ASLI M. SARI

İZMİR


11 Kasımda Kordon otelde gerçekleştirilen Türk İttifakı Hareketi Basın Kahvaltısına basın mensuplarının yanı sıra sivil toplum kuruluşları, siyasi parti temsilcileri, gençlik örgütleri, bir çok vatandaş katılım sağladı.
Türk İttifakı Adına programı arz eden ve açılış konuşmasını yapan Taner ÖZGÜR;
“bu milletin evlatlarının bu ülkeyi yönetme vakti gelmiştir, artık Atatürk gençliği ülkenin gidişatına dur demek adına yola koyulmuştur” dedi.
Basın kahvaltısında Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları için saygı duruşu ve istiklal marşının ardından Gençliğe hitabe ile devam edildi.
Gençliğe Hitabenin ardından sözü Türk İttifakı Hareketi adına kürsüye gelen Av. Tarcan ÜLÜK hareketin çıkış amacı, neler yapacağı, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde üstleneceği rolün ne olacağına dair geniş bilgiler verdi.
Ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Ülük; daha sonra salonda bulunan diğer katılımcıların soruların da cevap vererek konuşmasını sonlandırdı.


Ardından Gazeteci Ertuğrul Kalafat şiirini seslendirmek üzere kürsüye gelerek salona hitap etti,
Türk İttifakı Hareketi kurucuları arasında yer alan güney Sudan Konsolosu Mesut Mercan’ında doğum günü olması sebebiyle sürpriz bir pasta kesimi ile keyifli anlar yaşanmış oldu. Ardından katılımcılar ile toplu fotoğraf çekimi ile istişare toplantısı sona erdi.

TÜRK İTTİFAKI HAREKETİ CUMURBAŞKANI ADAYINDA OLACAK ÖZELLİKLERİ AÇIKLADI
1- Türklük şuuruna sahip olmalı,
2- Tarih şuuruna sahip olmalı,
3- Din ve vicdan hürriyetini sağlayacak inanç ve imana sahip olmalı,
4- Siyasette, meslekte ve sosyal yaşamında şaibe taşımamalı,
5- Yaşamı başarı ve mücadele öyküleri ile dolu olmalı,
6- İstişareye açık, kendi ile barışık, karar verme yetkinliğinde ancak ortak akla saygı duymalı,
7- Dünyayı tanımalı, Devletin millete hizmet ile yükümlü olduğunu bilen biri olmalı,
8- Fiziken temsil yetkinliği bulunmalı.
9- Sosyal ortamlarda giyimi, tarzı ile temsilde yetkin olmalı.
10- Eğitimli, kültürlü ve mütevazı olmalı.
11- Alkol, sigara ve uyuşturucuya karşı mesafeli olmalı.
12- Aileye önem vermeli, aile birlikteliği sağlam olmalı.
13- Sanata, spora düşkün olmalı.
14- Bilime meraklı ve üretime dayalı gerçek ekonomiden yana olmalı.
15- Tam bağımsızlık karakteri olmalı.
16- Mesele Devlet ve Millet menfaati olduğu vakit tavizsiz, kararlı ve Şahin olmalı.
17- Ne çok genç ne de çok yaşlı olmamalı.
18- Türk kamuoyunda saygın bir isme sahip olmalı.
19- Türkçeyi doğru ve düzgün kullanabilmeli.
20- İyi bir hatip olmalı ancak popülist bir dil kullanmamalı.
21- Milli siyasal duruş göstermeli. İçi dışı bir, şeffaf olmalı.
22- Gerçekçi ve doğruları konuşmalı.
23- Devletin ve milletin temel sorunlarına karşı hazırlıklı, birikimli olmalı.
24- Karşılaşılacak olası sorunlara karşı da Atatürk olsa ne yapardı? Diyebilecek kadar net, samimi Atatürkçü fikriyata sadık olmalı.
25- Cumhurbaşkanlığı seçilmesi bütün yurttaşlar tarafından olumlu karşılanmalı, insanları kategorize etmeyecek Mert bir kişiliğe sahip bulunmalı.
26- Eşi ve ailesi de aynı ölçütlerde ve mütevazi, örnek yurttaşlar olmalı.
27- Ne süper zengin nede çok fakir olmamalı. Maddiyat kaygısını aşmış bir ailesi olmalı.
28- Ahlakı olduğu için dinini sorgulamak kimsenin aklına gelmemeli.
28- İnsan yönetme yeteneği doğuştan bulunmalı. Devlet idaresinde duyguları ile değil akıl ile hareket etmeli.
28- Liyakate göre görev vermek alışkanlığında olmalı. Yalaka tayfası ile çalışmayacak bir yapıda olmalı.
29- Cumhurbaşkanı her yönü ile yerli ve milli olmalı. Cumhurbaşkanlığı için Chatam House,CFR yada Yahudi lobileri vb.dış kurum,kuruluş,kişi ve Devletler ile görüşmemiş olmalı.
30- Krizleri yönetebilme dirayetinde olduğunu göstermiş yada gösterecek olduğunu kabul ettirecek birikimde olmalı.

