Gazi Öğretmen emekli olduktan sonra boş durmamış, Ziraatla ilgili araştırmalarına devam etmiş ve Anamur’da yetişebilecek tropikal meyveler üzerinde araştırmalar yapmış…
Bu meyvelerden Kamkat (altın portakal), Dut, Papaya, Kaymak Ağacı ( Feijoa ) , Pomela, Guava, Mango, Kivi, Papino, Altın Çilek ( yer kirazı ), Ejder Meyvesi, Ağaç Kavunu…üzerinde incelemelere ve araştırmalara başlamış....
Bu meyveleri de denemeye karar vermiş…
Bunlardan Kamkat ( altın Portakal ) meyvesini Anamur’a 15 kilometre uzaklıkta bulunan Bozyazı İlçesi’nde 2 dönüme 700 adet Kamkat dikmiş...
Kamkat bahçesinden her yıl tonlarca meyve almaya başlamış…
2 yıl müddetle yetiştirdiği Kamkat’lar yurt dışına ihraç edilmiş…
Kamkat dikmeye karar verdiği dönemde Kamkat bahçesi yapmadan önce Kamkatla ilgili araştırmalarında şu bilgileri edinmiş:
‘’…Anamur ve Bozyazı ilçeleri; Kuzeyi Toros dağları ile çevrilmiş, Türkiye’mizin en güney noktasında adeta özel bir mkroklimaya sahip, bereketli topraklara sahip yılda 2-3 ürün alınabilen cennet köşesi bir yerdir.
Kamkat; Doğu Asya ve Çin'de yaygın durumdadır. Portakal, mandalina, bergamot, limon gibi turunçgiller ailesinin bir meyvesidir.
Biçimi tıpkı limona, rengiyse tıpkı portakala benzer.
Limon ve portakalın kabuğunu soyarak yersiniz; Kamkat’ın kabuğunu soymanıza gerek yoktur, meyveyi bütün olarak yemeniz gerekmektedir.
Kokusu bergamotu andırır ve elinizde tuttuğunuz kamkat’ın kokusu uzun süre gitmez.
Kamkat, çiğ olarak tüketilebilindiği gibi, reçel, marmelat, meyve suyu, şekerleme, kek, pasta yapımında da kullanılır.
Kamkat narenciye ailesinin en minik, C vitamini deposu üyesidir.
Kamkat, yaprakları 4 mevsim yeşil bir ağaçtır. Yetişkin bir ağacın boyu 2 metre ile 4,5 metre arasında değişir.
Saksı içinde yetiştirilen ağaçlar budanarak daha kısa bir boyda, bodur tipte yetiştirilebilir.
Bahar aylarında portakal, limon çiçeklerinden biraz daha geç bir zamanda kamkat ağaçları çiçek açar.
Kamkat’ın da çiçekler beyaz renkli ve çok hoş kokuludur.
Çiçeklerin ardından yaz aylarının sonunda da ağaçlar meyve verir.
Kumkuat yetiştirmek oldukça zahmetsizdir.
Kamkat fidanları çok çeşitli toprak tiplerine uyum sağlayabilir. Yüksek ısıyı, bol ve direkt güneşi sever.
Kuraklığa ve susuzluğa uzun süre dayanabilir.
Özel olarak ihtiyaç duyabileceği şey ise iyi drene edilmiş bir topraktır.
Kamkat -7, -8 derecelere kadar düşen sıcaklıklarda hayatta kalmayı başarabilir.
Kamkat fideleri ve ağaçları çok fazla bakım gerektirmez. Çok su istemez. Toprağın hafifçe nemli olması yeterlidir.
Sulamayı sık sık az değil, seyrek aralıklarla ve bolca yapmaya özen gösterilmelidir.
Toprağındaki yabancı bitkileri temizlemek ve kök kısımları çakıl taşları ile kapatmak bitkinin topraktan su ve besin almasını arttırır.
Kamkat ağaçları çok fazla budamayı gerektiren türde ağaçlar değildir. Genellikle belirli bir şekil vermek için budama yapılmaktadır.
Budama için en ideal zamanlar meyve hasadından sonraki zamanlara denk gelir.
Meyve hasadından sonra, çiçekler henüz hiç açmaya başlamadan önce budama yapılabilir.
