İlk yazımı sizlerle paylaşırken, ilklerin heyecanını ben de herkes kadar hissedebiliyorum. Yeni Çağrı Gazetesinin değerli muhabiri Yağmur Tanyıldı
İlk yazımı sizlerle paylaşırken, ilklerin heyecanını ben de herkes kadar hissedebiliyorum. Yeni Çağrı Gazetesinin değerli muhabiri Yağmur Tanyıldız’a ve beni her konuda olduğu gibi bu kararımda da yalnız bırakmayan ve yüreklendiren eşime sonsuz teşekkürler..Tam gün annelere taze ikiz bebek annesinden;
2015 yılında dünyaya gelen kızlarım Asya ve Aybilge bana bu mucizevi süreci başkalarıyla paylaşmak için ilham verdi. Çoğul gebelikte doğum ve sonrası deneyim ve paylaşma son derece önemli. Zorlu geçen bir gebelik düşünün, geçmek bilmeyen bir bulantı, hastanenin ikinci eviniz oluşu, şişen ayaklar ve finalde ise hamile kolestazı. Bütün bunları yaşarken gebelik süresince çoğullarla ilgili hâlihazırda olan sınırlı sayıda kaynağın hiçbiri yeterli olmadı tabiki. Bana göre tecrübeli çoğul annelerine bu konuda çok iş düşüyor. Çoğul gebelikler her zaman sıkıntılı ilerler, bu fikre ve çevrenizdeki herkesin size bunu hissettirmesine alışmak gerekir ki erken doğum riskini her durumda size hatırlatan doktorunuz gebelik kolestazından muhtemelen bahsetmemiştir. Erken doğması beklenen ikizler olması gerekenden daha önce doğma ihtimali yüksektir. Pekte iyi olmayan psikolojinizi hepten etkiler ve bebekler için olası bir yoğun bakım süreci sizi daha fazla yıpratır. Bana göre hamilelik 9 ay süren bir hastalık hali, bu yüzden doğumhaneden çıktığınızda kendinizi rahatsızlığınıza sebep olan hastalıktan kurtulmuş gibi hissedeceksiniz ve bu size fazlasıyla suçluluk hissi verecektir. Ama üzülmeyin 9 ay boyunca yaşadığınız çok zor bir süreçten sonra böyle hissetmeniz gayet normal. Öyle normal doğum yapıp bebeğini kucağına aldıktan sonra salya sümük ağlayan anneleri gördükçe insanın onlara imrenmemesi elde değil doğrusu. Sonuçta 9 ayın sonunda bebeklerinizi kucağınıza almak gibisi yok dünyada.
Bu yazıyı yazarken kızım Aybilge’nin ‘anniiiiğğğ aşya bıgı bıgı’ uyarısıyla ortada görünmeyen Asya’nın yokluğunu fark ettim. Banyodan sesi gelen cadı yumağı viledayı olta yapıp klozette balık tutuyormuş... Sakinleştiğime göre bu konuya pratik bebek zekası deyip kapatalım.
