4'üncü dakikada ceza yayı gerisinde topla buluşan Kaan'ın sert vuruşunda kaleci Sommer topu çıkarmayı başardı.

6'ncı dakikada İsviçre öne geçti. Ceza sahası dışı sol çaprazda sırtı kaleye dönük topla buluşan Zuber, pasını Seferovic'e çıkardı. Seferovic'in ceza sahası dışı sol çaprazdan uzak kale direğine gönderdiği top ağlarla buluştu: 1-0.

23'üncü dakikada ceza sahası dışında Hakan'ın pasında topla buluşan Ozan, kaleyi karşıdan gören noktadan sert şutu üstten auta gitti. 

26'ncı dakikada ceza sahası dışı sol çaprazda topla buluşan Zuber, pasını ceza yayı üzerindeki Shaqiri'ye bıraktı. Shaqiri'nin ayak içiyle yaptığı şık vuruş Uğurcan'ın solundan ağlarla buluştu: 2-0.

29'uncu dakikada Xhaka'nın defans arkasına attığı pasta topla buluşan Shaqiri'nin kaleciyle karşı karşıya şutunda kaleci Uğurcan topu son anda ayaklarıyla kornere çeldi.

33'üncü dakikada ceza yayının gerisinde topla buluşan Mert'in sert ve düzgün vuruşunu kaleci son anda kornere çeldi.

43'üncü dakikada gelişen kontra atakta sol kanatta topla buluşan Mert Müldür, rakiplerini geçerek ceza sahasına girdi. Mert'in ceza sahası içi sol çaprazdan şutunu kaleci son anda kornere çeldi.

Karşılaşmanın ilk yarısı İsviçre'nin 2-0'lık üstünlüğü ile sona erdi.

50'nci dakikada Hakan'ın sol kanattan ortasında ceza sahası içinde Burak'ın kafa vuruşu üstten auta gitti.

52'nci dakikada ceza sahası dışı sağ çaprazda topla buluşan Embolo'nun şutunu kaleci Uğurcan son anda kornere çeldi.

57'nci dakikada ceza sahası içi sağ çaprazda topla buluşan Embolo, pasını penaltı noktasındaki Shaqiri'ye çıkardı. Shaqiri'nin gelişine vuruşu üstten auta çıktı.

62'nci dakikada A Milli Takım umutlandı. Hakan'ın pasında ceza sahası dışı sağ çaprazda topla buluşan İrfan Can Kahveci'nin plase vuruşunda top uzak kale direği tarafından ağlarla buluştu: 2-1.

68'inci dakikada İsviçre farkı tekrar 2'ye çıkardı. Sol kanatta topla buluşan Zuber'in yerden ortasında ceza sahası içinde Shaqiri'nin gelişine vuruşunda meşin yuvarlak ağlarla buluştu: 3-1.

77'nci dakikada İsviçre gole yaklaştı. Kazanılan serbest vuruşu kullanan Granit Xhaka'nın yerden kaleye gönderdiği sert şut direğe çarparak oyun alanına geri döndü. 

90'ıncı dakikada Yusuf Yazıcı'nın ceza sahası içine yerden pasında Mert Müldür'ün şutu kaleci Sommer'de kaldı. 

Maçı İsviçre 3-1 kazanırken, milli takım turnuvaya puansız veda etti. 

STAT: Bakü Olimpiyat

HAKEMLER: Slavko Vincic, Tomaz Klancnik, Andraz Kovacic (Slovenya)

İSVİÇRE: Sommer, Elvedi, Akanji, Rodriguez, Freuler, Xhaka, Widmer(Dk.90+2 Mbabu), Zuber (Dk.85 Benito), Shaqiri (Dk. 75 Vargas), Seferovic (Dk. 75 Gavranovic), Embolo(Dk.85 Mehmedi)

TÜRKİYE: Uğurcan Çakır, Zeki Çelik, Merih Demiral, Çağlar Söyüncü, Mert Müldür, Kaan Ayhan (Dk. 62 Okay Yokuşlu), Ozan Tufan (Dk. 62 Yusuf Yazıcı), İrfan Can Kahveci (Dk. 80 Orkun), Cengiz Ünder (Dk. 80 Kenan Karaman), Hakan Çalhanoğlu (Dk. 86 Dorukhan), Burak Yılmaz

