Doha

New York Film Festivali eski direktörü Richard Pena moderatörlüğünde, Doha İslami Eserler Müzesi Oditoryumu'nda gerçekleştirilen etkinliğe, çok sayıda amatör film yapımcısı ile yönetmen katıldı.

Carax, sinemanın sık sık yeniden keşfedildiğini savunduğu konuşmasında, "Sinema makineye ihtiyaç duyan tek sanat dalıdır. Sessiz filmden sesli filmlere, siyah beyazdan renkli filmlere geçildi. Sinemadaki her yenilik filmi yeniden icat ediyor." dedi.

"Annette" adlı müzikal filmiyle Cannes Film Festivali'nde En İyi Yönetmen ödülünü kazanan Carax, yönetmenlik kariyerinde müziğin önemli bir yer tuttuğuna işaret ederek, şunları kaydetti:

"Bence en güzel hayat müzikle geçen hayattır. Çocukken çok yetenekli olmadığım için müzik beni reddetti. Ancak her zaman müziğin bir parçası olma isteğim vardı. Daha sonra filmlerin kurgusunu yapmayı öğrendim. Çektiğiniz şeyleri yeniden ve tekrar tekrar düzenlemek hiç kolay değil. Ancak zaman içinde düzenlemenin büyüsü yavaş yavaş üzerinizde gelişiyor ve çok geçmeden zorluğunu umursamaz oluyorsunuz. Film yaparken görselleri bir araya getiriyorsunuz ve yeni bir şey buluyorsunuz."

Carax, sinemayı "oynanabilecek bir oyuncak" sözleriyle tanımlayarak, kaliteli bir filmin ortak bir hayalle ortaya çıkabileceğini sözlerine ekledi.

Etkinlikte ayrıca yönetmen Ramata-Toulaye Sy'ın "Banel and Adama" filmi gösterildi.

"4. İstanbul Dijital Sanat Festivali" sanatseverlerle buluşmaya hazırlanıyor "4. İstanbul Dijital Sanat Festivali" sanatseverlerle buluşmaya hazırlanıyor

Leos Carax kimdir?

Kariyerine film eleştirmeni olarak başlayan ve kendine özgü görsel anlatı tarzıyla tanınan Carax, ilk uzun metraj filmini 1984'te yaptı. Geleneksel sınırlara meydan okuyan bir anlayışla hareket eden Carax, ikinci filmi "Kötü Kan" ile Berlin Film Festivali'nde Altın Ayı adayı oldu.

Carax, "Köprüdeki Aşıklar", "Pola X" ve "Kutsal Motorlar" filmlerine de imza attı.

Kaynak: AA