Seslere kulak vermek dinlemek gerek, dinleyip neler yaptı, duruşu faaliyeti nedir, bellemek gerek.

*Metin Akpınar

Türk sinema, tiyatro ve dizi oyuncusu, 2 Kasım 1941 doğumlu.

*Alaattin Çakıcı

Türk mafyası organize suç örgütü lideridir, 20 Ocak 1953 doğumlu.

*Hamza Yerlikaya

FILA tarafından "Asrın Güreşçisi" unvanı verilmiş Türk grekoromen güreşçi, 3 Haziran 1976 doğumlu.

Üç tanınmış isim, üç şahsiyet, üç farklı kişilik, üç farklı yaşam tarzı, üç farklı ismin ortak yanı ekseriyetle halkımız tarafından kısmen de olsa dünya insanları tarafından tanınıyor, biliniyor olmaları. Üç isimde de güncel bazı meselelere müdahiller ve konuşuluyorlar, medya ve yazılı basınımızda haberleri geçiyor, haklarında yazılar yazılıyor menfi ya da müspet olarak, okunuyorlar. Hangisi halkımızın yüreğinde yer etti ebediyete kadar gönüllerde yaşayacak, var olacak. Hangisi insanımızın endişelerini ve tepkisini üzerinde topladı da hep temkinle ama şüpheyle anılıp bilinecek. Hayır, şu ana kadar yönlendirme yapmama gayreti ile yazdım, direkt olarak iyi kötü, güzel çirkin tanımlaması da yapmayacağım. Etik ya da etik dışı demem de söz konusu değil, böyle bir irade sahibi değilim. Kanunlarımıza uygun, yasal bir yaşama müdahil olup olmadıkları da yine benim işim değil, benim böyle bir kategorize yapmam da şık değil, hukuk sistemi olan, kolluk kuvvetleri, kanunları, mahkemeleri, adaleti olan bir ülkeyiz. Güncel olarak gündemimize düşen gelişmeleri yazarak sizlerin kanaatine sunmak, düşünme ve irdelemeyi yine siz değerli okurlarıma bırakmak, yapmaya çalıştığım bu.

..

-Cumhurbaşkanına hakaretten yargılanan Metin Akpınar hâkim karşısına çıktı

Uğur Dündar’ın sunduğu programdaki sözleri nedeniyle “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla 4’er yıl 8’er aya kadar hapisle cezalandırılmaları istenen Müjdat Gezen ve Metin Akpınar’ın yargılandığı davanın ilk duruşmasında savunma yapan Akpınar, “Ben kimliğim, bilgi birikimim, karakterimle Metin Akpınar olarak 80 yaşına kadar geldim. Gençliğimden itibaren yaşamımı sanata adadım. Bu programda da sanattan bahsettim. Ayrıca demokrasiden ve demokrasiye bizi götüren aşamalardan bahsettim” dedi.

Metin Akpınar savunmasında, “Ben kimliğim, bilgi birikimim, karakterimle Metin Akpınar olarak 80 yaşına kadar geldim. 60 senesi toplumun refahına ayrılmış bir 60 yıldır. Programda bunlara dair bilgimi, düşüncemi, kanaatimi söyledim. Silahaltında zorla söylemedim. Katıldığım televizyon programında söylediğim sözler baskı altında olmadan, özgür irademle söylediğim sözlerdir. Gençliğimden itibaren yaşamımı sanata adadım. Bu programda da sanattan bahsettim. Ayrıca demokrasiden ve demokrasiye bizi götüren aşamalardan bahsettim. Doğrudan Cumhurbaşkanına yönelik onu hedef alan bir söz söylemedim” ifadelerini kullandı.

..

- Kılıçdaroğlu’nu tehdit eden Alaattin Çakıcı’nın ifadesi ortaya çıktı

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik tehditleri nedeniyle hakkında soruşturma başlatılan Alaattin Çakıcı ifade verdi. Çakıcı ifadesinde, “Kendisine tehdit değil ikaz mahiyetiyle ‘yine bu hakaretlerine devam edersen bakla odunuyla seni tanıştırırım’ cümlesini kullandım. Ama amacım ‘seni devlete şikâyet ederim’dir. Adalet anlamında kullandım” dedi.

..

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı, Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı, Vakıfbank Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı, eski AKP milletvekili Hamza Yerlikaya’nın belgede sahtecilik suçundan yargılandığı davada mahkemenin kararına Cumhuriyet ulaştı. Kararda, “Mevcut delil durumuna göre ancak sanığın sahte olan diplomayı bilerek kullandığı söylenebilir” denildi.

“Güreş sporunda dünya ve olimpiyat şampiyonu olan sanık aşamalardaki savunmalarında tanımadığı bir şahsın kendisine gelerek neden yüksek tahsil yapmadığını sorduğunu, ortaokul mezunu olduğunu, lise mezunu olmadığından yüksek tahsil yapmadığını söylediğini, diğer şahsın bunu hallederiz diye söylediğini daha sonra bu şahsın İmrahor Meslek Lisesi’nden alınmış diplomayı kendisine getirerek verdiğini, bu diploma ile Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu’na kaydını yaptırdığını savunmuştur. Sanığın kullandığı diplomanın sahte olup bu, sahteliği yapanlarla dayanışma içine girdiğine, bu suça katıldığına dair herhangi bir delil yoktur. Mevcut delil durumuna göre ancak sanığın sahte olan diplomayı bilerek kullandığı söylenebilir.”

..

Hayır! Haber vermiyorum, ülkemizin saygın haber kuruluşlarından medya organlarından faydalanarak meseleyi açık seçik ortaya koyup birlikle düşünme mekanizması oluşturmaktır gayretim. Saman altından su yürütmek mi? Duruşundan tavizsiz, net, sonucu ne olacaksa olsun, doğruları ve gerçekleri haykırmak mı? Ülkemizin ve insanımızın en çokta sıkıntı da çöküntü de olduğu, gerçek ve doğrulardan uzak durması, etik kurallara, yasa ve kanunlarımıza, inisiyatifli akıl ve yürekli davranış ve tutumlara sırtımızı dönmek değil mi?