Suriyeli sığınmacılar konusu insanî vasfını giderek kaybetmiş ve Türkiye için çok yönlü ve boyutlu sorunlar yumağı halini almıştır. Bu durum 1951 Mülteciler Sözleşmesi'ne (Convention relating to the Status of Refugees) Türkiye’nin zamanında koyduğu çekincelerin isabetini doğrulamıştır.

Türkiye, özel coğrafî konumu sebebiyle 1951 Mülteciler Sözleşmesi'ne coğrafî çekince getirmiştir. Buna göre Türkiye, Avrupa'dan Türkiye'ye sığınanlar dışındakilere mülteci statüsü tanıma yükümlülüğü altına girmemiştir.

Türkiye, Sözleşme’yi 29.08.1961 - 359 sayılı Yasa ile, çekince koyarak onaylamıştır. Çekince  şöyledir: “Bu Sözleşmenin hiçbir hükmü, mülteciye Türkiye’de Türk uyruklu kimselerin haklarından fazlasını sağladığı   yorumlanamaz.”

Suriyelilerin Türkiye’ye akın etmeleri üzerine çıkan (2013) 6458 sayılı “Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu" ile mevzuatımıza "Şartlı Mülteci" kavramı ve statüsü girmiştir. "Avrupa ülkeleri dışında meydana gelen  olaylar" ibaresiyle de coğrafî kapsam genişletilmiştir.