GOLLER: Dk. 6 Seferovic, Dk. 26 ve Dk. 68 Shaqiri (İsviçre) - Dk. 62 İrfan Can Kahveci (Türkiye)

SARI KARTLAR: Hakan Çalhanoğlu, Zeki Çelik, Çağlar (Türkiye), Xhaka (İsviçre)

Şenol Güneş: Sınavı iyi geçemedik

A Milli Takım Teknik Direktörü Şenol Güneş, "Oyunumuzun altında kaldığımızı söyledim. Fiziksel sıkıntının yanında, özellikle İtalya maçı sonrasında Galler maçında olumsuzluğumuzu yenemedik. Yüksek tempolu bir takım çıkaramadık. Bu çocuklar bizimse, yine bizim çocuklar. Başarı ya da başarısızlıkta da bizim çocuklardır. Bu çocuklara, gençlere güveniyorum, inanıyorum. Bu oyuncular Türk futbolunun 10 yılına damga vuracaklardır ama bugünkü sınavı da iyi geçemedik bunu da kabul ediyorum" dedi.

A Milli Takım Teknik Direktörü Şenol Güneş, EURO 2020 A Grubu'nda İsviçre'ye 3-1 kaybedilen karşılaşmanın ardından basın toplantısında açıklamalarda bulundu.

Kaybettikleri için üzgün olduklarını ifade eden Şenol Güneş, "3-1'den sonra üzgünüz. Bu gruptan çıkmayı hedefliyorduk. Çıkacak gücümüzün de olduğunu düşünerek buraya geldik. Zaten elemelerden sonra gruptan çıkmak, güzel futbol oynamak hedefimizdi. Güzel bir hikaye yazma imkanı vardı. Bu turnuvayı iyi kullanamadık. Ama maalesef düşündüğümüzün tam tersi oldu. Taraftarlarımıza, futbol severlere verdiğimiz beklentilerin altında kaldık. Yetenek, karakter önemli ama güçlü de olmak çok önemli. Ama ilk maçta yaşanan kayıp sonrası oldukça büyük bir travma geçirdik. Sonrasında Galler maçı geldi. Bugün daha iyiydik oyuna baktığımızda. Her şeye rağmen toparlanma oldu. İlk başta kazanmak için sahaya çıkan takım bunu gösterdi. Pozisyonlar da üretti. Biz atamadık, rakip ilk geldiği pozisyonda attı. Hücuma gittiğimizde 2'nci golü yedik. Buna rağmen ilk yarı denk sayılabilir. Maçın tamamına baktığımız zaman maçı kaybeden bir takım olarak bizim düşündüğümüz, oynadığımız oyunun anlayış olarak geride olduğu anları da gördük. İsviçre topa sahip olan bir takım. Onların da yetenekli oyuncuları var. Biz golleri bulabilseydik, sonuç farklı olabilirdi. Kazanabilirdik. Hem Galler hem de bu maça üzgünüm. Bu maçlar, kazanılacak maçlardı. Oyun olarak iki maç da İtalya maçının gölgesinde kaldı. Bütün oyuncularım elinden gelen gayreti gösterdi ama olmadı. Hem gruptan çıkma hem de bu sahnede kendilerini gösterme şansı vardı. Üst seviyede olmaları gerekiyordu. Onu kullanamadılar. Onlar da çok üzgün. İlk defa bu tecrübeyi edindiler. Hem bizim hem de oyuncular için büyük bir imtihan. Bu imtihanı başarıyla geçip, en azından son 16'ya kalıp, oradan geçmemiz gerekiyordu. Bazen başarısızlık daha büyük tecrübe katabilir. İnşallah öyle olacaktır. Elimizdeki grup, genç bir grup. Bu grup Türk futboluna 10 yıl daha damga vuracak. Ben buna inanıyorum. Başaracaklar. Bugün, bu turnuvayı böyle geçirmek gerçekten üzüntü verici. Bunu kabul etmek mümkün değil. Bunun altından kalkacak bir takım olduğunu da düşünüyorum. Öyle başarılar yakalama şansları var ki, yeteneğini kullanmak için daha çok çalışmalarını gerektiğini biliyorlar" ifadelerini kullandı.

