Bin yıl tutsak etti beni gözlerin Mahkumu oldum eşsiz bakışlarının Yandıkça yandım ateşinde kor misali Aradan binlerce yıl geçti ama Kurtulamad

Bin yıl tutsak etti beni gözlerin
Mahkumu oldum eşsiz bakışlarının
Yandıkça yandım ateşinde kor misali
Aradan binlerce yıl geçti ama
Kurtulamadım esaretinden
Küçük bir yeşil pencere önünde
Sanki bütün âlem gözlerinde gizliydi
Geceleri uzaklarda yıldızlar doğarken
Evreni seyrettim gözlerinin alevinde
Gözlerin bir alev gibi âlemlerin ötesinde

Ebedi mahkumu oldum gözlerinin
Aslında cihanın gözlerin olduğunu gördüm
Acılar içinde kaldığın zamanlar
Denize dökülen bir nehir gibi
Gözlerinden yaşların nasıl aktığını gördüm
Gözlerin sonsuz bir deryaydı ki
Düşen her damlaya karıştı anılarım

Yeşil bir pencerem vardı küçücük
Oradan seyre daldım âlemi
Bilmezdim yağmurun ne olduğunu
Hiç ıslanmadım uzak akşamlarda
Özlem dolu ağladığın zamanlar
Yağmurun kırlara düşüşünü gördüm
Saçlarımı savurmadı rüzgarlar
Hiç yürümedim kurumuş yapraklar arasında
Solgun bir gülü tutarken ellerin
Tarifsiz acılar içinde kaldığın vakit
Gözlerinin ıssızlığında ölümü gördüm
Ölümümü gördüm gözlerine bakarken

Yeşil bir pencerem vardı küçücük
Oradan seyrederdim bu âlemi
Seher vakti çimene düşen yağmur gibi
Gözyaşlarının üzgün bir güle düşüşünü
Gülüşünün maviliğini uzaklara taşıyan
Kuşların ölümsüzlüğe uçuşlarını
Kırlara yayılan mutluluğun
Aslında gözlerinin rengi olduğunu gördüm
Yaşamayı sevdim gözlerinde ölürken


Ah yalnızlığım, ruhumun ruhu
Böyle bin yıl daha tutsak kalsam gözlerinde
Böyle bin yıl daha yanardım
Anla ki ey sevgili
Dünyalar saklı, dünyam saklı ki gözlerinde
Hep seni gördüm ben
Bu âlemin her köşesinde

Bu hafta yine eski bir şiirim... Şiiri okuyunca melankolinin şiir için olmazsa olmaz olduğu düşüyor akla. Hem melankoli, insan doğasıyla da en uyumlu hislerden.

Haftanın kitabı: Filmi de kitabı kadar ses getirmiş Margaret Mitchell’dan ‘’Rüzgar Gibi Geçti’’ romanı… Üniversite yıllarımda okuduğum, Amerikan iç savaşını anlatan bu kitap, dünya edebiyatının en iyi örnekleri arasında. Yabancı kitaplarda okurun önceliğinin çeviri olduğunu hatırlatayım derhal. Çevirinin tam metin olması da başka bir önemde tabii. İddialı okura iyi okumalar…