TÜRK İTTİFAKI HAREKETİ TÜRK’e PAROLA

“YÜKSEK TÜRK! SENİN İÇİN YÜKSEKLİĞİN HUDUDU YOKTUR. İşte “PAROLA” budur”... GMK ATATÜRK

CUMHUR İTTİFAKI=MİLLET İTTİFAKI < BÖLÜCÜ KÜRTÇÜ İTTİFAK
ÇARE: TÜRK İTTİFAKI

TÜRK IRKI KENDİ CUMHURBAŞKANI ADAYINI ÇIKARACAKTIR

Bu yazımızın muhatabı sizsiniz! Uzun uzun yazıyoruz; Aymazlıkla “çok uzun okuyamam ”diyebilirsin ancak dediğimiz gibi bu yazının muhatabı sensin biz ödevimizi yapıyoruz!

Moda olan güncel hitap ile vurgu yapalım: EY TÜRK! Sanadır bu hatırlatma yazımız...

Kimsin sen? Titre ve kendine dön!

Büyük liderimiz Atatürk’ün fikriyatını en hakiki yol kabul eden, Türk milletine aidiyeti onun vurgusu olan “Ne mutlu TÜRKÜM diyene” sözünün kapsamındaki TÜRKSÜN.

Batı Dünyasının, Çin’in, Arab’ın, Acemin, Rus’un hedefindeki, onlara göre  yok edilmesi gereken, on bin senedir yaşadığın bu coğrafyadan sökülüp atılması gereken  Türk’sün!

Korktukları TÜRKSÜN...

İstiklal marşımız unutmayalım.  “KORKMA” diye başlıyor.

“Türk ırkı” sözünü kasten vurguluyoruz. Aşırı, bilimsellikten uzak, insanlığa düşman bir siyasal düşünce sistemi olarak algılanıyor bu söylem!

“Türk-iye” kelimesindeki “İYE” = “ait olan”  manasını taşır.

Bu ülkeyi kuran Atatürk; Yaşadığımız coğrafyanın Türk’e ait olduğuna vurgu yapmıştır.

İşte Türk’e ait olan bu vatandan Türk’ü söküp atmak için siyaset adı altında toplu bir ihanet yaşatıyorlar Türk milletine! (!)

Bu ihaneti deşifre ederek çare üretmek ödevindeyiz. Önce niçin bu ödevde olduğumuzu hatırlayalım:

TÜRK IRKINA düşmanlık yapılıyor alçakça ve açıkça! O halde bu alçak, açık ihanet sahiplerine karşı her türlü IRKÇILIĞI yapanlara karşı elbette TÜRK IRKINI savunan siyaseti egemen kılacağız.

Atatürk bize neyi vasiyet etti ise onu yapacağız. Net!