Saksıda kamkat yetiştirirken en önemli konu saksınınız ebatıdır. Kamkatın kökleri sıkışmayı ve çok dar alanları sevmez. Bu nedenle saksınınız gerçekten büyük ebatlı olması gerekir.
Bir diğer önemli nokta kullandığınız saksının altının delik olmasıdır. Delik olmayan saksılarda köklerde küflenme sorunu ortaya çıkabilir.
Eğer ağacının balkon gibi açık bir alanda ise kış aylarında içeri almanız iyi olacaktır.
Çünkü bitkinin gövde kısımları eksi sıcaklıklara dayanıklıdır ancak topraktan taşan kök kısımları var ise bu kısımlar soğuğa tamamen dayanıksızdır.
Bu bitkinin en hassas kısımları kökleridir. Genellikle sorunlar köklerden kaynaklanır.
Kökler çürümeye başladığında bitki kurumaya başlar ve kısa süre sonra da ölür.
Köklerdeki çürümenin nedeni genellikle aşırı sulama ve drenajsız saksılar içinde yetiştirme yapmaktır. Doğru saksı ve doğru miktarda sulama ile ağacınız uzun süre hayatta kalır ve bol verim ile meyve verir.
Kurumanın sebebi güneşsizlik ise bu durumu çözmek kolay olabilir. Öncelikle bitki saksıda ise yerini değiştirmek akıllıca olur.
Sararan ya da tamamen kuruyan yapraklar varsa bunlar mutlaka kesilerek bitkiden temizlenmelidir.
Kamkat meyvesi diğer narenciyelerin aksine kabuğu soyulmadan, bütün halde yenir. İlginç bir şekilde meyvenin tatlı kısmı dış kabuğu, ekşi kısmı ise içindeki sulu kısmıdır.
Tam olgunlaşmamış halde iken kumkuat oldukça ekşidir. Ancak tamamen olgunlaştığında lezzet kazanır ve tatlı ekşi hoş bir lezzete kavuşur.
Eğer meyvenin sulu kısmı sizin için fazla ekşi ise uç kısmından küçük bir kısmı soyup suyunu sıkabilir ve kalan tatlı dış kısmını tüketebilirsiniz.
Günlük olarak sulu ya da susuz halde 1-3 adet kadar kumkuat tüketilebilir.
Kamkat: Çin lokantalarında yemeğin sonunda yenen bir tatlı çeşididir.
Kamkat C vitamini yönünden zengin bir bitki. 100 gramında 43.9 miligram C vitamini var.
Kas ve doku oluşumu için gerekli olan bu vitamin diğer mineral ve vitaminlerin daha iyi kullanılmasına da yardım ediyor.
Yine 100 gramı yendiğinde 71 kilokalori enerji ve 1,88 gram protein veriyor.
Kamkat, "turunçgiller ailesinin küçük mücevheri" olarak adlandırılıyor.
Bizim kamkat adını verdiğimiz bu meyve, bilim dünyasında "fortunella" olarak adlandırılıyor.
Fortunella adını, 1812- 1880 yılları arasında yaşamış İskoçyalı bahçecilik uzmanı Robert Fortune'un soyadından köken alıyor.
Robert Fortune, Çin'de yaşadığı yıllarda sürekli ilginç bitkileri toplamış ve İngiltere'ye dönüşünde de bu koleksiyonunu beraberinde getirmiş.
Batı dünyası, bu birikimin içinde yer alan kamkatla, Fortune sayesinde tanışmış.
Onu onurlandırmak amacıyla, bu bitkilerin cins adına Fortunella deniyor.
Dünya halkları arasında da "kumquat ya da komquot" adlarıyla anılan meyveye "altın portakal" diyenler de var.
19. yüzyılda Avrupa ve Kuzey Amerika'ya giren kamkat, seralarda ve saksıda yetiştiriliyor.
Hatta günümüzde süs bitkisi olarak balkonlarda, bahçelerde çevre düzenlemesinde de kullanılıyor.’’
Gazi Öğretmen yetiştirdiği Avakado bahçesiyle yetinmemiş ayrıca 2 dönüm kamkat bahçesi de yapmış…
( devam edecek ).