"GALLER VE İSVİÇRE'Yİ YENEBİLECEĞİMİZİ DÜŞÜNÜYORDUK"

Takımın turnuvada oyun olarak oldukça geri olduğu konusunda gelen soruya Güneş, şöyle cevap verdi:

"İtalya maçıyla başladı bu. Oradaki teknik, taktik düşüncelerimizin rakip tarafından baskın bir şekilde aleyhimize kullanılması, bizi çok etkiledi. Biz, Galler ve İsviçre'yi yenebileceğimizi düşünüyorduk. Bu konuda eleştirilere katılıyorum. Oyun olarak geride kaldık. Ama bu futbol maçı. Zaten bunları yapsaydık, bunları konuşmayacaktık. Yönetim de elinden gelen gayreti gösterdi, oyuncular da elinden geleni gösterdi. Sorumlusu benim. Ama bunu söylerken, eksikleri de doğruları da biliyorum. Bunları sizinle paylaşıyorum. Herhangi bir şey olması için size değil, kamuoyuna ya da yönetime bir takım bilgiler verilir."

"BUGÜNKÜ SINAVI DA İYİ GEÇEMEDİK, BUNU DA KABUL EDİYORUM"

Futbolcularına güvendiğini ancak turnuvayı da iyi geçiremediklerini kabul ettiğini ifade eden Şenol Güneş, "Oyunumuzun altında kaldığımızı söyledim. Kamp 18'inde başladı. Bu da Türkiye'deki oyuncularla. Onun dışındaki bütün oyuncular 24, 25'inde geldi. İspanya, Fransa, İngiltere Ligi'nde oynayanlar geç katıldı. Onların fiziksel olarak hazırlanma süresi yok. Bunların maç oynadıktan sonra da birkaç gün dinlenmeye ihtiyaçları var. Dolayısıyla maç temposu, üst üste sürekli maç oynayan Türk oyuncuların ne kadar performansının sene sonu ortaya çıkacağı soru işareti oluşturabilir. Fiziksel, zihinsel sorunlar bazı oyuncularda fazla olur, bazı oyuncularda az olabilir. Biz fiziksel sıkıntının yanında, özellikle İtalya maçı sonrasında Galler maçında olumsuzluğumuzu yenemedik. Bu maçta daha iyi başladık. İsviçre topa rakiplerinden fazla sahip olan bir takım. Ona rağmen yüzde 50, 50'ye yakın topa sahip olduk. Dolayısıyla fiziksel olarak bir eksikliğin olduğunu kabul ediyorum ama bunun kamp ya da çalışmayla ilgili olduğunu düşünmüyorum. Bazen moral gücünüz de fizik gücünüzü olumlu ya da olumsuz etkiler. Bugün zaman zaman parlayan, zaman zaman düşen oyuncular vardı. Mesela çok maç oynayan Hakan, Burak düşüş gösterdi. Cengiz de az idman yaptığı için, İrfan da düşüş gösterdi. Yine sakatlıktan çıkan Merih de öyle. Bunlar olabilir. Bunları topladığınız zaman ortaya yüksek tempolu bir takım çıkaramadık. Bu çocuklar bizimse, yine bizim çocuklar. Başarı ya da başarısızlıkta da bizim çocuklardır. Bu çocuklara, gençlere güveniyorum, inanıyorum. Bu oyuncular Türk futbolunun 10 yılına damga vuracaklardır ama bugünkü sınavı da iyi geçemedik bunu da kabul ediyorum" şeklinde konuştu.

"OYUNUMUZDAN BİZ ZATEN ÖVGÜYLE BAHSETMİYORUZ. ELEŞTİRİLER YAPIYORUZ"

