinde çalışıyorum. Onun dışında her şeyi sahnede yapıyorum.



- Zorlandığın oldu mu hiç? Böyle bir karakter geldiğinde ben nasıl canlandıracağım diye?


- Yok, daha çok hoşuma gitti. Hiç zorlanmadım. Daha ilk okuduğumda dedim ki ‘Bu karakteri canlandırmak benim için çok eğlenceli olacak’. Fiko’yu canlandırmayı çok seviyorum.


- Peki sen de ‘Fiko’ kadar yaramaz mısın? (gülerek)


- Biraz, ucu ucundan tutturuyor diyebiliriz (gülerek)


Elibol ailesi senin için nasıl bir aile? Onları nasıl yorumlarsın?


- Elibol ailesi çok mutlu bir aile ama her dakika sorun çıkartan bir aile. Onun dışında fakir ama komik.


Karaktere bürünürken ailenin desteğini hissediyor musun? Bir oyuncu koçun var mı?


- Oyuncu koçum yok, her şey sahnede gelişiyor. Bunun için özel bir şey yapmama gerek kalmıyor.


Zor bir karaktere hayat veriyorsun. Sonuçta normal bir ailenin çocuğu olmak yerine zor şartlarda yaşamaya çalışan, anne baba sevgisini bilmeyen, şiddetle ilgili sorunları olan bir çocuğu canlandırıyorsun. Alp olarak zorlandığın yerler oluyor mu?


- Olmuyor. Daha çok kavga sahneleri, duygusal sahneler hoşuma gidiyor. Bu sahneler sayesinde içimdeki duygusallığı da yansıtabiliyorum.


Bana biraz kendi gözünden ‘Fiko’yu’ anlatır mısın?


- Cesaretli, korumacı, ailesi için gözünü kapatan bir çocuk. Bence ailesi için her şeyi yapabilecek gözü pek bir karakter Fiko


Set hayatı okullu ‘Alp’in’ hayatını etkiliyor mu?


- Hayır, etkilemiyor. Okula gitmediğim günlerde öğretmenlerime rica ediyorum. Olmağım günlerde işledikleri konularda yardımcı oluyorlar. Gerekirse okul çıkışı yarım saat ders çalıştırıyorlar. Kaldığım yerden devam edebiliyorum sayelerinde.


Arkadaşların arasında popüler misindir? Sonuçta her arkadaşın, ekran karşısında milyonlar tarafından izlenmiyor


- Yok, hayır. Ben ortaokula ilk gittiğim gün özel bir ilgiyle karşılaşmıştım. Ben de onlara ‘sizinle benim aramda bir fark yok. Abartmayın’ dedim. Onlar da o günden sonra böyle büyük bir abartı yapmadılar.


Çevreden sana gelen tepkiler nasıl? Alp ile Fiko’nun birbirine karıştığı yerler oluyor mu?


- Ben de Fiko gibi duygusalım. Burcum Balık. Ben de Fiko gibi korumacıyım. Onun dışında çevreden de tanıyıp ‘Fiko’ diye yanıma geliyorlar. O kadar.


Dizide en sevdiğin abin veya ablan kim?


- Hepsini çok seviyorum.


Ekran dışındaki Alp neler yapar?


- Okula gider, gezer, sinemaya gider, ailesiyle vakit geçirir, kedisiyle oyun oynar.



Gelecek hayallerin nedir?


- Öncelikle çok iyi bir üniversitede okumak istiyorum. Çünkü okuyarak bir yere gelebileceğimi biliyorum. İleride de inşallah bir gün yönetmen koltuğuna oturup, çok ünlü ve güzel filmlere imza atan ‘yönetmen’ olmak istiyorum.


Altın Kelebek En İyi Çocuk Oyuncu dalında ilk 10 giren finalistlerden birisin. Neler hissediyorsun?


- Çok güzel bir duygu. Oraya seçilmiş olmak benim doğru yolda olduğumu gösteriyor. İlk, Altın Kelebek’e kaldığımı öğrenince, ‘demek ki bu yolda gitmeliyim’ demiştim. O yüzden çok mutlu oldum.


Fiko’yu da izlerken seviyorum. Alp’i de tanıdım şimdi çok sevdim. Bizim Hikaye’de izleyicileri neler bekliyor?


- Spoiler vermediğim sürece çok güzel bölümler bekliyor. Bütün seyircilerimizin izlemelerini, bizi takip etmelerini diliyorum.

Editör: TE Bilisim