Herkesin yalan söylediği bir ülkede doğru söyleyeni nasıl ayırabilirsin? Peki herkesin yalan söylediğini bildiğin bir yerde nasıl hareket edersin.. söylenenin tam aksini yaparak değil mi.. çünkü güvenemezsin kimseye ve sana yalan söylendiğini düşünürsün otomatik olarak. İnanmazsın. Sağdan git dendiğinde soldan gitmeyi tercih edersin. Şuraya yatırım yap dendiğinde keriz gibi paranı onun istediği yere yatırmazsın. "Şu hapı iç incecik olacaksın" dendiğinde kanmazsın. Zaten genelde sana tavsiye veren senden beter durumdadır, vaziyet ortadadır o da ayrı bir konu farkedene... Mesela; adam göz doktoru "Gel senin gözünü çizelim bırak gözlüğü" diyor ama kendisi nedense gözlük kullanıyor. Sana yatırım tavsiyeleri sıralayana bakıyorsun hala anasının babasının evinde yaşıyor. Tavsiye aldığınız diyetisyen 90 kilo, spor eğitmeniniz steroid manyağı, "Göz altı torbalarını alalım diyen cerrah, şu kremde sana çok iyi gelecek" diyen estetisyen aynalara küs... Mağazadaki satıcı, sokaktaki pazarcı, oy verdiğiniz vekiller, daha sayayım mı :) YALANİSTAN burası.

Yalancıları ele veren en bariz şey her söylediği söze bir yemin eklemesidir. Allah'ın adını ağızlarından düşürmezler. Kimi zaman da "vatan, millet" diyerek milli şuuru ateşlerler. Öyle de içten yeminler ederler ki sanırsın onlar ermiş, sen kafir, onlar vatan sever  sen hain... "Vallahi, Billahi, İnan ki, Şuradan şuraya gitmek nasip olmasın ki, Allah seni inandırsın, Bak Allah'ın adını verdim, Yeminlen, Kuran'a el basarım ki, İki gözüm önüme aksın ki" gibi klişe yeminler, yalan yeminler. En çirkini de "Çocuğumun ölüsünü göreyim ki" dir. Sen geber diyeceksin onlara, çocuğun ne günahı var, terbiyesiz. 

Peki, şimdi başka bir bakış açısı getirmek istiyorum konuya.. bir kere olsun doğruyu söylediyse sana karşındaki kişi... Böyle bir ihtimal de var yani!? O sebeple biri bize bir şey söylediğinde başkalarından da bunu teyit etmek önemli. Yalancıların yaşadığı bir cumhuriyette eğer bir kişi çoğunluğun aksine bir şey söylüyor sa o doğruyu söylüyordur mutlaka :)

Evet ama bu fikir de yanıltıcı olamaz mı... Belki de çoğunluk ilk defa o konuda doğruyu söylemek istemiş olabilir. Gerçekten çok ehemmiyetli bir mesele olduğu için yalnız ve yalnız o konuda doğruyu söylemek noktasında mutabık kalmış olabilirler peki ala. Yada belki de artık yalan söyledikleri tescillendiği için utanmış, içlerine Allah korkusu düşmüş tövbe billah etmiş, "Bu günden sonra sadece doğruyu konuşalım arkadaşlar" diye bir karar almış olabilirler. Ve tesadüftür ki bu karar tam da senin danıştığın güne denk gelmiştir ve o gün teyit amaçlı sorduğunda çoğunluğun aksine cevap veren o güvendiğin tek kişi "Bana ne ya, umurumda değil" demiş ve yalan söylemeyi bırakmamış bir lüzumsuz olabilir. Haydaa...

Yalancı mıyım?