ANKARA - Ankara'da Lösemili Çocuklar Vakfı'nın (LÖSEV) 20 yıl önce lösemili çocukların anneleri için boncuk dizme çalışması ile başlattığı 'uğraş terapisi' dev bir organizasyona dönüştü. Yıllar içinde kurulan LÖSEV atölyelerinde lösemili çocukların anneleri tarafından yapılan gıda ürünleri ile çeşitli eşyalar LSV Dükkan'da satılırken, elde edilen gelir çocukların tedavisine kullanılıyor.

LÖSEV, 20 yıl önce lösemi ve kanser hastası çocuklarını kaybetme korkusu yaşayan annelere yönelik 'uğraş terapisi' projesi başlattı. İlk yıl 2-3 annenin katılımıyla mutfak masasında boncuk dizme faaliyeti ile başlayan çalışma, yıllar içinde annelerin çeşitli yeteneklerini kazanıma dönüştürdükleri bir yolculuğa döndü. Proje kapsamında lösemi tedavisi gören çocukların annelerine uzmanlar tarafından aşçılık, pastacılık, dikiş-nakış gibi konularda eğitim verildi. Eğitim alan annelerin LÖSEV bünyesindeki atölyelerde elleriyle yaptığı gıda ürünleri ile çeşitli eşyalar, LSV Dükkan'da satılmaya başlandı. Elde edilen gelir ise lösemili çocukların tedavisinde kullanılıyor.

'YETENEKLERİNİ SERTİFİKAYLA TAÇLANDIRIYORUZ'

LÖSEV Genel Koordinatörü Hülya Ünver, lösemi ve kanser hastası çocuklarını kaybetme korkusuyla karşı karşıya gelen annelerin endişelerini gidermek amacıyla uğraş terapisinin ortaya çıktığını söyledi. Ünver, "Kuruluş yıllarımızda ilk ofisimizin mutfak masasında boncukları dizerek başladığımız bu çalışma bir süre sonra annelerimizin bir takım yeteneklerini kazanıma dönüştürme yolculuğuna dönüştü. Onları bir araya getirdiğimiz zaman gördük ki aynı süreci atlatmış anneler, tedavisi devam eden çocuklarımızın annelerinin psikolojilerine çok iyi geliyordu. Çocuğu iyileşmiş bir annenin ifadesi, çocuğunu nasıl kurtardığını veya o süreçte neler yaşadığını diğer anneyle paylaşması tedavisi henüz başlamış ve endişeleri çok daha yoğun olan bir annemizin rahatlamasını sağlıyordu. Uzman katılımcılar ve hocalarımız eşliğinde annelerimize çeşitli konularda eğitimler veriyoruz. Verdiğimiz eğitimlerin sonucunda aşçılık, pastacılık, dikiş ve nakış sertifikaları gibi çeşitli alanlarda var olan yeteneklerini sertifikayla taçlandırıyoruz. Daha sonra bu merkezden ayrılan annelerimiz farklı iş kollarında iş bulabiliyorlar veya LSV dükkan atölyelerinde çalışmaya devam edebiliyorlar" diye konuştu.

'DOĞAL VE SAĞLIKLI GIDA ÜRETİYORUZ'

Kanser ile beslenme ilişkisinin önemine dikkat çeken Ünver, çocukların katkısız beslenmeleri gerektiğini söyledi. Ünver, "Sağlıklı beslenmediğimiz, bağışıklık sistemimizi güçlü tutmadığımız sürece kanser ve benzeri pek çok hastalıkla baş edemiyoruz. LÖSEV olarak lösemili çocuklarımızın tedavisi veya daha iyi şartlarda olabilmeleri için her türlü desteği sağlarken bir yandan da çocuklarımızın kanser olmasının önüne geçebilecek tedbirleri almak zorundayız ve bunun için çabalıyoruz. Biz de doğal ve sağlıklı gıda alternatifi yaratabilmek, onların bu gıdalara ulaşabileceği noktalar oluşturmaya gayret ettik. LÖSEV olarak kendi ürettiğimiz ürünleri kamuoyuyla buluşturmaya çalışıyoruz. Örneğin mandalinamızı katkısız, ilaçsız bir şekilde üretiyoruz ve tüketiciye kendimiz sunuyoruz. Tarhana, erişte gibi ürünleri burada bulabiliyorsunuz. Çocuklarımızı katkısız besinlerle besleyelim ve onların sağlığına, geleceğine yatırım yapalım" dedi.

'TÜM GELİR LÖSEMİLİ ÇOCUKLARA ULAŞIYOR'

Sağlanan tüm gelirin lösemili çocuklara ve ailelerine ulaştığını belirten Ünver, "20 yılda 2-3 anneyle başladığımız bu yolculukta her yıl yaklaşık 200 annemiz çalışmalarımıza dahil oluyor. 9 ayrı şehirde kurulan irtibat bürolarımızla atölye sayımızı da arttırıyoruz. Her ilimizde ihtiyaç duyan her annemizin katılabileceği bir merkezimiz var. LSV Dükkanından elde edilen tüm gelir lösemili çocuklar ve kanser hastaları için harcanıyor. Bugüne kadar on binlerce çocuğumuz LSV Dükkanından elde edilen gelirden faydalanmıştır" diye konuştu.

Editör: TE Bilisim