İSTANBUL

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, G20 üyelerinin geçen yıl kabul ettiği büyüme stratejileri uygulamaya geçtiği takdirde 2018'e kadar yüzde 2,1 oranında ilave büyüme sağlanmasının beklendiğini belirterek, "Bu da küresel ekonomiye 2 trilyon dolar ilave kaynak girişi anlamına geliyor. Bu yıl büyüme stratejilerimizi somut bir takvim çerçevesinde nasıl uygulamakta olduğumuzu gösteren bir raporu Antalya'da onaylamayı planlıyoruz. Böylece sözlerimizin arkasında durduğumuzu, kararlarımızın takipçisi olduğumuzu tüm dünyaya göstermiş olacağız" dedi.

Erdoğan, G20 Enerji Bakanları Toplantısı'ndaki konuşmasında, dünyanın önde gelen ekonomileri arasında finansal ve makroekenomik konularda daha güçlü bir koordinasyon oluşmasında G20'nin payı olduğunu belirtti. Erdoğan, esas hedefin "Krizlere sebep olan ortamı önlemi önleyecek tedbirleri almak ve küresel ekonomiye ilişkin iş birliğini kurumsal bir yapıya kavuşturmak" olması gerektiğini ifade etti.

Erdoğan, G20 ülkelerinin temel meselesini "güçlü, sürdürülebilir, dengeli ve kapsayıcı küresel büyüme" şeklinde açıklayarak, şöyle devam etti:

"Türkiye olarak G20 dönem başkanlığını üstlendiğimiz zaman önceliklerimizi 3 başlık altında topladık: Uygulama, yatırımlar ve kapsayıcılık. Hem ulusal ölçekte hem de küresel düzeyde güçlü bir ekonomik büyüme sağlamanın en etkin yolunun yolu istikrar ve güvenin tesis edilmesi olduğuna inanıyoruz. Son 13 yıllık Türkiye'nin ekonomik performansının altında da bu yatmaktadır. Bunun için verilen taahhütlerin etkin bir biçimde uygulanması gerekiyor. G20 üyeleri olarak geçtiğimiz yıl kabul ettiğimiz büyüme stratejilerini uygulamaya geçirdiğimiz takdirde 2018 yılına kadar yüzde 2,1 oranında ilave büyüme sağlanmasını bekliyoruz. Bu da küresel ekonomiye 2 trilyon dolar ilave kaynak girişi anlamına geliyor. Bu yıl büyüme stratejilerimizi somut bir takvim çerçevesinde nasıl uygulamakta olduğumuzu gösteren bir raporu Antalya'da onaylamayı planlıyoruz. Böylece sözlerimizin arkasında durduğumuzu, kararlarımızın takipçisi olduğumuzu tüm dünyaya göstermiş olacağız."

"Kamunun kıskançlık dönemini kapatması lazım"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, altyapı yatırımlarının teşvik edilmesine duyulan ihtiyacın giderek arttığını ve bunun için Türkiye'nin dönem başkanlığının önceliklerinden biri olarak yatırımlar konusunu tespit ettiğini dile getirerek, "Belki açıklayacağım rakamlar anormal gelebilir, farklı gelebilir ama bunun nasıl olabileceği konusunda da bir iki şifreyi burada vermekte fayda görüyorum. 2030'a kadar küresel altyapı yatırım ihtiyacı 70 ile 90 trilyon dolar olarak hesap ediliyor. Sadece Asya ülkelerinin 2010-2020 döneminde ihtiyaç duyduğu altyapı yatırımları tutarı yaklaşık 8 trilyon dolardır. Gelişmekte olan ülkelerin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşabilmeleri için de yılda yaklaşık 1,5 trilyon dolar altyapı yatırımı gerçekleştirmeleri gerekiyor. Bu fotoğraf, altyapı yatırımlarının küresel düzeyde teşvik edilmesi gerektiğini ifade ediyor. Bunun için de yeni bir çaba ve işbirliği anlayışı şarttır" diye konuştu.