“Misakı milli sınırları” Atatürk için olmazsa olmaz ön hedeftir.

Ön hedefini tamamlayamadan maalesef şehit edilmiştir. Hatay meselesini çözse de Musul-Kerkük‘ü çözemeden vefat etmiştir.

Atatürk’ün mutlak hedefi Adriyatik’ten Çin denizine büyük Türk birliği olduğunu biliyoruz.

Bakın Gazi Paşamız ne diyor;

“Az zamanda çok büyük işler yaptık. Bu işlerin en büyüğü, temeli Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan, Türkiye Cumhuriyetidir.

Büyük ve hayalî şeyleri yapmadan yapmış gibi görünmek yüzünden bütün dünyanın düşmanlığını, garazını, kinini, bu memleketin ve milletin üzerine çektik.

Biz Panislamizm yapmadık. Belki, “yapmıyoruz, yapacağız” dedik. Düşmanlar da “yaptırmamak için biran evvel öldürelim” dediler.

Panturanizm yapmadık, “yaparız, yapıyoruz” dedik, “yapacağız” dedik ve yine “öldürelim” dediler.

Bütün dâva bundan ibarettir.
Bugün Sovyetler Birliği dostumuzdur, komşumuzdur, müttefikimizdir. Bu dostluğa ihtiyacımız vardır. Fakat yarın ne olacağını bugünden kimse kestiremez. (!)

Tıpkı Osmanlı gibi, tıpkı Avusturya-Macaristan gibi parçalanabilir, ufalanabilir. Bugün elinde sımsıkı tuttuğu milletler elinden avuçlarından kaçabilirler. Dünya yeni bir dengeye ulaşabilir. İşte o zaman Türkiye ne yapacağını bilmelidir…(!)

Bizim bu dostumuzun idaresinde dili bir, inancı bir, özü bir kardeşlerimiz vardır. Onlara sahip çıkmaya hazır olmalıyız. Hazır olmak yalnız o günü susup beklemek değildir. Hazırlanmak lazımdır.

Milletler buna nasıl hazırlanır? Manevi köprüleri sağlam tutarak. Dil bir köprüdür. İnanç bir köprüdür. Tarih bir köprüdür. Köklerimize inmeli ve olayların böldüğü tarihimizin içinde bütünleşmeliyiz.

Onların bize yaklaşmasını bekleyemeyiz. Bizim onlara yaklaşmamız gerekli…

Türk Milleti Asya’nın garbında ve Avrupa’nın şarkında olmak üzere kara ve deniz sınırlarıyla ayırt edilmiş, dünyaca tanınmış büyük bir yurtta yaşar…

Onun adına Türkeli derler… Türk yurdu daha çok büyüktür… Yakın ve uzak zamanlar düşünülürse, Türk’e yurtluk etmemiş kıta yoktur…

Bütün dünyada, Asya, Avrupa, Afrika Türk atalarına yurt olmuştur… Bu hakikatler eski ve hususiyle yeni tarih vesikalarıyla malûmdur.

Ben her şeyden önce bir Türk milliyetçisiyim. Böyle doğdum. Böyle öleceğim. (!)

Türk birliğinin, bir gün hakikat olacağına inancım vardır. Ben görmesem bile, gözlerimi dünyaya onun rüyaları içinde kapayacağım.

Türk birliğine inanıyorum, onu görüyorum. Yarının tarihi, yeni fasıllarını Türk birliğiyle açacaktır.

Dünya sükûnunu bu fasıllar içinde bulacaktır. Türk’ün varlığı bu köhne âleme yeni ufuklar açacak, güneş ne demek, ufuk ne demek, o zaman görülecek.

“Yüksek Türk! Senin için yüksekliğin hududu yoktur. İşte PAROLA budur”

GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK
EY TÜRK! Daha açık siyasette PAROLA izahı olabilir mi? Allah aşkına kafanı niye karıştırmalarına izin veriyorsun?

Gazi paşamız İşte sana PAROLAYI izah etmiş!