Oynadıkları futboldan övgüyle bahsetmediklerini, aksine eleştirdiklerini belirten Güneş, "Beklentimizin büyük olduğunu siz de biliyorsunuz. Kamuoyunun da beklentiyi yükselttiğini biliyoruz. İlk maç sonrasında buraya geldik. Maç sonrasındaki fırtınayı biliyorsunuz. Sonuç kötü ama oyun olarak umutsuz bir ambiyans kamuoyunda geziyordu ve oyuncuların bundan etkilendiğini görüyordum. Bunu düzeltmeye çalışmamıza rağmen ki düzeldiğini düşündüm ama sahaya yansıması çok istediğimiz seviyede değildi. 2'nci maçın da mağlubiyetiyle çok daha olumsuz oldu. İsviçre ise burada berabere kalarak İtalya maçında 1-0, 3-0 kaybetmeyi göze alabilir. Ama asıl hedefi bizim iki maçtır. Bizim de 2 maç olması gerekiyor. Bunu kullanamadık. Aynı şekilde İsviçre için de bu doğru. İsviçre ilk maçta aldığı bir puanla ikincilik şansı var. Galler niye İtalya'ya 1-0 yenilip, ikinci oldu. Çünkü, ilk 2 maçtaki avantajını kullandı. İtalya'da oyuncu değişikliği yaptı. Bunlar avantaj, dezavantaj. Bunlara girmek istemiyorum. Oyunumuzdan biz zaten övgüyle bahsetmiyoruz. Eleştiriler yapıyoruz" diye konuştu.

"BİZ HER AN GOL ATACAĞIMIZI BEKLERKEN GOL YEDİK"

Gol atmayı bekledikleri anda kalelerinde gol gördüklerini ifade eden Güneş, şöyle konuştu:

"Biz de aynı şeyi söylüyoruz. Hollanda'nın, İsviçre'nin zayıf yönleri yok mu ? Zayıf yönümüz Galler maçında defansın arkasına atılan toplardı. Şimdi de defans arkasına değil, uzaktan atılan şut muydu? Biz attık, kaleci çıkardı. Bunların hepsi doğrudur ama hepsi sonuçla eşdeğerdir. Maçtan önce bizde İsviçre'nin nasıl oynadığını biliyoruz. Galler'in de. Saha içinde başarı önemlidir. Biz hücuma gittiğimizde attığımız 3, 4 şut var. Hepsi de güzel şutlardı. Kaleci çıkardı. Ama onlar attığında da köşeye gitti. İlk pozisyonda geldi, vurdu, gol oldu. Biz her an gol atacağımızı beklerken gol yedik. Tekrar gittik, gol yedik. Buna bakarak tabii ki eleştiri yapacaksınız. Defansta bizim oyuncularımızın uzak kaldığı zamanlar oldu, bazen 1'e 1'de iyi yaptık. Bunu iyi yaptığınız zaman zaten sonucu lehimize alıyoruz. Kötü yaptığımız zaman kaybediyoruz. Çıkışta top kayıplarımız oldu. Tersine yaptığımızda biz de top kazandık. Futbol böyle, hatalar oyunudur. Karşı tarafın hatalarını da, kendi hatalarınızı da biliyorsunuz. Bu maçta da bölüm bölüm hem bireysel hem takım olarak iyi işler yaptık. Ama bazen de hatalar yaptık. O yüzden kaybettik. Söylenenleri sevgiyle karşılıyorum."

"TAKIMIN BAŞARI YA DA BAŞARISIZLIĞINDA SORUMLULUĞU HER ZAMAN BENİM ALMAM GEREKİR"

Tecrübeli teknik direktör, istifa edip etmeyeceği yönündeki soru üzerine de şu açıklamayı yaptı;

"Şu anki düşüncem istifa edip, etmemek değil. Şu anda işimizi yaptık. Maçtan önce gelirken, 'bizi Dünya Kupası finaline götürüyordun, şimdi nasıl gidersiniz' diye düşünüyorsunuz. Zaten böyle yaptığımız için Türkiye'de sıkıntı var. Buranın hesabı tabii ki yapılır. Ama bunun hesabı size değil, yönetime veya kamuoyuna verilir. Ama taraftar içerisinde bunu kullanarak, değerlendirerek bir planlama yapmanızı doğru bulmam. Ama fikir itibariyle bu sorular sorulur. Yetkili oldukça sorumlu olduğumu söylüyorum. Herkes sorumlu. Medya da, yönetim de, oyuncu da sorumlu. İş yapıyoruz. Ama takımın başarı ya da başarısızlığında sorumluluğu her zaman benim almam gerekir. Bunun karşılığı istifa mıdır, işi bırakıp kaçmak mıdır, yoksa çalışmak mıdır, onu siz daha iyi takdir edersiniz."

Editör: TE Bilisim