Küresel altyapı yatırımlarının finansman ihtiyacını karşılamak için özel sektör ve kamunun el ele vermesi gerektiğini belirten Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Türkiye'de özel sektörle kamu arasında verimli bir işbirliğinin gayet olumlu sonuçlar doğurduğuna şahit olduk. Eğer 'Ben bunu milli bütçeyle çözeceğim' derseniz, çözemezsiniz. Nitekim bizler bu konuda kamu-özel işbirliği uygulamalarıyla hamdolsun milli bütçeyle gerçekleştirilemeyecek bir çok altyapı yatırımlarını hayata geçirdik ve geçirmeye devam ediyoruz. Özel sektörün dinamizmiyle kamunun yatırım ihtiyaçlarını verimli bir iş birliğiyle bir araya getirebilmemiz halinde küresel ölçekte altyapı yatırımlarını canlandırabiliriz. Burada kamunun kıskançlık dönemini kapatması lazım, onu ayaklar altına alması lazım. 'Özel sektör daha fazla niye kazanıyor' veya 'Özel sektörün kazanma hakkı yok' gibi bir anlayışla buna yaklaşırsa, burada netice almak mümkün değil. Bir dayanışma, yardımlaşma içerisinde paylaşım anlayışıyla bunu gerçekleştirmek mümkündür.

Altyapı yatırımları konusundaki asıl mesele, finansman sorunundan ziyade özel sektörün güveninin kazanılmasıdır. Burada özel sektörde de özellikli olarak finans sektörünün kıskanç davranmaması gerekir. Zira özel sektörde sürekli olarak reel sektörün içerisindeki yatırımcıyı sıkıştırmakla bunun önünü aslında tıkıyor. Onların da bu ön tıkamayı bir kenara koyup ülke için 'yerli ve milli' anlayışını teşvik etmesi lazım. Bu anlayışla G20 ülkelerinden somut ve kapsamlı yatırım stratejileri geliştirmelerini talep ettik. Antalya zirvesinde G20 liderleri olarak altyapı yatırımları stratejilerimizi bir bütün halinde ele alacağız. Bu konuda alacağımız kararlar, ekonomik büyümenin daha yüksek bir ivmeye kavuşmasına katkıda bulunacaktır."

"Enerjiye erişim konusuna özel önem veriyoruz"

G-20 önceliklerinden biri olarak belirledikleri "kapsayıcılık" konusuna dikkati çeken Erdoğan, kapsayıcılık denildiğinde sadece G20 ülkeleri içerisinde daha kapsayıcı bir ekonomik yapı oluşturmaktan bahsetmediklerini, aynı zamanda küresel ölçekte de kapsayıcı olmayı kastettiklerini dile getirdi. Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Dönem başkanlığımız süresince dünyanın çeşitli bölgelerindeki düşük gelirli ve gelişmekte olan ülkeleri çalışmalarımıza dahil etmek için özel gayret gösterdik. Bugün Afrika ülkelerinin önemli bir bölümünün yakalamış olduğu büyüme hızı, gelişmiş hatta bazı yükselen ekonomilerin dahi üzerindedir. Ancak bu ülkelerin karşı karşıya olduğu sınamalar devam ediyor. Enerjiye erişim, bu sıkıntıların başında geliyor. Enerjiye erişim sağlanmadan, kalkınmadan, yatırımdan, büyümeden, sağlıktan, beslenmeden ve ısınmadan bahsedebilmemiz mümkün değildir. Dünya genelinde 1,3 milyar insanın elektrikten mahrum olarak hayatını sürdürüyor olması vahim bir durumdur. Bu nedenle G20 enerji iş birliği ilkelerinin ilk sırasında yer alan enerjiye erişim konusuna özel önem veriyoruz."

"Enerji dünyası dönüşüm sürecinde"

Erdoğan, yenilenebilir enerji kullanımını artırabilmek için önümüzdeki dönemde G20'nin yapabileceği çalışmalara ışık tutan bir "seçenekler listesi"nin hazırlandığını da söyledi. Erdoğan, şöyle devam etti:

"Yenilenebilir enerji maliyetlerinin düşmeye devam etmesi ve yenilenebilir enerji teknolojilerinin enerji sistemlerine daha iyi entegre edilebilmesi geleceğimiz bakımından önemlidir. G20 Enerji Verimliliği Eylem Planı çerçevesindeki çalışmaların somut sonuçlar üretmeye başlaması son derece ümit vericidir. Bu alanda hep birlikte çalışmaya devam etmeliyiz. Gündemimizdeki konu başlıklarından kaydedeceğimiz ilerlemeler hem küresel ölçekte enerji işbirliğinin gelişmesine hem de enerji güvenliğinin sağlanmasına katkıda bulunacaktır. Enerji konularına stratejik bir bakış açısıyla yaklaşmak mecburiyetindeyiz. Enerji dünyası son yıllarda farklı aktörlerin yer aldığı büyük bir değişim ve dönüşüm sürecine sahne oluyor. Bilhassa enerji güvenliği küresel gündemin üst sıralarına tırmanıyor."
Editör: TE Bilisim