ANKARA - Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyon Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, mülteciler ve ev sahibi toplumlara yönelik 6 milyar avroluk paketin sözleşmeye bağlanma sürecinin tamamlanıp Mali Yardım Programı'nın imzalanmasının ardından AB Türkiye Delegasyonu'nda basın toplantısı düzenledi. Video konferans yöntemiyle yapılan toplantıya, Cumhurbaşkanı Yardımcılığı Makamı FRIT Ofisi Baş Koordinatörü Halil Afşarata, Sağlık Bakan Yardımcısı Sebahattin Aydın, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı Adnan Ertem ve Avrupalı uygulama ortakları katıldı.

'AB BİRÇOK PROJEYİ DESTEKLİYOR'

Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, Türkiye’deki mülteciler için Mali Yardım Programı’nın 2016 yılında imzalanan Türkiye-AB mutabakatının hemen akabinde hazırlanan bir katkı programı olduğunu belirterek, AB’nin bu çerçevede birçok politikayı desteklediğini kaydetti. Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, "İnsani yardım, ücretsiz sağlık hizmeti, iki devlet hastanesinin inşa edilmesi, dil eğitimi dahil olmak üzere eğitimin desteklenmesi, Türk okullarında 700 binden fazla Suriyeli öğrencinin entegrasyonunun sağlanması, 400’den fazla yeni okulun inşa edilmesi; bu program çerçevesinde 365 yeni okul inşa edildi. Bunların bir kısmı enerji etkinliği stratejisine uygun bir şekilde güneş panelleriyle donatıldı. Aynı zamanda belediyelerin altyapılarının güncellenmesi ve desteklenmesi de öngörülüyor" dedi. Birçok projeyi ziyaret etme fırsatı yakaladığını bildiren Landrut, projelerin faydalanıcılarına, erişim amacına ulaştığını belirtti.

'ÜLKEMİZ ADETA SEFERBER OLMUŞ DURUMDA'

Sağlık Bakan Yardımcısı Aydın, böyle bir anlaşmanın imza töreninde bulunmanın mutluluğunu yaşadığını belirterek, "Günümüzdeki bölgede yaşayan krizler mağdur insanlara kucak açma politikamızın benimsenmesi ve sağladığı ekonomik ve siyasi istikrar sayesinde hedef ülke haline geldiğimiz hepimizin malumu. Bu çerçevede misafir ettiğimiz Suriyeliler için açık kapı politikasının uygulandığı geçici koruma statüsünün verildiğini biliyorsunuz. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere temel hizmetlerden yararlanması konusunda ülkemiz adeta seferber olmuş durumdadır. Sağlık konusunda geçici koruma altındaki Suriyelilere, ülkemiz kendi vatandaşlarına verdiği sağlık hizmetine paralel hizmet vermenin uğraşı içindedir. Sadece bakanlığımızın sağlık kuruluşlarından değil, özel sağlık kuruluşları ve üniversitelerden de bu kişiler sağlık hizmeti alabilmektedir" diye konuştu.

'77 MİLYON 34 BİN 771 AYAKTAN MUAYENE HİZMETİ VERİLDİ'

Aydın, bugüne kadar sağlık hizmeti kapsamında 77 milyon 34 bin 771 ayaktan muayene hizmeti verildiğini belirterek, "2 milyon 663 bin 927 kişi yatarak tedavi almıştır. 2 milyon 250 bin 511 ameliyat gerçekleştirilmiştir. 615 bin 713 doğum sağlık kuruluşlarımızda meydana gelmiştir. Yılda 130 bin koruma altındaki kişiye de 112 acil müdahale ekiplerimiz müdahale ederek hizmet yürütmüştür. Ulusal aşı takvimimiz koruma altındaki misafirlerimize de uygulanmış, çocukları aşılanmıştır. Bu hizmetler aslında büyük oranda Türkiye'nin kendi imkanları ile yürütülmektedir; ancak dost devletler ve uluslararası kuruluşların destekleri de buna katkı sağlamaktadır. Bu katkıların en önemlisi AB tarafından 2016 yılında hayata geçirilen mülteciler için mali yardım aracı mekanizması kapsamında yapılan desteklerdir. Yaklaşık 7.3 milyon doz aşı alınarak mültecilere uygulanmıştır. 400 bin kanser tarama faaliyeti gerçekleşmiştir. Cumhurbaşkanlığımızın koordinasyonunda gerçekleştirilen imza töreni ile AB Türkiye Delegasyonu'nun desteklediği FRIT 2 kapsamında hazırlanan Sıhhat 2 ve yatırım projelerini de bugün itibari ile hayata geçirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Bu projede sağlık yardımları kapsamında 210 milyon avro bütçelik Sıhhat 2 Projesi ile biraz önce saydığım hizmetlerin desteğinin ve sürekliliğinin sağlanması ve sağlık sorunlarına kanıta dayalı çözümler üretilmesi amaçlanmaktadır" ifadesini kullandı.

'FONLARIN DEVAMLILIĞI GEREKLİ'

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı Ertem, "Yaşam mücadelesi veren bu insanları karşılayıp, insani şartlarda ağırlamayı sürdürmek adına bu fonların devamlılığı küresel yük paylaşımı bağlamında gereklidir. Yerinden edilen bu insanların temel ihtiyaçlarının karşılanması bu fonların desteği ve ortakların üstün gayretleri ile sağlanmaktadır. Kasım 2018'de bakanlığımıza tahsil edilmesi önerilen fon ili ilgili karar Temmuz 2019'da AB resmi gazetesinde yayınlanmıştı. Şubat 2019 tarihinden bu yana da yaklaşık 2 yıldır sürdürdüğümüz bu titiz çalışmayı sonlandırdık ve burada imza aşamasına gelmiş bulunuyoruz. Daha erken sonlandırılması mümkün bir projeydi, 2020'nin ağır şartları nedeniyle ancak bugün imzalama aşamasına geldik" dedi.