Atatürk “Millet” kavramına açıklık getirerek;  “Türkiye Cumhuriyetini kuran Türkiye halkına Türk milleti denir” demiştir.

İşte Türk’ten korkan, Türk’ü Türkiye’den söküp atmak isteyen,  meşhur yedi düvel,  titreyip kendine dönmemen için seni böl-parçala-yönet taktiği ile kimliğinden arındırmayı siyaset bilmiş....

Bunun için kırk şekle, kılığa girmiş işbirlikçileri eli ile ve maalesef siyasetteki, Türkçü siyaset yaptığını iddia eden TBMM’nde temsil edilen Partiler aracılığı ile Cumhur ve Millet İttifakı tabanına Türkçü Hareket hapis edilmiştir.

A-Türk milletine mensubiyetten gurur duyan,
B- Atatürk’ü yol başçı kabul ederek onun siyasetinin izinden gitmeyi en doğru yol kabul eden,
C- Milli ve manevi değerlere önem veren,
D- İslam dinine saygılı ancak Arap kültürünün İslam olarak takdimine aldanmayan mütedeyyin, makul çoğunluk bugünkü Türkiye’nin en az yüzde seksenini oluşturur.

TBMM’nde Atatürk’ün siyasetine vurgu yapan partilerimiz var; CHP-MHP-İYİ Parti ve ZAFER Partisi. Ancak onun yaptıklarını yapmamak için Atatürkçü bir çizgide siyaset yapıyormuş gibi yapıyorlar.

Oysa yaptıkları TÜRKÇÜ HAREKETİ-ATATÜRKÜN AYDINLIK fikri yol haritasını boğmak!

Üstelik bunu Türkçü siyaset izlediklerini iddia ederek, ”Atatürk çizgisindeyiz” diyerek yapıyorlar.

Türkiye’nin özde TÜRKÇÜ bir idareye kavuşması için, Bölücü Kürtçüler ile her iki ittifakın yaptığı flörtleşmelere müsaade etmemek adına, IRKIMIZA düşmanlık yapan soytarılara karşı, elbette TÜRK IRKÇISI olduğumuzu gurur İle haykırarak,  Başbuğumuz Mustafa Kemal Atatürk’ün aidiyeti ile gurur duyduğu TÜRK IRKINI temsil yetkinliğinde Cumhurbaşkanı adayımızı belirlemek en yakın ödevimizdir. (!)

Türk milliyetçiliğini temsil ettiğini iddia eden kamuoyunda kabul görmüş bugün TBMM’nde temsil edilen partilerin biliyoruz ki TÜRKÇÜ HAREKETE samimi aidiyeti bulunmuyor.

İttifaklara egemen olan gayrı milli irade, bu partilerin tabanlarını konsolide ediyor elinde tuttuğu idarecilerin iradesi ile...

O nedenle bölücü Kürtçüler ve Türk’e hasım küresel piyonlar el üzerinde tutulurken, TÜRK öz vatanında öksüz bırakılıyor.

Şimdiden peşinen belirtiyoruz ki hedefimiz, bütün Türkçülerin Cumhurbaşkanlığı seçiminde tek bir güç birliği içinde hareket etmesini sağlamaktır.

Yüzde seksenin oyu ile bir Cumhurbaşkanı seçilmesini sağlayacak siyaseti oluşturmak için TÜRK İTTİFAKI şarttır.

TÜRK İTTİFAKI kurulmalıdır. Âmâ nasıl kurulacak? Türk’e kendisi olması gerektiği nasıl anlatılacak?: Atatürk’ün işaret ettiği PAROLA ile kuşkusuz....

“Ne ABD-Ne Rusya-Ne Çin Her şey TÜRKLÜK için” diyen yürekleri bir araya toplamak gerekiyor.

CIA-MOSSAD-MI6 tarafından desteklenen, öğretilen sözde Türkçü siyasetçilerin, Türk milletini, ırkını daha fazla aldatmasına sessiz durmayacağız...

