"AŞK BİR BALANGIÇ SEVGİ BİR YOLCULUK’

Hayatın her döneminde karşımıza çıkan, kimi zaman içimizi ısıtan, kimi zaman canımızı yakan o kadim soru: Aşk mı, sevgi mi?
Bu sorunun cevabını kendi içimde defalarca aradım. Düşündüm, tarttım, kalbimle aklımı kavga ettirdim. Ama galiba kesin bir cevap bulamadım. Çünkü ikisi de bir o kadar güçlü, bir o kadar vazgeçilmez.
Bir ilişkinin ilk kıvılcımı aşkla yanar. Aşk, içimizi tutuşturan o ilk bakış, nedensiz heyecan, kalbin ritmini bozan o ani çarpıntıdır. Karnımızda uçuşan kelebekler gibi, bazen tek bir mesajla mutlu olur, bir sessizlikle darmadağın oluruz. Aşk, bir başlangıçtır; kimi zaman coşkulu, kimi zaman delice… Ama hep bir "ateş" hali. Sizi sarar, sarmalar; hatta kimi zaman kör eder. Mantık araya giremez, çünkü aşk mantığın değil, kalbin işidir.
Ancak aşk, zamana yenilmemeli. Aşkın evrildiği yerde sevgi doğar. İşte gerçek sınav orada başlar. Sevgi; dingin bir deniz gibidir. Aşkın coşkun dalgalarının ardından gelen huzurdur. Sevgi, “sen” değil, “biz” diyebilmektir. Sıcacık bir el, güven dolu bir bakış, birlikte susabilmek ve bu sessizlikte bile anlaşabilmektir.
Aşk sizi yükseltir, sevgi ayakta tutar. Aşk geçici bir yangınsa, sevgi o yangının ardından kurulan yuvadır. Birbirine karıştığında ise... işte o zaman gerçek bağ başlar.
“Aşkın ömrü iki yıldır” denir. Belki bu doğrudur. Ama aşk, doğru şekilde beslenirse sevgiye dönüşür ve bir ömür sürebilir. Çünkü aşk, sürekli aynı hızda yanamaz. Ama sevgi, o ateşi kor gibi içinde taşır. Aşk ile başlayan bir ilişki, sevgiyle derinleşir. Ve bu derinlik, karşılıklı saygı, sadakat, anlayış ve emekle perçinlenirse, zaman bile onun önüne geçemez.
Unutmamak gerekir ki; çekim gücü yalnızca fiziksel değildir. Ruhsal bir bağ da vardır. Bazen biriyle karşılaşırsınız ve hiçbir neden olmadan kendinizi ona yakın hissedersiniz. Göz göze geldiğinizde zaman durur, konuşmadan bile anlaşabilirsiniz. Bu, aşkın enerjisel boyutudur ve azımsanacak bir şey değildir.
Ancak ilişki sadece aşkla yürümez. Aşk bir mevsimdir, sevgi ise iklim. Ve iklim, mevsimleri içinde barındırır. Sevgi; sabah onunla uyanmak, hasta olduğunda başında beklemek, canı sıkkınken yanında sessizce oturmak, yaşlandığında ellerini tutmaya devam edebilmektir.
Eğer doğru kişiyleyseniz, sevgiyle yapılan her şey size katlanarak geri döner. Çünkü sevgi, emek ister. Paylaşmak, değer vermek, güvenmek, aidiyet hissetmek ve birlikte büyümektir. Sevgiyle atılan her adım, bir ömrün tuğlalarını örer.Sonuç mu? Bence aşk da sevgi de gerekir. Birbirine dönüşerek, birbirini tamamlayarak yaşanmalı. Aşkın heyecanı ile sevginin huzuru arasında bir köprü kurabilen çiftler, hayatı birlikte yürüyebilir.Ve sormak isterim size…  Kalbiniz, hâlâ çarpıyor mu biri için?  Gözlerinize bir çift göz değdiğinde zaman duruyor mu?  Peki ya, o gidince bir eksiklik hissediyor musunuz?Eğer cevabınız “evet” ise…  Aşkla başlayın.  Sevgiyle sürdürün.  Sadakatle tamamlayın.
Çünkü bir ilişki, ancak bu üçlü ile sonsuza dek yaşar.