Pandemi döneminde çocukların evde geçirdikleri süre arttı. Hareketleri kısıtlanan çocukların beslenme şekillerinin değiştiğine dikkati çeken uzmanlar; çocuklarda beslenme düzenlerinde ve zihinsel gelişimde farklılıklar görüldüğü belirterek anne ve babaları uyardı. Ailelere, salgınla mücadelenin silahının maske, mesafe ve hijyenin, yaş grubuna göre çocuklara oyunlarla anlatılması öneren uzmanlar; cips, çikolata, gofret gibi 'abur cubur' diye tabir edilen besin maddelerinin uzak tutulmasını istediği çocukların, daha sağlıklı besinlere yönlendirilmesini de tavsiye etti.

‘ÇOCUKLARA KARŞI KURALLAR ESNETİLDİ’

Çocukların pandeminden en çok etkilenen yaş grubu olduğunu söyleyen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Harika Sönmez, “Aileler bu durumu anlatırken ne kadar panik, kaygı içerisinde çocuğa yansıtırsa, çocukta da panik ve kaygı düzeyi artar. Bu durumun bir süreç olduğu çocuklara doğru şekilde anlatılmalı. Maske, mesafe ve hijyen kuralı yaş grubuna göre oyunlarla anlatılabilir. Pandemi süreciyle çocukların eğitim hayatı sekteye uğradı. Çocuklar ev içi hayatta dört duvar arasına sıkıştığından kurallar esnetilmek zorunda kaldı. Çocukların beslenme düzenleri ve zihinsel aktivitelerinde farklılıklar oluştu. Ailelere önerimiz, evdeki kuralların eskisiyle orantılı olarak devam ettirilmesidir. Mümkünse izinli oldukları günlerde çocuklarını dışarıya çıkarmaları ve en azından 45 dakika kadar açık havada sosyalleşmelerinin sağlamasını istiyoruz. Ekrana maruz kalma durumunun önüne geçilmesi gerekiyor. Zaman zaman sürelerin ayarlanması koşuluyla akranlarıyla online görüşmelerini sağlayabilirler” dedi.

‘SAĞLIKLI ATIŞTIRMALIKLAR TÜKETTİRİLMELİ’

Diyetisyen Büşra Tezgel de salgın sürecinde aile bireylerine daha çok sorumluluk düştüğünü vurgulayarak, “Çocuklar online eğitime geçtikleri süreçte bilgisayar başında daha çok vakit geçirmeye başladı. Hareketleri kısıtlandığı gibi aldıkları besin daha da arttı. Daha çok abur-cubur, evde bulunan hazır gıdaların çok tüketilmesine neden oldu. Bu süreçte çocukları daha sağlıklı atıştırmalıklara yönlendirmeliyiz. Sağlıklı atıştırmalıkları ise ders sırasında değil, molada yapmalılar. Ders aralarında atıştırmalıklar tüketilirse hem derse odak bozulur hem de ne kadar yediklerinin farkında olmazlar. Ailelerinde bütün öğünlerde çocuklarıyla birlikte beslenmeleri gerekiyor. Çocukları yemek hazırlanırken mutfağa dahil edebilirlerse sebze yemeyen çocuklara faydaları anlatılarak tüketmelerini sağlayabilirler. Pandemi sürecinde aile bireylerine daha çok sorumluluk düşüyor. Kendimizi ve çocuklarımızı iyi beslersek bu süreci daha kolay atlatabiliriz” diye konuştu.

‘ÇOCUKLARIM ‘BİZ PARKTA OYNAMAK İSTEMİYORUZ’ DİYOR’

Pandemi döneminde çocuklarıyla iletişimde zorlandığını belirten 2 çocuk annesi Betül Kılıç, “Çocuklarım sokağa çıkma yasağı olduğu konusunda bana inanmıyorlar. Maskelerini takarak sokağa çıkabileceklerini düşündükleri bir çözüm bulma peşindeler. Sokağa çıktıklarında polisleri görünce inanmaya başladılar. Sürekli telefon, tablet ellerinde ve başka ilgilendikleri bir şey olmadığı için psikolojik olarak iyi değiller. Çocuklarım oyuncaklarını rafa kaldırmışlardı ama telefonları bozulunca tekrardan oynamaya başladılar. Beslenme ve bizimle iletişim kurma becerileri zedeleniyor bu şekilde. Parkta oynuyor olmaları bile bizim için bir mucize. İki haftadır yeni yeni düzelmeye başlıyorlar. Parka geliyorduk benimle birlikte oturarak ‘Biz oynamak istemiyoruz’ diyorlardı. Beslenmeleri konusunda çok abur-cubur yiyorlar. Evde tutamadığımız için ‘Çikolata vereyim susun, şeker vereyim durun’ diyorum. Susturabilmek için sürekli abur-cubur yediriyorum ve artık yemek yemiyorlar” şeklinde konuştu.