Terörle mücadelede epeyce bir süredir bozulan kural-koşul dengesinin ağır sonuçlarının, doğusu ve batısı, güneyi ve kuzeyi ile, kırsalı ile kenti ile bütün ülkeye verdiği rahatsızlık ne yazık ki yer yer günlük hayatımızı da etkilemektedir. Belediye otobüsünde paketine sahip çıkmayan yolcundan, boğaz köprüsünde kalan aracın sebep olduğu karışıklıklar ve daha niceleri gibi.
Bu tür karışıklıklar; terörün adeta ara hedefi gibidir. Terör böylece geniş halk kitlelerini korkutarak, yıldırıp bezdirerek asıl amacına doğru yol almaktadır.
Ancak küçük olsun, büyük olsun bütün “devlet”lerin ana görevi de “kendi beka’sını ve milletin güvenlik ve refahını sağlamak”tır. Ve devletler bu görevlerini gerek uluslararası gerekse milli normlarla belirlenen dengeler içinde yerine getirirler. Güvenlik ve özgürlük, hak ve sorumluluklar, kural ve koşul dengeleri gibi.
Geçtiğimiz günlerde yine bu sütunlarda dikkate sunduğumuz terör suçlarında idam cezasının yeniden ihdası ile bazı kamu görevleri için etik kurallar ve yaptırımların belirlenmesi konularının, siyasetin de gündeminde olduğu anlaşılmıştır.
Terörle mücadeleye etkinlik kazandıracak bu gibi çalışmaların sonuçlandırılması için gerekli bütün iş ve işlemler; yazılı ve görsel basının, sivil toplum kuruluşları ile özellikle siyasi partilerimizin öncelikli görevleri arasına alınmalı ve süratle sonuçlandırılmalıdır.
Bu arada yazılı ve görsel basında etkisiz hale getirilen teröristlerle ilgili haber ve yorumlarda “öldürülmüştür” ifadesi sık sık kullanılmakta, sanki güvenlik güçlerinin sağ olarak yakaladıkları teröristleri öldürüyormuş izlenimi yaratılmaktadır. Oysa bu teröristler ölü olarak ele geçirilenlerdir. Zaten yapılan resmi açıklamalarda da ölü ve yaralı olarak ele geçirilenler ayrı ayrı ilan edilmektedir. Kanunları, nizamları ve bu kanun ve nizamları uygulayan kuruluşları olan Devlet, vatandaşını öldürmez, bu suçları işleyenlere de göz yummaz. Devlet, suçun cezası az ise yeni kanunlarla cezaları artırır.
Bu tür yayınlar ve dikkatsiz açıklamalar; vatanına ve bayrağına sadık ve vefakar, Kürt kökenliler dahil sade vatandaşlarımızı yaralamakta, devlete olan saygılarını törpülemektedir.
***
PKK bu defa da Diyarbakır’da polis servis aracını hedef alan, yol kenarına bırakılan bir araca yüklü bombayı patlattı. Hain ve kalleş saldırıda 7 polisimiz şehit oldu, içinde polislerin de olduğu 24 kişi de yaralandı. Kahraman polislerimize Ulu Tanrı’dan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum, büyük milletimin başı sağ olsun.
Bu hain ve kalleş saldırıyı şiddetle ve nefretle kınıyorum.

Editör: TE Bilisim