Türk milletinin yüksek menfaatlerine aykırı her düzenlemeyi düzeltmek için çalışacağız. Ancak öncelikle;

1- İkiz Yasaları
2- Maden Yasasını
3- Fulbriht Anlaşmasını
4- İstanbul Sözleşmesini
5- Paris İklim Sözleşmesini
6- Vatandaşlık yasasını
7-C-19 Politikalarını
8- Siyasi Partiler Yasasını
9- Petro/Dolar hayali Ekonomik Düzeni

Türkçü yasal metinler ile değiştirmek yâda tümden red etmek öncelikli siyasal hedefimizdir.

TÜRK IRKININ TURAN Hedefi ve KIZILELMA ÜLKÜSÜ için yetkin TÜRKÇÜ, ATATÜRKÜN ÖZ İZİNDE, TÜRK IRKINA hizmet edecek CUMHURBAŞKANI adayımızı,  Bölücü Kürtçülere ve benzeri TÜRK düşmanlarına Türkiye’de siyaset imkânı vermemek amacıyla açıklamalıyız.

Seçim kampanyasını da başlatmalıyız...

En öncelikli meselemiz Kuzey Irak ve Suriye’nin Kuzeyinde TÜRKİYE ile birleşecek 11 milyon nüfuslu bir TÜRK Devletini kurmaktır.

Mavi VATAN için Kıbrıs ilhak edilmelidir. Girit ve Adalar da ki RUM işgali sonlandırılmalıdır.
AZERBAYCAN İle de TÜRKİYE federatif bir birlikteliğe giderek Güney Azerbaycan Türklerinin azatlığı milli hedef olmalıdır.

Bor, Toryum, Altın ve tüm kıymetli maden işletmeciliği kamuya devredilmelidir.

Petro/Dolar para sisteminden çıkılarak, paramızı altın değer kaydına bağlamalı ve milli paramız ile ithalat, ihracat, alış verişi Anayasa hükmü haline getirmeliyiz.

İşte PAROLA’yı bilmeyen güya Türkçü Hareketi savunduğunu iddia eden TBMM’nde bugün temsil edilen partilerden bu genel özeti prensip olarak kabul eden maalesef yoktur.

Oysa bu temel özeti aynen, amasız, fakatsız kabul etmeyen hiç bir parti Türkçü bir siyaset izlemiyordur. Atatürk’ü anlamamıştır ve Atatürk’ün siyasetini de izlemiyordur.

Sözde Türkçü partiler bakıyorsunuz küresel Baronların sesi olmuşlar. Cumhur ve Millet İttifakı milli meselelerde gayrı milli bir duruş sergiliyor mesela..!

Zafer Partisi Esad İle görüşmekten ve Suriyelileri göndermekten bahsediyor. Tamam, da Irak’ın Kuzeyi ve Suriye’nin Kuzeyindeki Türk nüfusu görmezden geliyor. Suriye ve Irak’ın toprak bütünlüğünün derdine düşmüş. Misakı Milli sınırlarını dahi unutmuş. Turanı nasıl kuracak?

Bu nedenlerle Türkçü siyasetin olmazsa olmaz koşullarını, Kabul eden siyasal hareketleri bir çatıda toplamalıyız.

O çatı yeniden Ergenekon’dan TÜRKÜN çıkışı sağlamalıdır.

TÜRK İTTİFAKI ÇATI adayını belirleyerek yüzde seksenin oyuna talip olmalıdır!

İşte bunu başarmanın yolu Atatürk’ün PAROLASINI bu büyük millete hatırlatmaktan ibarettir.

Aldanmamak ve aldatılmamak için PAROLA şart.????????????????????????

Bozkurt’lar ulusun, Tanrı Türk’ü korusun...

Selam ve saygılarımızla.
TÜRK İTTİFAKI HAREKETİ
SÖZCÜSÜ Av. Tarcan ÜLÜK